KÜLTÜR SANAT
Aras ve istos'tan yeni yıl kitap panayırı
Aras ve istos yayınevleri 15-16 Aralık'ta kitap panayırı ve söyleşiler düzenliyor.
İstanbul’da Parajanov-Sarkis rüzgarı
Ünlü yönetmen Parajanov'un kolajlardan film sahnesi taslaklarına, kostümlerden desenlere, resimlerden, mozaiklere, objelere ve fotoğraflara, çok sayıda yapıtının yer aldığı sergi 13 Aralık'ta Pera Müzesi'nde açılıyor. Sergide, Parajanov’u kendi ailesinden sayan başka bir usta sanatçının, Sarkis’in Parajanov’a dair ürettiği ve bir selamlama niteliği taşıyan yapıtları da önemli bir yer alıyor.
Hrant Dink Vakfı’nda çağdaş sanat konuşmaları
Hrant Dink Vakfı, ‘Ermenistan’da Çağdaş Sanat’ başlıklı bir konuşmalar dizisi düzenliyor.
9. İnsan Hakları Belgesel Film Günleri başlıyor
Türkiye İnsan Hakları Vakfı tarafından düzenlenen, bu yıl dokuzununcu kez gerçekleşecek İnsan Hakları Belgesel Film Günleri 5-8 Aralık arasında Fransız Kültür Merkezi’nde izleyicilerini bekliyor olacak. Bu yıl, 70. yaşını kutlayan İnsan Hakları Beyannamesi’ni odağına alan festivalde film gösterimlerinin yanı sıra bazı filmlerin yönetmenleriyle söyleşiler de yapılacak.
“Hepimizin” Ara Güler’i, “Ermeniler’in” Gomidas’ı
Peki ne oldu da Ara Güler gibi zamanında herkese dokunabilmiş, bugün onun gibi herkesin yan yana, görüş kimlik fark etmeksizin sevgiyle, övgüyle bahsedebileceği Gomidas Vartabed bu toprakların tarihinde yaşamının sonlarındaki gibi sessiz, derinlerde kaldı?
O çok sevdiği vapura bindi, gitti
“Gördükleri şeyi anlasınlar, anladıktan sonra çeksinler. Bir şeyin manası varsa çekin, yoksa çekmeyin” diyordu
“Hiçbir zaman istediğimiz kadar özgür olamıyoruz”
Bartu Küçükçağlayan’ın sesini ilk kez Büyük Ev Ablukada grubunun şarkılarını dinlerken duydum, yüzünü ise ilk olarak ‘Çoğunluk’, son olarak da ‘Kelebekler’ filminde gördüm. Oyunculuk ve müzisyenlik yapan Küçükçağlayan, şu sıralar, senaryosunu kendisinin kaleme aldığı ‘Bartu Ben’ adlı diziyle isminden sıkça söz ettiriyor. BluTV’de, her pazartesi ve perşembe yeni bölümleri yayınlanan dizide, başta sinema sektörü olmak üzere birçok alana ve kişiye eleştiriler yönelten, en çok da kendiyle dalga geçen, kendi tabiriyle bir ‘ünsüz ünlü’ olan Küçükçağlayan’la yeni dizisi vesilesiyle sohbet ettik.
Milliyetçilik ve ırkçılık eleştirisi olarak ‘Agos’un Fransızcası
Fransız yazar Valérie Manteau, geçtiğimiz hafta ‘Agos’ (Le Sillon) adlı son eseri ile, Fransa’nın en prestijli edebiyat ödüllerinden ‘Renaudot’ya layık görüldü. Hrant Dink’in izlerini ve aynı zamanda kendi ‘Agos’unu arayışını anlatan roman Fransız kamuoyunda yoğun ilgiyle karşılandı. Roman, bir Fransızın aşk hikâyesini konu alıyor. Kendisini bir anda aşkının peşinde İstanbul’da ve gündelik hayatın keşmekeşinin tam ortasında bulan yazar, sonrasında o gündelik hayatın büyük parçalarından biri olan Hrant Dink’in izlerini sürer. Dink’i ve Türkiye toplumunu keşfetmesi aynı zamanda kendini ve geldiği toplumu sorgulamasına ön ayak olur. Marsilya, Paris ve İstanbul’da yaşayan 33 yaşındaki genç yazarla Paris’te ödülü almasından kısa süre sonra görüştük. Kitabın serüvenini kendisinden dinledik.