Norveç'te 77 kişiyi katleden Anders Breivik 21 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, kendisini 'Norveç'in İslamizasyonuna karşı bir savaşçı' olarak tanımlayan Breivik'in akli dengesinin yerinde olduğuna hükmetti. Breivik, katliamın delilik değil politik bir eylem olduğunu söylerken, cezaevinde kaldığı süre boyunca çokkültürlülüğe karşı bir kitap yazacağı belirtiliyor.
Norveç’te 10 haftadır devam eden duruşmada, geçtiğimiz yılın Temmuz ayında 77 kişiyi katleden Anders Behring Breivik’in hakkında 21 yıl hapis cezası verildi.
Breivik, içinde başbakanlık ofislerinin de bulunduğu bir hükümet binasını bombalayarak 8 kişiyi, daha sonrasındaysa Ütoya adasında İşçi Partisi’ne ait bir kampa saldırarak çoğu genç olan 69 kişiyi katletmişti.
Breivik'in akıl sağlığının yerinde olduğuna karar veren mahkeme heyeti, Breivik'i 21 yıl hapis cezasına çarptırdı, tutuklu yargılandığı 445 gün cezasından düşüldü.
Karar duruşmasını 160 farklı basın kuruluşundan 500 gazeteci izledi. Utoya'da katledilenlerin aileleri ve saldırıdan hayatta kalanlar ise, kararın açıklamasını yan taraftaki mahkeme salonuna kurulan ekrandan canlı izledi.
Norveç'teki en yüksek cezaya çarptırıldı
İdam veya ömür boyu hapis cezasının bulunmadığı Norveç hukuk sistemindeki en yüksek cezaya çarptırılaran Breivik’in, 21 sene hapis yatması halinde bile topluma tehdit oluşturduğuna kanaat getirilerek cezasının 5’er yıllık sürelerle uzatılabileceği kaydedildi.
Norveç yasalarına göre, hüküm giyen mahkûmların cezaları 'toplum için tehlikeli' olduklarına kanaat getirilirse artırılabiliyor.
Avukat: 'Mahkeme vermesi gereken cezayı verdi'
Verilen cezadan memnun kaldığı anlaşılan 33 yaşındaki Breivik'in avukatı Geir Lippestad, 'Tedavi cezası verilseydi karara itiraz edecektik. Mahkeme verilmesi gereken cezayı verdi' dedi. Breivik kararı temyize götürmeyeceğini söyledi.
Akli dengesi yerinde
Avukat Lippestad, Perşembe günü yaptığı açıklamada, Breivik’in akli dengesinin yerinde olmadığı kararını reddedeceğini, ancak bu suçu bilinçli olarak işlediği kararı verilirse bunu kabul edeceğini açıkça belirttiğini söylemişti.
Beş hakimden oluşan mahkeme heyeti ayrıca oy birliğiyle Breivik'in cezai ehliyetinin olduğuna karar verdi.
Mahkemenin atadığı bir grup psikiyatr, Breivik’in akli dengesinin yerinde olmadığını savunurken diğer bir grup ise zıt görüşte olduğunu bildirmişti. Duruşma esnasında ifade veren diğer birkaç uzman da Breivik’in bir dizi akli sorundan muzdarip olduğu beyanında bulunmuştu.
Katliam politik eylem
Savcılık, mahkemeden Breivik'in akıl sağlığının yerinde olmadığı yönünde karar almasını talep etmişti. Düzenlediği saldırıların siyasi amaçlı olarak görülmesini isteyen Breivik'in avukatları ise müvekkillerinin akli dengesinin yerinde olduğunu savunmuştu.
Kendisini 'Norveç'in İslamizasyonuna karşı bir savaşçı' olarak tanımlayan Breivik, işlediği suçun bir delilik eylemi olarak değil, politik bir eylem olarak görülmesini istemesi sebebiyle akli dengesinin yerinde olduğuna dair karar verilmesinde ısrar etti.
Eğer Breivik verilen karara itiraz ederse, Ocak ayında yeni bir duruşma yapılacak.
Pişmanlık duymadı
Breivik'in duruşmalar boyunca yaptığı katliamı soğukkanlılıkla adım adım anlatmasının, pişmanlık duymadığına işaret ettiği kabul edildi.
'Tapınak Şövalyesi selamı'
Telegraph'ın aktardığına göre karar açıklandığında yüzünde bir gülümseme oluşan Breivik, kelepçeleri çıkarılır çıkarılmaz sağ yumruğunu kaldırıp, manifestosundaki ifadeyle, “Tapınak Şövalyesi selamı” verdi ve Hakim Wenche Elisabeth Arntzen'i ayakta dinledi.
Çokkültürlülüğe karşı kitap yazacak
Breivik, Oslo’nun dışında bulunan sıkı güvenlik önlemlerinin alındığı İla Cezaevi’ndeki tek kişilik hücreye gönderilerek bir bilgisayar, gazete ve ayrı bir egzersiz odasının bulunduğu geniş hücresinde cezasını çekecek.
Norveç'i İslam'a karşı koruduğu iddiasıyla katliam yapan Breivik'in, cezaevinde kalacağı süre boyunca çokkültürlülüğe karşı mücadelesini anlatan bir kitap yazacağı biliniyor.
