THOMAS DE WAAL
‘Şimdiki zaman tarihçisi’nden Ermeni-Türk ilişkileri
Kafkasya üzerine yaptığı araştırmalarla ve Karabağ çatışmasını konu alan ‘Karabağ: Barış ve Savaş süreçlerinde Ermenistan ve Azerbaycan’ kitabıyla tanınan gazeteci, yazar Thomas de Waal’ın yeni kitabı İletişim Yayınları’ndan “Büyük Felaket’ten Sonra: Soykırım’ın Gölgesinde Ermeni-Türk İlişkileri” başlığıyla çıktı. De Waal ile kitabından yola çıkarak, günümüzde Güney Kafkasya’da yaşanan gelişmeleri konuştuk.
Thomas de Waal: Rusya her şeyi yönlendirmiyor
Karabağ konusunda yıllardır çalışan ve bu konuda bir de kitabı bulunan Thomas de Waal son çatışmaları değerlendirdi. Waal ateşkesi bozmak için Azerbaycan’ın daha çok gerekçesi olduğu görüşünde.
Karabağ için üçüncü bir anlatı
Thomas De Waal’in ‘Barış ve Savaş süreçlerinde Ermenistan ve Azerbaycan’ isimli kitabı, yazar tarafından gerçekleştirilen 120’yi aşkın görüşmeye, Sovyetler Birliği Komünist Partisi (SBKP) Politbüro arşivleri gibi birincil kaynaklara ve ikincil kaynaklara dayanıyor.
‘Mühürlü Kapı’nın geleceği: Zor ama asla imkânsız değil
Hrant Dink Vakfı, 22-23 Kasım’da Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde, ‘Mühürlü Kapı: Türkiye-Ermenistan Sınırının Geleceği’ adlı bir konferans düzenledi. Türkiye ve yurtdışından siyasetçi, akademisyen, aktivist ve araştırmacılar, iki gün boyunca, sınırı, sosyal, ekonomik, tarihsel ve güncel bağlamlarıyla tartıştılar. Bu konferansın başlıca konusu olan sınırı, hem siyasi hem de toplumsal açıdan tartışan katılımcılarla konuştuk.
‘Karabağ sorununda ilk harekete geçecek ülke Türkiye olabilir’
Hrant Dink Vakfı tarafından 'Karabağ' kitabının Türkçe yayınlanması vesilesiyle konuşan Thomas De Waal, Türkiye’nin Kafkasya’ya bakmasının önemli olduğunu ve Karabağ meselesini de coğrafyayla birlikte düşünülmesi gerektiğini belirtti. Waal, Karabağ meselesinin yeniden bir çatışmaya dönüşebileceği uyarısında bulundu.
Agos'un Arşivinden: Hocalı sorumluluğu
Agos'un arşivinden bu hafta, 26 Şubat 1992'de düzenlenen Hocalı katliamı var. Rober Koptaş, 2013 yılında kaleme aldığı yazı, "Gelecek, Hocalı’nın acısını yüreğinde duyan Ermenilerle, Sumgayit’ten ötürü üzülen Azerilerin ve onlar gibilerindir" sözleriyle sonlanıyordu.