Bu zamana kadar dizilerin esas kızlarından, kötü kızlarından, esas oğlanlarından konuştuk. Peki ya öpülünce kurbağaya dönen prensleri?
ESRA GEDİK
Esas oğlanın yanında onun karanlık tarafı, dizilerdeki fettan kadına karşılık, kötü ama “hala” prens olan erkek karakterler, bu zamana kadar onlardan hiç konuşmadık, onların six pack’lerinden bahsetmiş olsak bile. Günümüzde akıllarda kalan üç fettan erkek karakterden bahsetmek istiyorum (tabi ki daha çoklar ama benim aklıma gelen üçlü bu): Orkun(ç)-Medcezir, Güney-Kuzey Güney, Ertan-Kaçak.
Bu yazıya konu olan karakterler esas kızımız doğru yolu bulmadan önce gözünü ilk açtığı, ilk sevdiği, ilk öptüğü, gelecek hayali kurduğu ikinci esas oğlanlardır. Esas oğlan ne ise bu karakterler onun karşıtıdır, belki de karanlık taraflarıdır. Nasıl esas oğlanları, esas kızların aşkı kurtarır ya da hayata bağlarsa, bu karanlık prensleri de esas kızların onlara layık görmediği aşkları ve bunun üzerine kurulu intikam planları hayatta tutar. Esas oğlan delikanlı ise bu erkekler ikiyüzlüdür, tembel, duyarsız ve berbatlardır. Ancak saf kız-fettan kız ayrımından farklı olarak bu karakterleri fettan diye tanımlamak naif kalır çünkü fettan kadının fettanlığı kadınsı, iken yani duyguları ile hareket ederken; bu erkek karakterler zekidirler. Ne de olsa erkektirler ve kadınlardan farklı olarak kötü de olsalar rasyonel resmedilirler.
Orkun(ç): Asabiyeti Hep Sevdiğinden
The O.C. dizisinden en sonunda başarı ile uyarlanabilen Medcezir dizisinin korkunç karakteridir Orkun. Mira ve Yaman aşkından önce Mira’nın beraber olduğu erkektir. Orkun eğitimli ve zengindir. İlk bakışta efendi, saygılı görünse de perdeler kapanınca Mira ile ilişkisi şekil değiştirir. Mira evlenilecek kadındır; öpülebilse de dokunulmaz. Öte yandan Hale eğlenilecek kadındır, yapılabileceklerin sınırı yoktur.
Orkun gibi karakterlerin ortak noktası ise hepsinin anneleri ile gönülden bağlı ilişkileridir. Bir anlamda Freud’un Oedipus kompleksinin yansımalarıdır. Orkun’un kötülüklerinin ve ahlaksızlığının sınırı yoktur, çünkü baba terbiyesi almadığı gibi baba otoritesine göz koymuştur. Babasından sadece ekonomik olarak yararlanır ve kendini bırakıp fakir ama gururlu esas oğlana giden kadın ile hayatlarını mahvetmek için elinden geleni yapar. Yaman için kadının namusu, aile onuru, içinde yaşadığı toplum önemli iken; Orkun şehvetlidir, sadece kendisini düşünür ve toplumun çöküşüne sebep olabilir. Yaman Mira’ya doğru yolu gösterirken, Orkun yoldan çıkarır. Yaman fakirse, Orkun zengindir ve Yeşilçam’dan beri zenginlerin dünyasında kötülük de ahlaksızlık da diz boyudur. Mira ile Yaman’a vaat edilen mutlu sona ulaşmaları için bir testtir Orkun.
Güney: Kardeş kardeşe kıyar mı?
Habil ve Kabil hikâyesinin güncel versiyonlarında çokça karşımıza çıkar bu karakterler. Habil’in haklılığını kanıtlayabilen daha başka bir unsur yoktur Kabil’in kötülüğünden ve bencilliğinden başka. İki erkek kardeş ve bir kadın.. Dizideki Cemre’nin düştüğü ilk erkektir Güney. Onu gerçekten çok sever, onunla bir gelecek hayali kurar. Ancak Güney hırsın sözlükteki karşılığı gibidir ve hırsı ile başarıya ulaşma planlarında sadece kendisine yer vardır. Bu uğurda kendi işlediği bir suç için kardeşi Kuzey’in hapis yatmasına bile göz yummuştur. Güney annesinin gözdesidir. Bu nedenle annesi Kuzey’in suçu kabullenmesine ses çıkarmaz. Öte yandan babaları asabi ve hem kendilerine hem annelerine şiddet uygulayan bir babadır. Ne Güney ile ne de Kuzey ile iletişimi yoktur. Tek gösterebildiği duygusu öfkesidir
Kuzey ve Güney’in hikâyesi iyi ile kötünün mücadelesi gibidir. Dizi boyunca Kuzey karakteri bize kardeş olmak ne demektir, insanlar kardeşleri için neler yapabilir, feda edebilir onu gösterirken; Güney, Kabil’in hikâyesini hatırlatır ve bizi ders almaya çağırır. Orkun aşk için köüleşirken, Güney bencildir ve kendisi için kötüdür. Kuzey’in hırsı kendisi ve ailesi için daha iyisine ulaşmak iken, Güney için hırs kendisi için en iyiye ulaşmaktır. Kuzey bize aza kanaat edenin, sabredenin, kötülüğe karşı direnen ama isyan etmeyenin, kurallara uyanın her zaman kazanacağını ve esas kızı kapacağını gösterir. Öte yandan, Güney bize elindeki ile yetinmeyip, gözü hep bir adım ötede olanın, kendi hakkı olduğunu düşündüğü şeylere ulaşmak için var olan kuralları yıkan ve yeni kurallar yazanın burnunun pislikten çıkmayacağının göstergesidir. Güney, ezilmeyi ret edip mücadele eden kişi olsa gönüllerimizin kahramanı olacakken, ezilmeyi ret edip ezen kişi konumuna geçmesi, ezilmeye ses çıkarmayan ama yine de mutlu olan Kuzey’i kahramanlaştırmamıza neden olur.
Ertan: Kötülük Hayatın Enerji Kaynağıdır
Eğer bu üç karakter arasında kötülük sıralaması yapacak olursak Ertan en kötü olarak listenin başında yer alır. 'Kaçak' dizisinin Ertan karakteri “kötü olunmaz kötü doğulur”un kanıtı gibidir. Kötü olmak için ne aşka, ne hırsa ihtiyacı vardır. Ertan karakteri bize gücün, sorgulanamaz ve hesap vermeyen otoritenin neler yapabileceğini gösterir. Etrafında ittifaklar kurar ama güven üzerine değil çıkar üzerine.
Diğer karakterlerde olduğu gibi dizideki kadın karakterler önce Ertan’a güvenir ve hatta onunla evlenirler. Kadınlara bakış açısı günümüz kadın açısından farklı değildir: 'evimin kadını çocuğumun anası olabilirler ama cinsellik erkeğin hakkı, kadının tabusudur. Cinselliğini özgürce yaşayan kadınlar da sadece eğlenebileceğim kadınlardır. Her iki kadın da gerekirse benden şiddet görebilir çünkü onların eğitilmeye ihtiyaçları vardır, doğru yolu bulmaları için gerekirse şiddet şarttır.' Aslında Ertan bu hayatta karşı mücadele ettiğimiz ne varsa biraz da odur. Ertan günümüz eril sistemi hatırlatır biraz da. Ekonomik olarak da güçlüdür. Şiddet uygulama gücüne de sahiptir. Ataerkinin, eril şiddetin vücut bulmuş halidir Ertan.
Sonuç olarak Batman’in Joker’e ihtiyacı olduğu gibi dizilerde esas oğlanların da bu erkek karakterlere ihtiyacı vardır, kahramanlaşmaları için, esas kızın gözünü açabilmek için, sabırlarının karşılığını almak için... Öte yandan bu karakterler aracılığı ile bize neyin kötü olduğu hatırlatılır: arzu etmek, hırs yapmak, isyan etmek, sorgulamak, kendi bildiğin yolda kendi bildiğin şekilde yürümek. Bu kavramlar yan yana geldiğinde pek de ders alabileceğimiz kavramlar olmazken, dizilerdeki bu karakterlerin kötülüğü ile birleşince bize olmamamız gereken kişiyi resmederler. Olmamız gereken kişiler esas oğlan ve esas kızın karakterinde saklıdır zaten: sabretmek, elindeki ile razı olmak, isyan etmemek.