KİTAP/ԳԻՐՔ KASIM: Defterleri ve kâğıtlarıyla Nilgün Marmara

Merhaba,

Bu sayımıza Kâmil Erdem’in ilk öykü kitabı ‘Şu Yağmur Bir Yağsa’ ile başlıyoruz. Kitaptaki öyküleri okurken, insana sirayet eden sakinlik hissinin nedeni 71 yaşında yazan bir adamın bütün öfkelerini törpülemiş olması belki de diye düşünmeden edemiyor okuyucu. Bunca yıl koca bir sabırla okutulmadan birikenlerin illa ki gürültüyle ortaya çıkmaması gerektiğini anlatır misali. Yıllarca kendini mi dinledi, kaleme deftere mi anlattı olanı biteni ya da bir anda mı çıkıverdi bu öyküler seyir defterlerinden insan merak ediyor. Adalet Çavdar yazdı. 

Kötücüllük hep bir adım ötemizde. Ama bu böyle diye, Nilgün Marmara kendini korumaya alacak değil. O her şeyini verecek. Biz de içimizi açmayı, kendi gerçeğimizle yüz yüze gelmeyi öğreneceğiz ondan. Kanmamayı, kandırılmamayı. Hakkıyla yaşamayı. Ölümü bir an bile unutmadan. Nilgün Marmara’nın ‘Defterler’ini ve ‘Kağıtlar’ını Karin Karakaşlı yazdı. 

Antropolog Mary Douglas, ‘Kurumlar Nasıl Düşünür?’de, başlangıçta kırılgan uzlaşımlardan ibaret olan kurumların, doğayla kurdukları analojiler vasıtasıyla sağlamlaşıp nasıl meşruiyet kazandığını ve sorgulanamaz hale geldiğini ustalıkla anlatıyor. Murat Cankara, Douglas’ın yazdıklarından yola çıkarak, Türkiye’yle ilgili bazı çarpıcı ve üstünde düşünülmesi gereken sonuçlar çıkartıyor. 

Keyifli okumalar,

Ferda Balancar
ferda@agos.com.tr