Her şapat ve giragi, yani her cumartesi ve pazar olduğu gibi bu hafta sonu da birbirinden renkli konularıyla yeniden Şapgir zamanı! Bu hafta Şapgir, 6-7 Eylül anılarıyla Nubar Terziyan'ın anılarına kulak verirken, 6.45'ten Şenol Erdoğan Türkiye'de özgür yayıncılığı anlatıyor. Bir yandan İspanya'nın aykırı müziği Bebe'yi dinlerken ise, New York metrosunu kaplayan İslamofobi'yi gözler önüne sermeyi de ihmal etmiyor.
Yeşilçam’ın al yanaklı tontonu, güzel insan Nubar Terziyan’ın 6-7 Eylül anıları içimizi burkuyor.
Peki, ‘kök, toprak ve göbek atmak’ denkleminde, Zeki Müren’in bir şarkısının Nişan Amca’nın boğazında yarattığı düğüm denklemin neresinde kalıyor sizce?
Türkiye’de özgür yayıncılık ne kadar mümkün? 6.45’ten Şenol Erdoğan sorularımızı yanıtlıyor.
İlk kez Fransız edebiyatının büyük isimlerinden Romain Rolland kullandı. Türkçe literatüre ise Cemil Meriç tarafından sokuldu. Panhümanizm yeni binyılın -izm’i mi?...
Sonra, İspanya’dan aykırı bir ses çalınıyor kulağımıza. Flamenkonun içinden gelen María Nieves Rebolledo Vila ya da sahne adıyla Bebe..
Oradan Barselona’da bir bara geçiyor ve El Clásico izliyoruz, 200 Barçalı ve 1 Real Madridliyle mesela...
Biraz eğlenebilmek için girdiğimiz Ted filminden anti-Semitik, anti- İslamcı, homofobik, ırkçı, seksist, vb. diyaloglar duyuveriyoruz.
New York sokaklarındaki reklamları görmezden gelemiyor, Hamid Dabaşi’nin El Cezire’de yayınlanan yazısını Türkçeleştiriyoruz.
Ayrıca, Srećko Horvat da, Avrupa’da yaşanan krizle yükselişe geçen aşırı sağa karşı bizi uyarıyor.
Dünyadan foto haberler
|
Siz de şapgir’e destek vermek, yazılarınızı bizle paylaşmak isterseniz, agos.sapgir@gmail.com adresinden bize ulaşabilirsiniz. Twitter’da da @AgosSapgir hesabından yazıları takip edebilirsiniz.
İyi hafta sonları ve iyi okumalar!