Meclis’in 25. döneminde milletvekili olarak görev alacak, Sivas Katliamı davasının takipçisi üç isimle, Zeynep Altıok, Turgut Oker ve Ali Kenanoğlu'yla, katliamın 22. yıldönümünde konuştuk. Vekiller, katliam faillerinin yanı sıra, emri vermiş ve katliamı izlemiş devlet görevlilerinin de yargılanması gerektiği görüşünde.
Madımak Katliamı’nın 22. yıldönümünde, hayatını kaybeden 35 kişinin anısına, Sivas başta olmak üzere çeşitli şehirlerde anma programları düzenleniyor. Bazıları zamanaşımı nedeniyle tahliye edilen, bazıları yıllardır bulunamayan faillerin adalet önüne çıkması ve dönemin kamu görevlilerin hesap vermesi talebi ise halen tazeliğini koruyor.
Meclis’in 25. dönemi, pek çok konuda olduğu gibi Sivas Katliamı’yla ilgili adalet mücadelesi konusunda da ilklere tekabül ediyor. 22 yıldır davayı takip eden isimler, HDP ve CHP çatısı altında mecliste görev yapacak. Onlardan birisi de Zeynep Altıok.
“Taleplerimizin daha somut karşılığı olacak”
Babası şair Metin Altıok’u katliamda kaybeden Altıok, 22 sene sonra ilk defa Sivas’a gidecek. “Her yıldönümünde hem hatırlanmak istiyorsunuz, hem hatırlamak istemiyorsunuz” diyen Altıok, milletvekillerinin desteğini de arkasına alarak Sivas’a gitmenin kendisi için önemli olduğunu vurguluyor. Meclis’teki varlığının, adalet mücadelesine nasıl bir katkısı olacağını ise şöyle anlatıyor:
“Hrant Dink’in de aralarında olduğu, öldürülmüş aydınların evlatları olarak zamanaşımı, insanlığa karşı suçlarla ilgili taleplerimizi, Meclis çatısına defalarca getirmiştik. Bu talepler, defalarca salt AKP oylarıyla reddedilmişti. Şimdi toplum bize başka bir matematik olanağı sağladı. Taleplerimizin oylamalarda daha somut adımlar için karşılığı olabileceği umudunu taşıyorum.”
Altıok, Meclis’te Madımak Katliamı davasının müdahil avukatlarından Şenal Sarıhan’la aynı dönemde görev alacak olmasının, kendisi için ayrıca anlamlı olduğunu belirtiyor.
CHP Milletvekili Sarıhan ise, konuyla ilgili ilk soru önergesini Meclis’e sundu. Sarıhan, açılan dava ve sanıkların akıbetini Adalet Bakanı Kenan İpek’e sordu. Sarıhan, haklarında gıyabi tutukluluk kararı verilmiş ve bir kısmı yurt dışında olduğu tespit edilen sanıklar hakkında ne gibi işlemler yapıldığı konusunda yeterli ve açık bir bilgi bulunmadığını belirtti. Agos’a konuşan HDP İstanbul Milletvekili Turgut Öker de aynı soruna işaret ediyor.
“Yak” diyenler taşerondur
Uzun yıllar Avrupa Alevileri Konfederasyonu Başkanı olarak görev yapan HDP Milletvekili Turgut Öker, katliamın elebaşları olan sanıklardan bazılarının Almanya ve Hollanda’da yaşadığını, Türkiye’nin bu sanıkların iadesini sadece ‘izinsiz gösteriye katılma’ suçundan talep ettiğini söylüyor.
HDP milletvekilleri olarak insanlığa karşı suçlarla ilgili bütün davaların tekrar görülmesi için tüm çabayı göstereceklerini belirten Öker, devletin içindeki bağlantılara da işaret ediyor: “Tüm duruşma süreçlerini takip ettim ve gördüm ki, bu devletin katliamı. ‘Yak’ diyenler taşerondur. Dönemin Cumhurbaşkanı’nın, Başbakanı’nın, İçişleri Bakanı’nın ve Adalet Bakanı’nın yargılanması lazım.”
Öker, Madımak Katliamı’nın Alevi toplumuna etkisini de şöyle açıklıyor: “Alevi toplumu, bugün Türkiye’de ve Avrupa’daki örgütlü varlığını, Madımak’ta şehit düşen canlarımıza borçludur. Bu katliamla devletin kendilerine nasıl baktığını somut olarak gördüler. Alevilerin kendi kökleri üzerinden var olmalarında, Madımak bir dönüm noktası olmuştur.”
“Çiller ve Ağar yargılanmalı”
Devlet görevlilerinin hesap vermesi talebini tekrarlayan HDP Milletvekili Ali Kenanoğlu, dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in vefat ettiğini, fakat dönemin Başbakanı Tansu Çiller ve dönemin İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın yargılanmasının önünün açılması gerektiğini belirtiyor. Kenanoğlu, yüzleşme komisyonlarının önemine de vurgu yapıyor: “Sadece Sivas değil, Maraş, Çorum, Roboski gibi birçok katliamla ilgili, hakikatleri araştırma ve yüzleşme komisyon kurulmalı. Biz de Meclis’te bunun için mücadele vereceğiz.”
