Ermeni, Katolik ve Yunan Ortodoks kiliseleri liderleri, 25 Şubat’ta Hıristiyan toplumunun haksız yere hedef haline geldiğini dile getirerek, Kudüs Belediyesi’nin vergi politikasını protesto amacıyla Kudüs’ün Kutsal Kabir Kilisesi’ni kapatma kararı almıştı. 28 Şubat’ta ise Kudüs Ortodoks Patriği 3. Teofilos yazılı bir açıklama yaparak kilisenin yeniden açıldığını bildirdi. 3. Teofilos’un açıklamasında, "İsrail Başbakanı'nın, Kudüs Belediyesinin kilise ve taşınmazlarını vergiye bağlama şeklindeki zalim planını dondurma kararı üzerine, protesto amacıyla üç gün boyunca kapatılan Kutsal Kabir Kilisesi yarın kapılarını açacak" ifadeleri yer aldı.
Geçtiğimiz hafta üç kilisenin liderleri oybirliğiyle Kudüs’ün Kutsal Kabir Kilisesi’ni kapatma kararı almıştı. İki hafta önce Kudüs Belediyesi, İsrail’in Maliye, İçişleri ve Dışişleri Bakanlıklarına, aynı zamanda Başbakanlığa, kiliselere ait ama içinde ibadethane bulunmayan 887 mülk için kiliselerden yaklaşık 187 milyon dolar vergi toplanacağını duyurdu. Belediyenin bu kararına karşı çıkan Hıristiyanlar bunun yıllardır Kudüs Belediyesi tarafından Hıristiyan toplumundan alınmaya çalışılan ‘arnonda’ adı verilen vergi olduğunu söylüyorlar.
Kamulaştırma sorunu
Özgür Avrupa Radyosu Ermenistan ayağına konuşan Kudüs Jarangavorats Okulu müfettişi Rahip Koryun Bağdasaryan, kiliselerin ilk olarak belediye tarafından dayatılan vergiyi protesto ettiğini söyledi. Bağdasaryan, aynı zamanda Knesset’te (İsrail Parlamentosu) tartışılan yasa tasarısına karşı da tepkili olduklarını açıkladı. Bu yasa tasarısına göre, kiliseler mülklerini hükümet tarafından istenmeyen, Knesset’te kurulacak olan komisyon tarafından onaylanmayan kişi veya kuruluşlara kiralarlarsa, o mülkler kamulaştırılacak.
Knesset, Kutsal Kabir Kilisesi’nin 25 Şubat’ta kapanmasının ardından yasa tasarısının oylamasını erteledi. Bağdasaryan: “Yasa tasarısının oylaması bir haftalığına ertelendi ama biz bu tasarının iptalini talep ediyoruz. Aynı şekilde belediye kararının iptalini istiyoruz. Yüzyıllar boyunca Kudüs’teki kiliseler ve manastırlar vergi ödemedi, bu gelenek devam etmeli” diye konuştu.
Kutsal Kabir Kilisesi 1990’da da İsrail hükümetinin Hıristiyanlara ait bir binaya el koymasını protesto etmek için kapatılmıştı. Kudüs Belediye Başkanı Nir Barkat, Hıristiyan kiliselerinin çok fazla mülk sahibi olup vergi ödemediğini bunun adil bir uygulama olmadığını açıklamıştı. Öte yandan Kudüs Belediyesi’nin bu kararının arkasında siyasi nedenler olduğu konuşuluyor. Hıristiyan kilise mensupları genelde Filistinlilerin çoğunlukta olduğu Batı Şeria’da yaşıyor ve bu tür uygulamaların İsrail’in Batı Şeria’daki işgaline karşı açıklamalar yapan kiliseleri ve Hıristiyanları güçsüz kılmaya yönelik olduğunu belirtiyorlar.