Cumhuriyet gazetecileri ve yöneticilerinin yargılandığı dava devam ediyor. Gazetecilerin savunmalarıyla davem edecek duruşma bugün 13.30'da başlayacak.
Cumhuriyet gazetecileri ve yöneticilerinin yargılandığı dava devam ediyor. 12’si tutuklu 19 kişinin "Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek"ten yargılandığı davanın üçüncü gününde gazeteciler ve yöneticiler savunmalarına devam edecek.
Dün saat 22.30’a kadar devam eden duruşmada Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu, Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi avukat Bülent Utku, Güray Öz, Akın Atalay, Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Önder Çelik ve Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi avukat Mustafa Kemal Güngör savunma yaptı.
Cumhuriyet’te yer alan habere göre, davanın ikinci gününde savunma yapan Murat Sabuncu, davanın gazetecilere gözdağı vermek için açıldığını söyledi ve “Hangi bedel ödetilmeye çalışılırsa çalışılsın, Mumcu, Selçuk, Dink, Anter ve Göktepe’nin yolundan dönmedik, dönmeyeceğiz” dedi.
Bülent Utku, son dönemde yaşanan hukuk ihlallerinden örnekler vererek “Zamanın ruhunun bizleri getirdiği nokta budur. Bu koşullara ve ruha karşı çıkıyorum. İnsanların cesaret hakkı vardır. Ben bu hakkımı sonuna kadar kullanacağım” diye konuştu. Bülent Utku, “Cumhuriyet’ten örgüt çıkaramazsınız” dedi.
Cumhuriyet Gazetesi Ombudsmanı Güray Öz, FETÖ şüphelisi bir kişiyle iletişim kurduğu suçlamasına “İletişim kurduğum iddia edilen kişi Çankaya’da bir pidecidir. Ben arada bir pide ısmarladığım pidecinin, hakkında soruşturma yürütülen bir kişi olduğunu bilme şansına nasıl sahip olayım ki” diye cevap verdi.
Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Önder Çelik, vakıf seçimi nedeniyle ceza davası açılmasının hukuka aykırı olduğunu vurgulayarak “Vakıfta ele geçirme yok, seçilme var” dedi. 6 yıl önce oto tamir parası olarak 345 TL gönderdiği hesap sahibinin, 8 yıl önce çalıştığı şirket hakkında işlem yapıldığı için kendisinin şüpheli sayıldığını anlatan Çelik “Bu kadar olmaz” dedi.
Önder Çelik'in savunması bittikten sonra Ahmet Şık söz istedi. Şık, 'Cezaevinde bir hak kısıtlamasıyla karşı karşıyayız. Bu hafta ailelerimizle birlikte görüşeceğiz. Bizlere, 'Eğer mahkemeye gitmeyip burada kalırsanız görüş hakkınızı kullanabilirseniz' dediler. Yani ya benimsin ya 27'nci Ağır'ın demek istiyorlar Dolayısıyla bu sorunu siz çözersiniz' dedi.
Gazetemizin avukatlarından Mustafa Kemal Güngör, savcı Murat İnam hakkında ağırlaştırılmış müebbet istendiğine işaret ederek “adeta rehin bir savcının” açtığı soruşturmada tutuklu olduklarını vurguladı. Savcılığın, geçerli olmayan bir hükümle kendilerini suçladığını söyleyen Güngör “Toplu cezalandırma anlayışı engizisyon döneminde bile yok” diye konuştu.
Duruşma bugün İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, 13.30 itibariyle devam edecek.