ARAT DİNK

Arat Dink

HEP SONRADAN

Elde bir sürü uçak, ihası, sihası, tihası, tillahı/ hiç biri yaramıyor söndürmeye yangını/ yangın görünce açılıyor yaralarımız/ belki de söndürmeye madımaktan başlamalıyız

Bu yazının amacı davayla ilgili genel bir değerlendirme yapmaktan ziyade, son kararla ilgili olarak herkesin faydalanabileceği bir özet sunmak ve kararın kendi içindeki dengesizliklere bir miktar dikkat çekmek.

Katilden çok maktulü suçlayan tutumlara aşinayız. Malatya Zirve Yayınevi katliamının onlarca klasörünün çoğu, vahşice katledilen üç Hıristiyan’ın yapıp ettikleriyle ilgili raporlarla doluydu. Rahip Santoro öldürüldüğünde, diğerleri gibi, istihbaratın takibi altındaydı.

Türkiye gibi parayı verenin düdüğü çaldığı, hukukun rahatlıkla askıya alındığı, basın, sivil toplum, yargı denetiminin sıfırlandığı, bu sayede de kamu kaynaklarının hatta dünya kaynaklarının emildiği bir ülkeye, külliyen ‘serbest bölge’ denemez mi?

Çok sonra bile bir yerde ‘Avni’ diye seslenildiğinde, gayri ihtiyari döner bakardım. Epeydir başıma gelmedi, belki bugün bile dönüp bakarım. Tabii, gözümüz biraz dolar, olamayacak şeylerin olabileceğini düşünene de ‘avanak’ denir zaten. Babamın bana seslenmesi ihtimali bugün yüzde kaçtır ki...

Yok, oyun içinde oyun varmış, güç odaklarının savaşıymış… Deniz Poyraz’ın yaşam hakkı, hiçbir stratejik bakışın teferruatı olamaz.

Zeki Tekiner, dört ay önce başka bir silahlı saldırıdan şans eseri ölümcül bir yara almadan kurtulmuştu. Vali’yi olayın siyasi boyutu olduğuna ikna edememişlerdi. Dostları Nevşehir’den bir süre uzaklaşmasını istediler. O, “Bana Nevşehirliden zarar gelmez” dedi, kaldı. Su, tanıdık akıyor, değil mi?

Türkiye’de sahip olduğum bir haktan dolayı utandığım ender konulardan biridir. Benim anadilimde eğitim hakkım var ama Kürtlerin yok. Pedagojik değilmiş, ondan.

Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanı Soylu’nun terörle mücadeleyi sahiplenmesine içerlemiş, cevap veriyor. Türkiye’nin kadim müsameresine bir skeç daha ekleniyor: Birbiriyle birçok konuda tartışan taraflar, bazı konularda hep aynı fikirde.

Bunlar ‘dinleme tapesi’ falan değil. Osman Abi’yle ilgili sözde yeni sözde iddianameyi görünce ister istemez böyle konuşmalar geçti kafamdan. Osman Abi ÜÇ BUÇUK yıldır hapiste. Ya bağırıp çağırıp aklımızı oynatıyoruz, ya da deli deli gözümüz seğiriyor.