“Çoğul İstanbul Medyası, kamusal alanda görünür olamayan, ancak her biri kendi mecrasında yoluna devam eden, farklı kültürel toplulukların, kendi dilleri ve kendi gündemleri ile örülmüş süreli yayınlarını araştırmayı, biraraya getirmeyi ve ilişkilendirmeyi amaçlıyor. İstanbul’un kültürel çoğulluğunun araştırılması ve görünür kılınması amacıyla İstanbul Bilgi Üniversitesi bünyesinde yürütülmekte olan proje kapsamında düzenlenen sergide, İstanbul’da 1990 yılından bugüne çeşitli kültürel grupların yayımladığı gazete ve dergilerden örnekler sunulurken, bazı gazete ve dergilerin mutfağına girilerek hazırlanan video çalışmaları da görülebilecek. Koordinatörlüğünü İstanbul Bilgi Üniversitesi Tarih Bölümü’nden Bülent Bilmez’in yaptığı proje kapsamında, geniş bir koordinasyon ve araştırma ekibi tarafından hazırlanan sergi, ayrıca çoğul medyalardan içerik örneklerine, toplulukların yayıncılık faaliyetlerinin tarihsel gelişimine, Türkiye’de genel olarak basın üzerindeki politikaların topluluk medyalarına etkilerine dek
Tanıtım broşüründe öz olarak yukarıdaki bilgiler yer alan sergi ‘öteki’ basını da içeren bir arka plan sunumu ile başlıyor. Hemen bitişiğinde OHAL dönemine ait bilgilerin yer aldığı panoda 2016-2018 arasında tam 180 medya kuruluşunun kapatılmasına ait bilgilerin şokuyla karşılaşıyorsunuz. Ardından da serginin ana konusunu oluşturan ‘öteki’ medyaya ait, ‘Çoğul İstanbul Medyası’na ait zengin bir tanıtım takip ediyor. Depo Kültür Sanat Merkezi’nde 18 Mart’a kadar gezebileceğiniz serginin son bölümünde yer alan 8 farklı topluluğun medyasına ait bilgileri, sergide yer alan panolardan derleyerek sunuyoruz.
Kürt medyası
Osmanlı topraklarında çıkan ilk Kürt gazetesi 1898’de yayımlanan ‘Kürdistan’dır. İlk sayısının çıktığı 22 Nisan, ‘Kürt Basın Günü’ olarak kabul edildi. Mithat Bedirhan’nın kurduğu gazete 1902’de kapandı.
1908 Devrimi’nin özgürlükçü koşulları Kürt aydınlarını da cesaretlendirmiş art arda pek çok gazete yayımlandı. Osmanlı’nın tarih sahnesinden çekilip, Cumhuriyet döneminin başlamasıyla Kürt basını bir süreliğine sessizliğe gömüldü. Ancak 1926’dan itibaren ‘Jiyan’, ‘Hawar’, ‘Gelewaj’ gibi pek çok dergi yayınlandı.
Sol hareketin güçlendiği1970’lerde Kürt basını da yeniden görünür oldu. Bu dönemde, Kürt dergi ve gazetelerinin büyük bölümü sol yayınlar oldu. ‘Özgürlük Yolu’ (1975), ‘Xebat’ (1976), ‘Kawa’ (1978), ‘Ala Rızgari’ (1979), ‘Serxwbûn’ (1980) gibi dergiler öne çıktı. yer almıştır.
12 Eylül 1980 darbesi Kürtçe yayın resmen yasaklandı, Kürt basını tekrar sessizliğe gömüldü. 1991’de yasağın kalkmasıyla birlikte Kürt basını daha önce olmadığı kadar zengin bir döneme girdi. 1992’de başlayan ‘Özgür Gündem’, ‘Halk Gerçeği’ ve ‘Yeni Ülke’ Kürt basınına damgasını vurdu.
1993’te yayın hayatına başlayan, günümüze kadar da yayınını sürdüren ‘Nubîhar’ dergisi siyasi ve edebi içeriğiyle dikkat çekti.
Günümüzde edebiyat, dil ve kültür içeriği ile çok sayıda Kürtçe dergi yayınlanmaktadır.
Çerkes medyası
Çarlık Rusyası tarafından 1864’te sürgün edilen milyonlarca Çerkes’in bir kısmı Osmanlı topraklarının farklı bölgelerine yerleşti ve zaman içinde önemli bir topluluk haline geldi. 1899’da Mısır’da ‘İttihad’ adlı bir gazete yayınladılar. İlk önemli Çerkes yayını ise 1911’de Osmanlıca ve Adıgece yayımlanan ‘Ğuaze’ oldu. Bu yayın, kadroları 1914’te savaşa katıldıkları için yayınına son verdi. 1919’da Bursa’da ‘Kafkas’ isimli bir gazete, 1920’de ise idealist beş Çerkes kadın tarafından ‘Diyane’ gazetesi yayımladı.
Cumhuriyet dönemi boyunca çoğu kısa ömürlü pek çok Çerkes yayını basıldı. Bunlar arasında 1923-1928 arasında yayınlanan ‘Yeni Kafkasya’ ve 1953’te yayınlanan ‘Kafkas’ dergisi etkili oldu. 2005’te yayımlanmaya başlayan Jıneps gazetesi ise yayın hayatını sürdüyor.
Rum medyası
1627’de Papaz Nicodimus Metaxas’ın kurduğu matbaa Rumca yayın dünyasının temellerini oluşturdu. Yüzlerce dini kitap basıldı, Rumca süreli yayın grafiği hızla yükseldi. Osmanlı’daki ilk Rumca gazete 1831’de İzmir’de yayınlandı. İzmir Rum basının merkezi haline geldi. İzmir’de basılan ‘Amalthia’, ‘Zmirni/Nea Zmirni’, ‘I Proodos’, ‘O Ergatis’ gibi gazete ve dergiler Osmanlı siyasi hayatında etkili oldu. Aynı dönem İstanbul’da da ciddi bir artış oldu. Patrikhane, yönlendirici bir güç olarak öne çıktı. Mizah ve kadın yayınlarında bir canlanma oldu. 1908’de Türkçe dışı yayınlarda 19 gazete ve dergiyle Rumca yayınlar ilk sıraya geldi.
Birinci Dünya Savaşı sonrası gerçekleşen Mübadele, 6-7 Eylül 1955 Olayları, 1964 sürgünü Rum basınının kolunu kanadını kırdı. 1924’te kurulan ‘Apovyevmatini’ ve 1977’de yayına başlayan İho gazetesi günümüzde de yayınını sürdürüyor.
“YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN”