ZAKARYA MİLDANOĞLU
Balkan esirleri arasında bir muhabir: Lev Troçki
Troçki eserinde Balkanlar’ın durumunu detaylı olarak aktardı. Osmanlı İmparatorluğu’nda özellikle “Doğu sorunu”, “Ermeni sorunu” olarak adlandırılan konuyu ele alırken kendi deyimi ile ‘Osmanlı Ermenistanı’nda, Ermenilerin uğradığı katliamları, özellikle doğuda Kürtlerin giriştiği yağma hareketlerini, Ermenilerin adım adım topraksızlaştırılmasını ve yarattığı sorunları ele aldı.
Balkan Savaşı'nın Esir Ermeni Askerleri (3)
Zakarya Mildanoğlu yazı dizisinin bu bölümünde Ermeni gençlerin askere alınma yönetmeliklerine ve askere gitme "tören"lerine yakından bakarken Selanik ve Belgrad'daki esirlerin listelerini de paylaşıyor.
Balkan Savaşı’nın esir Ermeni askerleri (1)
Balkan Savaşı'nda çok sayıda Ermeni asker de esir düşmüştü. Araştırmacı Zakarya Mildanoğlu bu yeni yazı dizisinde hem gayrimüslimlerin Osmanlı ordusunda ne zamandan beri ve hangi esaslara göre askerlik yaptığını inceliyor hem de ulaşabildiği esir askerlerin listesini yayınlıyor.
Ahtamar restorasyonu ve kaçırılan tarihsel fırsat
Akhtamar Surp Haç Kilisesi restorasyonu 2007 yılında tamamlandı. Üzerinden on yıldan fazla bir zaman geçti. Tekrar da olsa o tarihlerde oluşan atmosferi ve bazı konuları hatırlamak yararlı olacaktır.
Görünmeyen basının bilinmeyen dünyası
“Çoğul İstanbul Medyası, kamusal alanda görünür olamayan, ancak her biri kendi mecrasında yoluna devam eden, farklı kültürel toplulukların, kendi dilleri ve kendi gündemleri ile örülmüş süreli yayınlarını araştırmayı, biraraya getirmeyi ve ilişkilendirmeyi amaçlıyor. İstanbul’un kültürel çoğulluğunun araştırılması ve görünür kılınması amacıyla İstanbul Bilgi Üniversitesi bünyesinde yürütülmekte olan proje kapsamında düzenlenen sergide, İstanbul’da 1990 yılından bugüne çeşitli kültürel grupların yayımladığı gazete ve dergilerden örnekler sunulurken, bazı gazete ve dergilerin mutfağına girilerek hazırlanan video çalışmaları da görülebilecek. Koordinatörlüğünü İstanbul Bilgi Üniversitesi Tarih Bölümü’nden Bülent Bilmez’in yaptığı proje kapsamında, geniş bir koordinasyon ve araştırma ekibi tarafından hazırlanan sergi, ayrıca çoğul medyalardan içerik örneklerine, toplulukların yayıncılık faaliyetlerinin tarihsel gelişimine, Türkiye’de genel olarak basın üzerindeki politikaların topluluk medyalarına etkilerine dek
1912 yılında gaspa karşı bir direniş hikayesi-2
Geçen haftaki yazımıza devam ediyoruz. Yol genişletme çalışması nedeniyle Pangaltı Ermeni Mezarlığı’ndan alınmak istenen arazi parçası ile ilgili neler yaşandığına biraz daha yakından bakacağız. Geçen hafta da belirttiğimiz gibi, orijinal gazetelerde, tarihlere iki farklı rakam ile, ilki Julyen takvimi, ikincisi ise Gregoryan takvimine göre, 13 günlük standart farkla yer verilmiştir.
1912 yılında gaspa karşı bir direniş hikâyesi
Amacımız iki hafta sürecek çalışmamızda Pangaltı Ermeni Mezarlığı'nın tarihçesini ele almak değil. Mezarlıkla ilgili dönüm noktalarını, ana tarihlerini hatırlayıp, en önemli kırılmanın yaşandığı 1912 Ocak-Mart ayları arasında yaşananları detaylı olarak sergilemekle sınırlı kalacaktır. İki üç satırlık yorumumuza ise ikinci yazımızın sonunda yer vereceğiz.
1 Mayıs’ı Azadamard’dan okumak
1 Mayıs dünya işçilerinin emek, birlik ve dayanışma günüdür. Ermeniler de bu tarihi günle erken tanıştılar. Osmanlı sınırları içinde pek çok dergi ve gazetede bu tarihi günün anlamı ve önemi konusunda yayın yaptı.
1915'ten beri muhatabını arayan mektup
Taşnaksutyun Partisi merkez yöneticilerinden Hayg Tiryakyan’ın, namı diğer Hraç’ın Osmanlı Parlamentosu’nda Taşnaksutyun Partisi’nden milletvekili olan Hovhannes Serengülyan’a (Vartkes) gönderdiği mektuba el konulduğu ve bu tarihi belgenin Osmanlı arşivinin tozlu raflarından 95 yıl sonra indiği görülmektedir. Osmanlıca yazılan bu mektup ilk kez 2010 yılında İngilizceye çevrildi, 2013’te ise Nesimi Ovadya İzrail’in ‘24 Nisan 1915’ adlı kitabında Türkçe olarak yayınlandı. Aqunk Net sitesi de geçtiğimiz günlerde bahsi geçen mektuba önce Ermenice, ardından da Diran Lokmagözyan’ın çevirisiyle Türkçe olarak sitesinde yer verdi.