BASKIN ORAN
Ayasofya-i Kebir Camii: bir geçici bilanço
Asıl garabet, TC’de Cumhuriyet kanunlarıyla çelişen Osmanlı kanunlarını geçerli sayan Tek Adam Yönetimi’nin, Fatih’in vasiyetini geçerli sayıp Atatürk’ün vasiyetini geçersiz saymasında: Atatürk’ün 1937’de “halka gezecek yer ve gıda temin etmek” şartıyla Hazine’ye bıraktığı AOÇ arazisine ruhsatsız Saray dikmesinde ve şimdi de o vasiyetnameyi T. İş Bankası hisselerine el koymak amacıyla yok saymasında.
Hayde vre malaka!
Erdoğan, “yerli ve milli” onuruna çok önem veren bir lider olarak böyle posta atmalara fevkalade sinir olur ve kendi ayağına doludizgin sıkma anlamına geldiğine aldırmadan tam tersini yapar.
Ayasofya’yı cami yapma işinde 15 Temmuz aman kaçmasın
Gık diyen muhalif içeri atılıyor. Sosyal medyayı yasaklama projesi hazır. Ekonomik ve siyasal kaos ortamında bunalan Tek Adam Rejimi, değil başını suyun üstünde tutmak, burun deliklerinden tekini suyun üstünde tutmaya çalışıyor. Ayasofya’yı tekrar cami yapmak bir çekimlik nefes yani zaman kazandırabilir.
Laikliğin 3 hali
Maddenin 3 hali olduğunu okumuşuzdur okulda: Katı, sıvı, gaz. Laikliğin de 3 hali var: Fransa, ABD, Türkiye.
Zaytung Cumhuriyeti Devleti
Zaytung, malum, çok başarılı ve meşhur. Ama epey bi zamandır medyadaki siyaset haberleri kendisini geçmeye başladı; bu gidişle topu atacak.
Türkiye’de ırkçılık yok ama, Yeni Irkçılık her zerremizde
Meseleyi tartışabilmek için, soruyu “Türkiye’de yeni ırkçılık yok mu?” biçiminde sormak ve bazı şeyleri dikkate almak lazım.
“Fetih” üzerine söylenenler ve düşünceler
Cahili cühela gibi gözükmeyeyim ama, bir miktar okuyup-yazmışlığım olmakla birlikte ben de bilmiyordum “fetih”in gönülleri kazanmak demek olduğunu.
AKP için turnusol: Çav Bella olayı
Bu “dezavantajlı” ortamda AKP’nin mazlumiyyet’e ihtiyacı çok artmış vaziyette.
Battıkça saldırmanın son bir aylık tarihçesi
Sadece bu ay başından alarak ve kategorilere ayırarak bakalım Rejim yanlışlardan vazgeçmek yerine ne yapıyor? Çok çok özetle, önem sırasına sokmadan, haberin yanına tarihini koyarak.
Ölüm tehditleri ve nefret eylemleri karşısında Türk yargısı
Şimdi bakalım, siyasi hakaret filan değil, sadece ölüm tehditleri ve nefret eylemleri gibi suçlar açısından vatandaşların durumu yargıda ne olmuş? Bu ay başından bugüne yine sadece siyasi olayları tarih sırasıyla görelim.