Muhbet Encü’yü dinleyin

Nayat Karaköse, Agos’un Derkenar köşesinde Roboskî’yi yazdı: İki yıldır kimse hesap vermedi, katliam karakutularda gömülü kaldı, kimse yargılanmadı, katledilenler hâlen huzur içinde yatamıyor…

NAYAT KARAKÖSE
nayatk@gmail.com

17Aralık 2013’te Salih Zeki Yiğit meclisin önünde kendisini yaktı. ‘Açım’ diyerek kendisini yaktığı ifade edildi. Yine aynı gün Türkiye’nin gündemine yolsuzluk ve rüşvet operasyonu oturdu. Operasyonda çok sayıda kişi gözaltına alındı, bir kısmı tutuklandı. Halk Bankası Genel Müdürü’nün evindeki ayakkabı kutusundan 4.5 milyon dolar çıktı. Muammer Güler’in oğlu Barış Güler’in yatak odasından kasalar dolusu para çıktı. Aynı operasyonda tutuklanan Reza Zarrab’ın eşi Ebru Gündeş’in jüri üyesi olduğu ‘O Ses Türkiye’ yarışmasında canlı yayına çıkıp çıkmayacağı, çıkarsa ne söyleyeceği, ağlayıp ağlamayacağı herkesin merak konusu oldu. Ebru Gündeş beklentileri boşa çıkarmadı; 24 Aralık akşamı canlı yayına çıktı ve ağladı. ‘Çocuğumun incinmesini istemiyorum’ dedi.

28 Aralık 2013’te Roboski katliamı üzerinden tam iki yıl geçmiş oldu. İki yıldır kimse hesap vermedi, katliam karakutularda gömülü kaldı, kimse yargılanmadı, katledilenler hâlen huzur içinde yatamıyor. Daha 19’undayken Roboski’de katledilen Vedat Encü’nün halası Miran Encü, 42 yaşında yeğeninin katledildiği yerde, tam iki yıl sonra, anmada kalp krizi geçirerek can verdi.

Katır muhabbeti

Miran Encü’nün hayata veda ettiği zaman diliminde futbol hakemi Ümit Çınarlı, twitter hesabından ‘Uludere olayının ikinci yıldönümü kutlu olsun! Ölen katırlar sizden daha değerliydi, yazık oldu. Hümanizm köpekliktir, Uludere’deki katırlara üzülün bence’ yazdı. Çınarlı gibi yazan başkaları da vardı. Aynen 635 bin takipçisi olan ‘Biliyor muydunuz’ hesabından yazılan ‘Katırlara Allah rahmet eylesin’ tweeti gibi. Yazdığı tweet olay olan Ümit Çınarlı bir de üstüne şöyle açıklamalar yaptı ‘Ben hayvan haklarını savundum. TSK’nın yaptığı bir eylemi savundum… Cemal Süreya da Doğulu ama onu severim’. Murathan Mungan’ın zamanında dediği gibi söylenecek sözün çokluğu insanı lal ediyor, “siz de insansınız ama” ile başlayan onlarca cümle kurmak istiyorsunuz. Ferhat Encü, Çınarlı'nın sözlerine dayanamayıp suç duyurusunda bulundu.

Adaletin peşinde

İnternet üzerinden yaygınlaştırılan Ahmet Haluk Ünal, Cem Terbiyeli, Serpil Güzel ve Recep İçen tarafından hazırlanan ‘Roboski-Faili Malum’ belgeselinde abisi katledilen Muhbet Encü’yü izliyorum. 12-13 yaşlarında, çocukluğu elinden alınmış, hayatı gasp edilmiş bir ‘çocuk’. Şöyle diyor Muhbet “Mazot satıp ekmek parasını çıkarıyorlardı, burada ne mağaza var, ne fabrika var, şehir değil, küçük bir köy. O yüzden kaçakçılığa gidiyorlar. Avukat ya da hâkim olmak istiyorum, adaletin peşinde olacağım. Burada artık acı, öfke, her şey var. Artık bizim için hayat yok oldu.” ‘Ama onlar kaçakçıydı’ diye cümle kuran herkesin, mesela özellikle Ümit Çınarlı’nın ve onun gibilerinin Muhbet’i dinlemesini, konuşan gözlerini görmesini diliyorum.

O ‘ama’nın içinde tüm zalimlikleri barındırdığını bilmelerini istiyorum. Muhbet sadece incinmeyip paramparça olmuş onlarca çocuktan birisi. Onlar odalarında kasa, para sayma makinası bulunan çocuklardan değildi, onların olsa olsa kumbaraları olabilirdi, hoş o kumbaranın senede bir kere dolması bile belki onlar için hayaldi. Şimdi birer öykü olup anlatıldılar; Diyarbakır’daki anıtın üzerinde birer isim oldular. Çocuklar katledildi, bari geriye kalanlar daha fazla incinmesin, adalet yerini bulsun.

Kategoriler

Derkenar