Başepiskopos Aram Ateşyan haftabaşında yazılı bir açıklama yaparak patrik seçimi konusunda yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Ateşya, Değabah Bekçiyan’ın geçen hafta yaptığı “patrik vekilliği makamını bırakması” talebine yanıt niteliği de taşıyan açıklamada yine bazı ‘dengeler’den bahsetti ve “Esas amacımız Patrikhane ve devletimiz arasında olası bir çelişki oluşmasına engel olmaktır” ifadesini kullandı.
Ateşyan’ın açıklaması şöyle:
“Duyuru
Cemaatimizin sevgili evlatları
Toplumsal yaşantımızda bir kez daha zorluklara göğüs germekteyiz. Ruhaniler heyetinin patriklik kaymakamı seçme sürecinde patrik seçimi fırtınasına yeni dalgalar eklendi. Cemaatimiz çıkmaz bir yola girmiştir ve bu krizin aşılması hepimizin ortak çabalarıyla mümkün olabilir. Yaklaşık dokuz yıl önce Patrik Mesrop II’nin yakalandığı onulmaz hastalıkla toplumumuzun sivil ve dini yaşamında bir kırılma yaşandı. Bu geçiş süreci sonuçta kendi özgül dengelerini de dayatabildi. Geçiş sürecini büyük çalkalanmalardan uzak tutabilmek için patrikhanemizin geleneklerine ve önceliklerine, Ermeni Apostolik Kilisesi’nin kurallarına ve devletimizin beklentilerine uygun bir denge oluşturmak zorundaydık. Şüphesiz ki bu konuda cemaat üyelerimizin olgunluğu yaşamsal öneme sahiptir.
Bu durumun zorluklarını ve geçiş sürecinin dayattığı yeni dengeler oluşturmanın risklerini her zaman göz önünde bulundurduk. 2010 yılında patrik genel vekilliği görevine getirildik. O tarihten bu yana, asla bir takdir beklemeden, bu hassas dengeleri gözeterek kilisemiz ve cemaatimizin çıkarları için her türlü fedakârlıkta bulunduk. Mevcut fiili durumu sonlandırmaya yönelik her türlü çabayı dikkate aldık ancak çekincelerimizi de daima koruduk. Hatta ‘seçim istemeyen adam’ olarak etiketlenmeyi sineye çekerek katlandık ve vekillik görevimizi sürdürdük. Üstlendiğimiz görevin sorumluluğu gereği bize yönelik yıpratma çabalarını görmezden geldik. Uzun süreli kişisel hesaplardan uzak, verili şartlarda önceliğimiz daima patrikhanemiz oldu. Mevcut durumun zorluğundan ötürü tüm bunları sizlerle paylaşmaktayız. Yoksa eski yaraları kaşımak veya haklılığımızı kanıtlamak gibi bir düşüncemiz asla yoktur.
Mevcut durumda bize yönelik beklentilerin farkındayız. Başepiskopos Karekin Bekçiyan’a karşı düşmanca bir yaklaşım içinde olmadık, aksine saygı duyuyoruz. Bütün samimiyetimle bilinmesini isterim ki yeni sorunlar üretmeye niyetimiz yok. Bizleri aşındıran bu sürecin bir an önce sona ermesini diliyoruz. Dedikodulara yol açan ‘Hovagim 1461’ vakfından istifa ettik. İkincil konuları gündemimizden çıkarıyoruz. Var olan çıkmazı aşabilmek için tekrar birlik ve dayanışma içinde olmalı, serinkanlılığı elden bırakmadan sabırlı olmalıyız. Bu kriz dönemini atlatabilmek için dirençli olmalı, Patrikhanenin gelenekleri ve öncelikleri, Ermeni Apostolik Kilisesi’nin kuralları ve aynı zamanda devletimizin beklentileri arasında çelişkiler oluşmamasına özen göstermeliyiz. Şu anda esas amacımız Patrikhane ve devletimiz arasında olası bir çelişki oluşmasına engel olmaktır. Toplumsal yaşamımızda genel bir bekleyişin hüküm sürdüğü bu günlerde hepimize düşen sorumluluk mevcut sorunların derinleşmesine engel olmaktır. Çözüm arayışlarının cemaatimizin ve kurumlarımızın etki alanından çıkmaması için duyarlı olmalıyız. Var olan dalgalanmaları yatıştırmak için birlik olmalıyız. Mevcut şartlar dahilinde Başepiskopos Karekin Bekçiyan’ın bize yönelik beklentilerinin geçerliliği görünmemekte. Üzülerek belirtmeliyim ki Köln’den yönelttiği öncelikler de aynı bakış açısıyla değerlendirilmelidir.
Umarız bu zor dönemde cemaatimizin evlatları dualarını ve dayanışmalarını bizlerden esirgemezler. Hepinizi kutsar, yüce Tanrı’nın sonsuz inayetinin yolumuzu aydınlatmasını dilerim
Başepiskopos Aram Ateşyan
Patrik Genel Vekili”