Başbakan Ahmet Davutoğlu, koalisyon görüşmelerinin ilk turunu HDP ile tamamladı. 1 saat 58 dakika süren görüşme sonrası Davutoğlu AKP Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın 7 Haziran sonrası yaptığı "AKP ile dışarıdan veya içeriden bir koalisyon asla yapmayacağız" açıklamasına ilişkin olarak değerlendirme yapan Davutoğlu, "Bugünkü görüşmede HDP'nin bu tutumunun değiştiğini gözlemledim" dedi.
Davutoğlu, Demirtaş'ın dün Habertürk canlı yayınında PKK'ya yaptığı "silah bırakma" çağrısına ilişkin olarak, "AKP'nin 13 yıllık iktidarında bölgede birçok proje hayata geçirildi. Ekonomik kalkınmalar gerçekleştirildi. Hâlâ bunlara rağmen bölgede silahlı grup bulundurmanın mantığı nedir. HDP'liere ve HDP'ye oy veren vatandaşlara bunun sorgulanması çağrısında bulunuyoruz. Eğer bu talep gündeme gelmeseydi Demirtaş "silah bırakma" açıklamasını yapmazdı" dedi. Davutoğlu, "Bu silahsızlanma öyle veya Türkiye'de gerçekleşecek" dedi.
Davutoğlu, görüşmenin faydalı geçtiğini vurguladı.
Davutoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
"Meşru güçler dışında kimse silahlı olarak barınamaz. Gelin silahlanmaya karşı tavır sergileyin. Bu HDP'nin barış için aldığı tutumu şeffaflaştıracaktır. HDP'nin 81 milletvekili ile Meclis'e girmesi Türkiye ve demokrasi adına bir kazanımdır. Silahlı grupların Türkiye'nin çeşitli illerinde dağılımı bir çelişki ifade eder."
3 ilke hakkındaki görüşlerimizi aktardık
"Demirtaş’ın açıkladığı 3 ilke üzerinden duruldu. Barış, demokrasi, adalet ilkeleri kapsamında görüşmelerimizi kendilerini aktardık. Barış söz konusu ise kimse silahla barışı tehdit edecek şekilde ülke topraklarını yer alamaz. Gelin HDP olarak bu tavrı sergileyin."
Ortak tavır belirleme zorunluluğumuz var
"Biz tek parti iktidarı olma şansı bulamadık. Ama demokrasiyi bağlılığımızı gösteriyorum ve kaç oy almış olursa olsun kimseyi dışlamadan siyasetimizi TBMM çatısı altında alıyorum. HDP’nin TBMM’ye 80 vekille girmiş olması fırsattır. Silahlı grupların Türkiye içindeki varlığı çelişki teşkil eder. Demirtaş’ın dünkü açıklamalarını da dinledim ve görüşlerimi ifade ettim. Çevredeki çatışmaların Türkiye’ye gelmesini istemiyorsak bütün bu baskılara şiddete karşı ortak tavır belirleme sorumluluğumuz var."
“Silahsızlanma gerçekleşecek”
"AKP'nin 13 yıllık iktidarında bölgede birçok proje hayata geçirildi. Ekonomik kalkınmalar gerçekleştirildi. Hala bunlara rağmen bölgede silahlı grup bulundurmanın mantığı nedir. HDP'liere ve HDP'ye oy veren vatandaşlara bunun sorgulanması çağrısında bulunuyoruz. Eğer bu talep gündeme gelmeseydi Demirtaş "silah bırakma" açıklamasını yapmazdı. HDP'ye oy veren aydınların da bunu sorgulaması gerekir. Seçim zaferini kutlarken kalaşnikof seslerinin kutlamalarda ne anlama geldiği sorgulanmalı. Bu silahsızlanma öyle veya Türkiye'de gerçekleşecek. Birlikte bunu gerçekleştirelim. Siz çağrıda bulunun ve Türkiye'de bütün silahlar teslim edilsin. Sayın Demirtaş çok güzel bir şey söyledi. 'Demokrasi arttıkça, silahların azalması sonra da sıfıra inmesi lazım' dedi. İşte bu, duymak istediğimiz ifadeler bunlar."
“Dört parti ortak deklarasyon imzalayalım”
"HDP, bütün diğer partiler, hep beraber biz dörtlü bir deklarasyonla 'Türkiye'de artık teröre, şiddete yer yoktur' buradan da bir çağrı yapayım. Böyle bir metnin altına imza atmaya hazırım. Türkiye'de demokratik mücadele içinde birbirleriyle rekabet eden partilerin liderleri olarak bizler, 'Türkiye'nin demokratik standarttın en üst düzeye çıkması için elimizden geleni yapmaya hazır olduğumuzu ama bu çabayı sürdürürken hiçbir şekilde terör, şiddet ve baskı unsuru içeren hiçbir müdahaleye de müsamahakar yaklaşmayacağımızı ve ortak tavır alacağımızı bildiririz' diye bir ortak deklarasyonda bulunalım"
