Derkenar Bawer Çakır’ın yazdığı ‘Güzel ve ifadesi özgür ülkemin dekolte sorunu’ manşetiyle çıktı. Ulaş Sona, Eylül sonunda hayata veda eden LGBT aktivisti Ali Arıkan’ın ardından yazdı: Transfobi çok uzun kelime. Uğur Kılıç, Kings of Leon’un yeni albümü Mechanical Bull’u Derkenar için değerlendirdi: Kings of Leon eski günlerini aratmıyor
BAWER ÇAKIR
Son yılların Türkiye’sinin dört tarafı suni gündemlerle çevrili. Ne vakit bir katliam yaşanıyor ya da büyük büyük laflarla hizmet diye sunulan şeyler beklentileri karşılayamıyor AKP’den biri çıkıyor ortaya, iki laf ediyor ve hooop hepimiz o dipsiz kuyuya atılan taşı çıkartmaya uğraşıyoruz. Ama ne çıkarmak! Aslında hepimiz o kuyuda kayboluyoruz ve asıl konuşmamız gereken şey de buhar olup uçuyor.
Roboski katliamının ardından Başbakan’ın kürtaj açıklamasını hatırlıyorsunuzdur. Ne kadar bir süre konuştuk sayamadım ancak o esnada Roboski’de olan bitenleri şıp diye unuttuğumuzu gün gibi hatırlıyorum. Şimdi Roboski’den geriye kalan romantik makaleler ve milyonlarca tweet. Ne katliam aydınlatıldı, ne de sorumlular cezalandırıldı.
Bu açıklamaların ortak noktası hep kadınlar. Şimdiye kadar hiç şaşmadı. Son ‘vakai vakvakiye’nin mimarı da Bakan Hüseyin Çelik. Beyaz TV’de katıldığı bir programda söze “kimsenin kılık kıyafetine karışmadıklarını” belirterek başlayan Çelik bu sözlerinin ardından 30 saniye bile geçmeden şunları da deyiverdi:
“Dün bir kanaldaki, yarışma programında sunucu öyle bir kıyafet gitmiş ki olmaz bu yani. Kimseye karıştığımız yok ama çok aşırı. Dünyada da kabul edilemez.”
Bu ne yaman çelişki!
AKP’nin açıkladığı demokrasi paketine dair eleştirilerle çalkalanan sosyal medya anında bu lafın üstüne atladı ve şenlik başladı. Ama ne şenlik! Kadın bedeni üzerine söz söyleme yarışına giren erkekler mi dersiniz, dekoltesinin fotosunu çekip paylaşanlar mı dersiniz… Bunlar olurken sunucu Gözde Kansu ATV’deki işinden kovuldu. ATV’nin patronu ışık hızıyla Kansu’yu işinden çıkardı.
Tepkilerin ardından Twitter’da açıklama yapan Çelik ‘ben öyle demedim Miki dedi’ tadında savunmasını bizlerle paylaştı sağ olsun. Zira Bakan sözlerini ‘ifade özgürlüğü’ olarak tanımladı. Malumunuz erkek, hetero, Müslüman ve Türklerin ifade özgürlüklerinin gani olduğu, geri kalanların ise bu özgürlüğü karne ile aldığı günlerden geçiyoruz. Güzel ve ifadesi özgür ülkem...
AKP’lilerin kadınlarla olan problemlerini sıraya dizsek buradan Çin’e yol olur. Kadınları kamusal alanda değil evde görmek istiyorlar ve bunu da saklama gereğini artık duymuyorlar. Kadın demek ana, eş, bacı demek. Başörtülü ya da örtüsüz.
O değil de biz kadınların bedenleri/yaşamları üzerinden yarattıkları suni gündemlerle daha ne kadar meşgul olacağız? Mesela bir demokrasi paketi vardı, ona ne oldu? Neden şu an onu konuşmuyoruz? Çünkü demokrasi sıkıcı konu ve bizi o kadar da ilgilenmiyor. O paket de zaten Türkiye’de değil Cibuti’de açıklandı. Bize ne... Bize varsa yoksa ‘dam üstünde un eler, tombul tombul memeler’ şu sıralar...
İçinizi ferah tutun... AKP’liler nasılsa işini iyi yapıyor ve acil durumlarda kıracakları camı biliyorlar. Bir sonraki suni gündemde görüşmek üzere Türkiye... Her nerede oyalanıyor ya da meşgul ediliyorsan...