Rum Cemaat Vakıflarını Destekleme Derneği (RUMVADER) tarafından yürütülmekte olan ‘Azınlık Vatandaşları-Eşit Vatandaşlar’ başlıklı Avrupa Birliği Projesi çerçevesinde, Antakya'daki Rum Ortodoks Vakfı ile işbirliği içinde 27-28 Haziran tarihlerinde bir atölye düzenlendi.
YORGOS DEMİR
Rum Cemaat Vakıflarını Destekleme Derneği (RUMVADER) tarafından yürütülmekte olan ‘Azınlık Vatandaşları-Eşit Vatandaşlar’ başlıklı Avrupa Birliği Projesi çerçevesinde, Antakya'daki Rum Ortodoks Vakfı ile işbirliği içinde 27-28 Haziran tarihlerinde bir atölye düzenlendi.
'Cemaatin geleceğini konuşuyoruz' genel başlığı altında günümüz ve geleceğe dair Antakya Rum toplumunu meşgul eden sorunların yanısıra eğitim, demokratik katılım, seçme-seçilme hakkı, vakıflar arası iletişim, girişimcilik ve dayanışma ihtiyacı gibi toplum hayatının parçası olan sorunların da tartışılması ön görülen atölye çalışması iki gün sürdü.
Uzman eğitmenler tarafından yönlendirilen atölye çalışması Antakya Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı Başkanı Fadi Hurigil'in katılımcıları selamlamasıyla başladı. Hurigil, yürütülen proje için RUMVADER’e teşekkür ederken Cemaat Vakıfları Temsilcisi Lakis Vingas da kısa bir konuşmayla İstanbul Rum toplumu olarak Antakya’da bulunmaktan duydukları memnuniyeti ifade etti.
RUMVADER Başkanı Andonis Parizyanos da orada bulunanlara katılımlarından dolayı teşekkür ederken son olarak proje koordinatörü Marina Drymalitou da atölye çalışmaları hakkında katılımcılara bilgi verdi.
Atölyenin ilk gününde katılımın yoğun olduğu gözlemlenirken katılımcıların 10 yaşındaki gençlerden 70 yaşında yetişkinlere geniş bir yelpazeye yayılmış olması dikkat çeken unsurlardandı. Özellikle genç kuşağın konulara hâkim oluşu ve sorunlar üzerinde söz sahibi olma isteği ile kendini açık bir şekilde ifade etmesi dikkat çekti. Atölye, dış dünya ile iletişimini koparmak istemeyen Antakyalı gençler tarafından iki gün boyunca büyük ilgiyle takip edildi. Eğitim konusunda kendilerine ait bir azınlık okulu olmamasından şikâyet eden gençler sosyallleşebilecekleri tek ortak alanın kilise avlusu olduğu görüşünde birleşti.
İki gün süren çalışmalarda ortak kanı; kimlik bilincinin oluşmasında yaşanan zorluklar ve buna bağlı olarak ortaya çıkan kültürel erozyon ve yozlaşmanın temel sorunları oluşturduğuydu. Toplusmasl kimlik ve kültür açısıdnan en önemli unsurlardan dini eğitimin eksikliği de ortaya konan bir başka tartışma konusuydu.
Atölyenin sonunda proje koordinatörleri ortaya çıkan sonuçların cemaat içerisinde masaya yatırılması gereğini dile getirirken programın eğitmenleri Selen Lermioğlu Yılmaz ve Kerem Çiftçioğlu da RUMVADER çatısı altında Antakya ve İstanbul cemaat gençleri arasında ortak proje ve çalışmaların yürütülebileceğine dair fikirler ortaya koydular.
RUMVADER, daha önce ‘Azınlık Vatandaşları-Eşit Vatandaşlar’ projesi çerçevesinde İstanbul’da Beyoğlu, Kadıköy ve Samatya semtlerinde benzer atölye çalışmaları gerçekleştirmiş, bu atölyelerin şeffaflaşma, demokratik tartışma kültürü ve eleştirel-özeleştirel bir bakış açısı geliştirebilmek açısından Rum toplumuna katkıda bulunmuştu.
