Ermenistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Vahan Hunanyan, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in 6 Ekim'de Prag'da gerçekleştirdiği dörtlü görüşmenin ardından Armenpress'in sorularını yanıtladı. Hunanyan Ermenistan-Azerbaycan sınırına AB misyonu yerleştirilmesi ile ilgili detayların görüşüldüğünü söyledi.
Hunanyan'a yöneltilen sorular ve yanıtları şöyle:
Soru: Prag'daki dörtlü toplantıdan sonra, Ermenistan ve Azerbaycan'ın, BM Şartı'na ve 1991 Alma-Ata Deklarasyonu'na bağlılıklarını teyit ettikleri ve her iki tarafın da birbirinin toprak bütünlüğünü ve egemenliğini tanıdığı bir bildiri yayınlandı. Bu, Azerbaycan'ın silahlı kuvvetlerinin, birimlerini, Mayıs 2021, Kasım ve Eylül 2022'de işgal edilen egemen Ermenistan topraklarından çekmesi gerektiği anlamına mı geliyor?
Cevap: Ermeni tarafı, Ermenistan Cumhuriyeti'nin toprak bütünlüğünün ve egemen topraklarının pazarlığa tabi olmadığını defalarca ifade etmiştir. Prag'daki dörtlü toplantının ardından yapılan açıklamada Ermeni tarafının bu tutumunun teyit edilmesini Ermenistan Cumhuriyeti'nin toprak bütünlüğünün yeniden sağlanması açısından önemli bir adım olarak görüyoruz. Azerbaycan silahlı kuvvetlerinin Ermenistan'ın egemen topraklarından çekilmesi, Azerbaycan'ın Ermenistan Cumhuriyeti'nin egemen topraklarına yönelik tecavüzlerin engellenmesi ve ateşkes rejiminin koşulsuz olarak gözetilmesi, her halükarda, özellikle Prag bildirisi bağlamında zorunludur.
Ayrıca, Ermenistan ve Azerbaycan'ın BM Şartı'na ve 1991 Alma-Ata Bildirgesi'ne bağlılıklarını teyit etmeleri, iki ülke arasında bir barış anlaşmasının hazırlanmasına ve sınır belirleme çalışmalarına zemin hazırlayacaktır.
Soru: Açıklamada Dağlık Karabağ'a atıfta bulunulmuyor. Görüşmede Dağlık Karabağ sorunu tartışıldı mı? Tarafların birbirlerinin toprak bütünlüğünü tanıdıklarını teyit ettikleri göz önüne alındığında, Karabağ ile ilgili gelecekte ne gibi gelişmeler beklenebilir?
Cevap: Dağlık Karabağ halkının hakları ve güvenliği konusunun bizim için son derece önemli olduğunu defalarca dile getirdik. Uluslararası partnerler de dahil olmak üzere tüm toplantılarımızda bu konuları gündeme getiriyoruz. Ancak Azerbaycan bu konuyu Ermenistan ile tartışmaya yanaşmıyor.
Uluslararası partnerler de Dağlık Karabağ Ermenilerinin güvenliği ve tüm haklarının korunması konularının aydınlatılmasına ihtiyaç olduğu ve bu bağlamda Stepanakert ile Bakü arasında uluslararası somut mekanizmalar aracılığıyla yapılacak görüşmelerin önemli olduğu görüşünü paylaşıyorlar. Ermenistan elbette konuyu Azerbaycan ile tüm temaslarında tartışma çerçevesine alıyor.
Soru: Açıklamada ayrıca Ermenistan'ın AB gözlem misyonunun Azerbaycan sınırı boyunca konuşlandırılmasını kabul ettiği, Azerbaycan'ın ise "ilgili olduğu ölçüde" işbirliği yapmayı kabul ettiği belirtiliyor. Azerbaycan'ın gözlemcilerin konuşlandırılmasını kabul etmediğini varsayabilir miyiz?
Cevap: Ermeni tarafı, Ermenistan-Azerbaycan sınırı boyunca uluslararası çerçevede gerçeğe ulaşma ve izleme mekanizmalarının getirilmesi gereğini defalarca dile getirdi. AB sivil misyonu, Ermenistan'ın Azerbaycan ile sınırı boyunca, Ermenistan Cumhuriyeti'nin egemen topraklarında faaliyetler yürütecek. Bunlar dikkate alındığında, Azerbaycan'ın anlaşması veya anlaşmazlığının söz konusu olmadığını vurgulamak gerekir.
Soru: Gözlemciler sınırın hangi kısımlarına konuşlandırılacak? Görevlerinin ana çerçevesini ve varlıklarının sınırdaki gerilimi ne ölçüde azaltacağını belirtebilir misiniz?
Cevap: Açıklamada da belirtildiği gibi AB sivil misyonunun amacı, güven oluşturmak ve sınır komisyonlarına gözlemlerinde yardımcı olmaktır. Bu konular hala çalışıldığından ve görüşmeler sürdüğünden, işlevlerin ve yetkinin kapsamı, belirli yerler ve misyonun diğer ayrıntıları hakkında konuşmak için henüz çok erken.
Soru: Görüşmede Azerbaycan'da düzenlenen Ermeni savaş esirlerinin geri dönüşü konusu tartışıldı mı? Bu konuda ne gibi gelişmeler beklenebilir?
Cevap: Azerbaycan'da yasadışı olarak tutulan Ermeni savaş esirlerinin ve sivillerin derhal geri dönüşü konusu, uluslararası partnerlerimizle yapılan tüm görüşmelerde sürekli olarak gündeme getirilmektedir. Prag'daki toplantılar bir istisna değildi.