DOSYA
Antep’te katedral, hapishane ve cami olarak Surp Asdvadzadzin
Tamar Gürciyan geçtiğimiz ay Berlin Teknik Üniversitesi’nde “Surp Asdvadzadzin Kilisesi’nin/Kurtuluş Camiin uyarlanabilir yeniden kullanımı üzerine bir inceleme” başlıklı tezini başarıyla savundu. Gürciyan bu tez çalışmasıyla Antep’te bulunan Surp Asdvadzadzin Kilisesi’nin dönüşümü hakkında kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdi. Parrhesia Kolektifi, Tamar Gürciyan ile tezi üzerine bir söyleşi gerçekleştirdi.
100 yıl önce Lozan'da Ermeni meselesi nasıl ele alındı?
İsmet Bey'e cevap vermek üzere söz alan Lord Curzon İsmet Bey'in Ermenilerle ilgili olarak çizdiği tablonun gerçeklere uymadığını belirtti. Curzon'a göre, eğer öyle olsaydı Küçük Asya'da yaşayan üç milyon Ermeni'nin 130 bine inmesini, Fransız birlikleri Kilikya'dan ayrılırken "bu mutlu ve memnun soydan" 60 bin ila 80 bin kişinin yurtlarını ve ailelerini bırakarak "başka yerlerde yoksulluk içinde yaşamak için" Fransızların ardından kaçmalarını açıklamak mümkün olmazdı. Eğer durum İsmet Bey'in anlattığı gibi olsaydı, şimdi neden yüzbinlerce Ermeni, Türk Hükümetinin içten çağrılarına koşacak yerde, dünyanın çeşitli bölgelerine sığınmış göçmenler olarak bulunuyordu? Kısacası neden bu Ermeni sorunu dünyanın en utanılacak olaylarından biriydi?
Bir sürgün hikâyesi: Sovyet Kürdü Çatuyev’in anıları
Sovyetler Birliği’nde Stalin dönemi, bilindiği üzere millet ayrımı olmadan tüm Sovyet halklarının büyük sıkıntı çektiği yıllardı. Ermenistan’daki pek çok entelektüel, türlü suçlamalarla Sibirya’ya gönderilmiş, Hemşinliler de Orta Asya’ya sürülmüştü. Tarihçi İsmet Konak Ermenistan ve Azerbaycan Kürtlerinin 1937’deki sürgününe dair ilginç bir tanıklığa ulaşmış.
Nasturi Katliamı'nın 180. yılında Bedirhan Bey'in torunu Ahmet Kardam ile söyleşi
"Çalıştığım yayınevindeki Kürt iş arkadaşım sayesinde elde edebildiğim, Kürt tarihçisi Malmîsanij’in yazdığı 'Cızira Botanlı Bedirhaniler' adlı kitabındaki şemalardan birinde babam ile amcama kadar uzanan aile ağacını görünce gözlerime inanamadım: Babaannemin babası Ali Galip Paşa’nın damat olduğu Necib Bey, Cizre-Bohtan Beyi Bedirhan’ın en büyük ikinci oğluydu. Necib Bey’in üç kızından biri Sariye hanımdı. Ali Galip Paşa bu Sariye hanımla evlenmişti. Bu evlilikten üç kızı olmuştu. Bu üç kızdan biri benim babaannem Nazire (Kardam) idi. Yani ben, Bedirhan Bey’in beşinci kuşak torunu oluyordum!"
Kirkor Amcam için
24 Mart’ta kaybettiğimiz şair Kirkor Yeteroğlu, Türkiye Ermeni toplumunda iz bırakan bir isim oldu. Fatin Şevki Bulut, aile dostu Yeteroğlu’nu anarken, memleketi Arapgir’in Ermenilerinin yakın tarihinden çarpıcı kesitler de
sunuyor
Ayşe Hür'den Taner Akçam'a yanıt
Bu anlatı öylesine ayrıntılıydı ki ne yaşadığı şehrin adını ne doktorunun adını vermeyi akıl edebilen Ali Öz, Alpdoğan Paşa’nın ve emrindekilerin işlediği suçları anlatırken detaycılığıyla göz kamaştırıyor. Yer ismi veriyordu, süre veriyordu, sayı veriyordu. Ancak hepsinden önemlisi bugün 1937-1938 Dersim Soykırımı dahil Cumhuriyet tarihinde işlenen pek çok suçun faillerini ve mağdurlarını bir batında hikâyeye yerleştiriyordu.
Dersim belgeleri, Ayşe Hür ve Los Angeles Examiner
Ayşe Hür’ün sahte olduğunu ileri sürdüğü benim yayınladığım mektuplar Hasan Saltık arşivinden. Dersim Gazetesinde yayınlanan belgelerin biri Hasan Saltık diğerleri Cumhuriyet Arşivinden. Ayşe Hür her iki arşivdeki belgelerin “iktidara yakın bir mahfil tarafından üretilen bir dizi sahte belge” olduğunu iddia ediyor. Bu iddia, normal düşünce sınırlarımızı zorlayan çok tuhaf bir iddia.
Ermeni dostlarına kucak açan bir Kızılbaş Kürt piri: Qêrlî Mahmut Dede
Qêrlî Mahmut Dede hakkında yazacaklarımın büyük çoğunluğu, tek evladı olan babaannem Elif’in anlattıklarından ibarettir. Dede hakkındaki tek yazılı kaynak Ermeni kaynaklarıdır; Alişêr Efendi’nin Kürdistan Teali Cemiyeti (KTC) aracılığıyla Paris barış görüşmelerine gönderdiği telgraf da tali bir kaynaktır. Bununla birlikte belki de çok sayıda belge gün yüzüne çıkmayı bekliyor.
1915 ve sonrası, Arap coğrafyasında nasıl yaşandı?
Agos'un eski çalışanlarından tarihçi Emre Can Dağlıoğlu’nun derlediği ve bir makaleyle katkıda bulunduğu “Arapların 1915’i- Soykırım, Kimlik, Coğrafya” başlıklı kitap, 2021 yılının sonlarında İletişim Yayınları’ndan çıkmıştı. Kitap, Ermeni soykırımı çalışmalarına yeni bir bakış açısı kazandırıyor, soykırımın tarihlendiği 1915 ve sonrasını Arap coğrafyası açısından ele alıyor. Kitapta, Hamit Bozarslan, Nora Arissian, Victoria Abrahamyan, Rashid Khalidi, Anna Aleksanyan, Narine Margaryan, Keith David Watenpaugh, Samuel Dolbee, Şule Can gibi isimlerin makaleleri bulunuyor. Dağlıoğlu ile Arapların 1915’ini konuştuk.
Dersim Katliamı’nda zehirli gaz kullanma emri Mustafa Kemal ve İsmet İnönü’den
Taner Akçam, Dersim Katliamı döneminden önemli bir evraka, dönemin Dahiliye Vekili Şükrü Kaya'nın komutan Abdullah Alpdoğan'a gönderdiği bir mektuba ulaştı. Mektuba göre zehirli gaz emri dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk ve Başbakanı İsmet İnönü'den gelmiş. Kaya mektubunda ayrıca "Bütün o şakileri mağaralara göm, göm ki bir daha canlanmasınlar" diyor. Akçam yazısında zehirli gaz tedarikine dair başka evraklar da paylaşıyor.