Göz dolduran oyunculuk performanslarıyla göze çarpan ‘Ulan İstanbul’, eski Türk dizi ve filmlerinin sıcaklığını ve samimiyetini yansıtıyor. Başlangıçta Leverage ve Ocean serisi gibi filmlerden esinlenildiği yönünde eleştirilere maruz kalan dizi, tüm bu ‘esinlenme’ eleştirilerine karşın izleyicisinden tam not almayı başardı.
TUĞÇE ÖZKUŞ
tugceozkus@gmail.com
Yaz aylarında genellikle darboğaza giren televizyon dünyası, bu sezon eğlenceli dizilerle âdeta altın çağını yaşıyor. Birçok dizinin veda ettiği, birçoğunun da sezon finali yaptığı yaz sezonunda, geçtiğimiz günlerde yepyeni bir dizi yayın ekrana merhaba dedi.
Kadrosunda Uğur Polat, Şebnem Bozoklu gibi sevilen oyuncuların yanı sıra Zihni Göktay gibi usta isimleri de barındıran ‘Ulan İstanbul’, yayınlanan ilk iki bölümüyle reyting sıralamasında ilk sıralara oturarak başarılı bir giriş yaptı.
Yönetmenliğini Murat Onbul’un yaptığı, senaristliğini ise Uğraş Güneş’in üstlendiği dizide, dolandırıcılık çetesi lideri Kandemir ve ekibinin ‘adaletli çalma’ felsefesiyle yola çıkılıyor. İhtiyacı olmayandan, ihtiyaçları kadarını çalan Kandemir ve çetesi yeni kimlikleriyle, yani Nevizadeler olarak İstanbul’un eski mahallelerinden birine yerleşirler. Sakin olduğunu düşündükleri mahallenin, aslında hiç düşündükleri gibi olmadığını çok kısa bir süre sonra yaşadıkları maceralarla görmeye başlayacaklardır.
Göz dolduran oyunculuk performanslarıyla göze çarpan ‘Ulan İstanbul’, eski Türk dizi ve filmlerinin sıcaklığını ve samimiyetini yansıtıyor. Başlangıçta Leverage ve Ocean serisi gibi filmlerden esinlenildiği yönünde eleştirilere maruz kalan dizi, tüm bu ‘esinlenme’ eleştirilerine karşın izleyicisinden tam not almayı başardı.
Daha ilk bölümü yayınlanmadan Şebnem Bozoklu’nun canlandırdığı Yaren karakterinin ‘Unfaithful’ (Kezzapla-Mayonez) şarkısını seslendirdiği klibinden oluşan tanıtım videosuyla çok konuşulan dizi, dinamik konusunun yanı sıra, sosyal medyada sıkça kullanılan esprilere yer vermesiyle de dikkatleri çekiyor. Tiyatroda çarpıcı performansıyla hayranlık uyandıran Erkan Kolçak Köstendil’i de Karlos karakteriyle dizide izlemek ayrıca güzel. ‘Ulan İstanbul’un Hulusi Kentmen’i yad etmesi ve hatırlatması ise sıcak Yeşilçam filmleriyle büyümüş nesil için çok hoş.
Sezondaki dizi tekrarlarından sıkılanlar için yeni bir alternatif olan ‘Ulan İstanbul’, izleyiciyi ekran başına kilitleyerek pazartesi akşamlarının vazgeçilmezi olmaya kararlı görünüyor.
