SİNEMA
Orta Yeri Sinema'da bu hafta
Geçen cuma vizyona giren ‘Exodus: Tanrılar ve Krallar’, ‘Özgürlüğün Dansı’ ve 'Kırımlı' filmleri Orta Yeri Sinema'da.
20 yıllık bir inat hikâyesi
20 yılda Gezici Festival’in başından geçenler, memleketin havasını da anlamamıza yardım edecek cinsten. Başak Emre anlatıyor.
The Cut: Ölümle yaşam arasında
The Cut, Tanrı’ya, insanlığa ve iyiliğe inancını yitirenlere göz kırpan bir armağan gibi. İncil’deki gibi, “Gerçek hepimizi özgür kılacak” diyen bir armağan.
Fatih Akın'ın intiharı
Fatih Akın bir film yapmış ve bize göre küçücük, minicik bir adım atmış, belli belirsiz. Yetmemiş, film gösterime girdiğinde bir de attığı bu adıma bilinciyle ve sesiyle sahip çıkmış. Fatih Akın yedi yıl süren başarılı intiharını kameraya almış ve aramıza katılmış.
Türkiye ile Arasına Yastık Girdi: Müjde Ar
Köyün en cesuru, şehrin en korkağı yada kırk gecenin saf fidanı. Oyunculuğunun yakıtı, farkındalıktı. Şöhretini cisimleştirebilmişti. Bu cisimleştirme ondaki cinselliği bir arzu nesnesinden ötesine taşıdı.
Yaratılan erkekler ve kadınları
'Sivas' filminde istenilen erkek olma yolunda değişen, değişmeye zorlanan bir çocuğun; ‘Viviane Amsalem: Boşanma Davası’nda da tam da istenilen 'fıtratına' uygun olarak yetişkin olmuş erkeğin kadınların hayatına etkisini açıkça görebiliyoruz.
Fatih Akın: Bir yüküm vardı, onu izleyiciye bıraktım
Fatih Akın’ın filmi ‘The Cut’ın gala çıkışında filmin yönetmeni, sinemacılar ve oyuncular, filmle ilgili düşüncelerini Agos’la paylaştı.
Hazmı zor bir filme dair
Sinema filmi, sinematografik anlatımdaki zayıflıkla eleştirilebilir. Tuhaftır ki, ‘Kesik’ hakkında, bu noktalara değinen eleştirilere pek rastlanmıyor. Genellikle filmin ‘biz’i ne kadar kötü gösterdiği, bir başka açıdan da, yeteri kadar göstermediği konu ediliyor.
Belgeselle ‘acil çıkış’
Türkiye’nin ilk ve en uzun ömürlü belgesel film festivali olan, Uluslararası 1001 Belgesel Film Festivali’nin bu yılki teması ‘Acil Çıkış’. Festival, 1-7 Aralık tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleşecek. Beşiktaş Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşecek olan Festival’de, 20 ülkeden 54 film sinemaseverle buluşacak.
Ermenilerin Ararat’la ilişkisi Kudüs’e vizeyle girmeye benziyor
Adar Baran Değer, ‘Annemin Şarkısı’, ‘Küçük Kara Balıklar’ ve çeşitli kısa filmlerde çalışmış, henüz 21 yaşında, genç bir sinemacı. İlk filmi ‘Ararat’ta, dağın zirvesine kadar çıkıp, belki de Nuh’un, bir zamanlar, hayatta kalabildiğine sevinerek dans etmiş olduğu topraklara ayak bastı ve onunla birlikte bu dağa tırmananların öyküsünü aktardı.