‘Leyla Halid: Filistin Kurtuluşunun Simgesi’ kitabıyla yayın hayatına başlayan İntifada Yayınları, Türkiye’de herkesin hakkında çok konuştuğu, ancak çok az bildiği Ortadoğu hakkında pek çok şeyi bizlere anlatmayı amaçlıyor. Yayınevinin ortaya çıkışını, Türkiye’deki Ortadoğu algısını ve gelecek planlarını, yayınevinin kurucularından ve editörlerinden Harun Özgür Turgan’la konuştuk.
EMRE CAN DAĞLIOĞLU
-
Neden Ortadoğu’ya yönelik yayıncılık yapmayı tercih ettiniz?
Filistin için İsrail’i boykot (BDS) hareketi için çalışırken, Filistin özelinde Ortadoğu konusunda Türkiye’deki bilgi yetersizliğinin çok yakıcı biçimde farkına vardık. Ortadoğu’nun genel olarak tanınmadığını veya Batı medyası ya da Türkiye’nin yakın tarihi ve siyasi yapısından kaynaklanan klişeler üzerinden okunduğunu fark ettik. Özellikle Filistin’le ilgili yayıncılık faaliyetlerinde büyük boşluk olduğunu ve boşluğun bununla da sınırlı olmadığını böyle fark ettik ve bu konuda ufak da olsa bir adım atmaya karar verdik.
-
Sizce bu boşluk neden kaynaklanıyor?
Sebeplerden biri eğitim politikalarıyla ilgili. Arapça, Farsça ve Kürtçe konuşulan bir coğrafyada, insanlar daha çok Batı dillerini öğreniyorlar. Oysa bir komşuyu tanımak, öncelikle onun dilini bilmekten, çevirebilmekten geçer. İkincisi ise değer verilenin de daha çok Batı olması. Bizim yaşadığımız yerin doğusunda bir kültür olabileceğine ihtimal vermiyoruz. Bir şekilde geçmişten kopma eğiliminin ve komşu coğrafyayı tümüyle geçmişle ilişkilendirmenin de, orada oryantalist bir bakışla bir coğrafya ve yönetimler gören, ancak insanlar ve ilişkiler görmekten imtina eden bir anlayışın da etkisi var.
-
Sol bir perspektiften bakıyorsunuz bölgeye. Sadece bölgedeki sol hareketleri gören bir yayıncılığınız mı olacak? Örneğin Müslüman Kardeşler’le ilgili kitaplar da basacak mısınız?
İşçi sınıfının, emekçilerin, kadınların, gençliğin, siyasi tutsakların ve mültecilerin mücadelelerine öncelik tanıyarak, bölgenin sadece siyasi hareketleriyle de değil her yönüyle ilgileniyoruz. Bunlar arasında Müslüman Kardeşler ya da başka İslami hareketler hakkında da kitap basarız elbette. Fakat seçeceğimiz kitap o hareketin propagandası da, İslamofobik bir tasviri de olmaz. İslami hareketleri içinde geliştikleri toplumsal bağlamın dinamikleriyle değil de İslam’la açıklayan bir kitabı basmak istemeyiz.
-
Aynı şekilde, bölgenin sürekli sadece Müslümanların yaşadığı bir coğrafyaymış gibi düşünülmesi konusunda ne dersiniz?
Biz yayınevi olarak bu algıyı kırmak, bölgenin tüm dinamiklerini ve çeşitliliğini yansıtmak istiyoruz. Mısır’daki Kıptilerin, Mağrip’teki Berberilerin, Suriye, Lübnan ve Irak’taki Hıristiyanların varlığını gören eserler de basacağız.
-
Neden İntifada ismini tercih ettiniz?
Aklımıza hemen geldi bu isim. İlkin çıkış noktamız Filistin olduğu için. Sadece Filistin’le sınırlı bir yayıncılık yapmayacağız, ‘Ortadoğu’ denen coğrafyanın bütününü ele alacağız, fakat Filistin’in ağırlıklı bir yeri olacak. Bir başka neden de, intifadanın sadece Filistin’e özgü kalmayıp, tüm dünyadaki halk başkaldırılarına mal olmuş bir simgeye dönüşmesi.
-
Yayın seçkimiz Filistin’le sınırlı kalmayacak dediniz, başka neler olacak yayınlarınız arasında?
Sırada bekleyen ilk kitabımız Arap dünyasındaki halk ayaklanmalarının ülke ülke analiz edildiği ‘Arap Baharı’ndan Kesitler: Yeni Ortadoğu’yu Anlamak’. Kitabın editörleri Paul Amar ile Vijay Prashad. ‘Arap Baharı’ olarak anılan ayaklanmalarla ilgili kitaplarımız arasında Adil İskender’in Mısır’da 2011-2012’de yaşananlara ilişkin denemelerinden oluşan ‘Değişim Halindeki Mısır’ ile Alcinda Honwana’nın Tunus’taki Arap Baharı’nı anlatan ‘Tunus’ta Gençlik ve Devrim’i ile Suriye solunun rejime ve cihatçı çetelere karşı hayata geçirmek için mücadele ettiği demokratik projenin tartışıldığı bir konferansın metinlerinden oluşan ‘Suriye’de Demokrasi ve Sivil Devlet’ var. Suriye hakkında ilk olarak Jordi Tejel’in ‘Suriye Kürtleri: Tarih, Siyaset ve Toplum’ adlı kitabını yayımlayacağız. Ve tabii Filistin sorununun anlaşılması için çok önemli iki kitap yayımlayacağız. Ilan Pappé’nin Filistinlilerce ‘Nakba’ diye adlandırılan Siyonist devletleşme sürecini anlattığı ‘Filistin’de Etnik Temizlik’ ve Ben White’ın sorunu her bilgi düzeyindeki okura seslenecek şekilde derli toplu anlattığı ‘İsrail Apartheid’ı.