Tasarımcılarla yaptığımız söyleşilere bu hafta, abiye şapkalar tasarlayıp üreten Ayda Canlı’yla devam ediyoruz. Canlı’nın atölyesine girdiğimde, beni birbirinden renkli, eski ve yeni, iki binden fazla şapka karşıladı. Müşteri portföyünde birçok ünlü ismin yer aldığı Ayda Hanım’la, geçmişten bugüne şapka kültürü üzerine konuştuk.
Fotoğraf: BERGE ARABIAN
KARİN BAL
karinbal89@gmail.com
Şapkalar, geçmişte olduğu kadar günümüze de moda dünyasının vazgeçilmez aksesuarları arasında yer alıyor. Kıyafetin en önemli tamamlayıcısı olarak ihtişamını koruyan şapka modası, şekil değiştirerek zenginleşiyor. Tasarımcılarla yaptığımız söyleşilere bu hafta, abiye şapkalar tasarlayıp üreten Ayda Canlı’yla devam ediyoruz. Canlı’nın atölyesine girdiğimde, beni birbirinden renkli, eski ve yeni, iki binden fazla şapka karşıladı. Müşteri portföyünde birçok ünlü ismin yer aldığı Ayda Hanım’la, geçmişten bugüne şapka kültürü üzerine konuştuk.
-
Şapkacılığa nasıl başladınız?
Anneannem ve annem, memleketimiz Tokat’ın Çiftlik köyünün en iyi terzileriydi. Köydeki herkesin dikiş işlerini yaparlardı. Dikişle iç içe büyüdüm, henüz yedi yaşındayken mesleği öğrenmeye başladım. Kendime ilk tayyörümü diktiğimde 15 yaşındaydım. İstanbul’a geldiğimde okula Joğovaran’da devam ettim. Anneannem ve annemden öğrendiğim dikişi hiç bırakmadım. ‘Haute couture’ kadın giyimi üzerine çalışmalar yaptım ve dikişte ilerledim. 30 yaşına geldiğimde stilistlik ve modelistlik dersleri alarak bu alanda kendimi geliştirdim. Dikişe uzun yıllar emek verdikten sonra şapkacılığa başladım. Pangaltı Caddesi’ndeki Muratoğlu Pasajı’nda faaliyet gösteren gelinlik ve şapka atölyesini, ortağım felç olduktan sonra ben devraldım. Daha sonra şapkacılık alanında kendimi yetiştirerek sadece şapkacılık yapmaya başladım. Avrupa’da düzenlenen fuarları geziyorum. Özellikle Paris’teki yeni modelleri takip ediyorum ve modaya uygun, güncel modeller tasarlıyorum.
-
Şapkanın giyimde nasıl bir yeri var?
Şapka bana göre insanlara ayrıcalık katıyor, onları özel kılıyor. Şapka, kıyafeti tamamlıyor. Kişi şapka kullanarak, katıldığı etkinlikte dikkat çekiyor. Museviler, sünnet, 13 yaş ve düğün gibi önemli günlerinde mutlaka şapka takıyorlar. Davete, davet sahibini onere etmek için şapkayla gidiyorlar. Zaten müşterilerimin yüzde 70’ini Museviler oluşturuyor. Ermeniler, nikâh, düğün ve cenaze törenlerinde şapka kullanıyorlar. Düğünlerde daha çok sağdıçlar ve düğün sahipleri şapka kullanıyor; bence doğrusu herkesin takması. Ayrıca, tesettürlü kadınların baş ölçülerine göre, özel boneler yapıyorum.
-
Şapkanın yapım aşamaları neler?
Eğer birine ilk defa şapka yapılacaksa, kalıp provası yapıp baş ölçüsünü alırım. ‘Kahting’ denen, hasıra benzer, istenen renge boyanabilen kumaşla prova alırım. Sonra seçilen modele göre, kumaşla kaplama, gren, kürk, voile (şapkada kullanılan özel bir tül çeşidi) fiyonk ve renkli tüyler kullanarak şapkanın süslemesi yapılıp son hali veriliyor. Kullandığım malzemelerin tamamını yurtdışından getirtiyorum.
-
Sattığınız veya kiraladığınız şapkaları siz mi tasarlıyorsunuz?
Tasarladığım şapka modelleri elbette var ama genelde müşteriler modelle geliyorlar. Son yıllarda en çok, Cambridge Düşesi Kate Middleton’ın taktığı şapkalar talep görüyor. Artık eskisi gibi büyük şapkalar tercih edilmiyor, klasik şapka kültürü yok oldu gibi bir şey. Küçük kep modelleri daha revaçta olsa da, bana göre gerçek şapka büyük olandır.
-
El yapımı şapkalar tarihe mi karışıyor?
El işçiliği her zaman değerli, tarihe karışmaz. Ama değerini bilenler azalıyor. El yapımı şapka fabrikasyona göre daha değerli, çünkü çok emek var üzerinde. Daha çok özen gösteriyorsun. Şu an İstanbul’da elle üretim yapan iki atölye var. En ünlü şapkacı Madam Mari’ydi, vefat etti. Şapkacı Katya çalışmaya devam ediyor. Çin’den uygun fiyata çok fazla baş aksesuarı ve şapka geliyor. Bu, el yapımı şapkaya olan ilginin azalmasının en büyük nedeni. Çin bizi de bitirdi.
-
Şapkanın modeli ve rengi neye göre seçiliyor?
Şapkanın kıyafetle aynı renk olma zorunluluğu var. Kıyafetten farklı bir renkte kullanıldığında hoş durmuyor. Ayakkabı ve çantayla uyumlu olmasa da, o derece abes durmuyor, çünkü ilkin şapkaya ve kıyafete bakılıyor. Eskiden insanlar daha sade giyinirlerdi. Kıyafetlerde genellikle siyah, lacivert ve gri gibi koyu renkler tercih edilirdi. Günümüzde ise renkler daha cesur kullanılıyor. Bu renklilik doğal olarak şapka dünyasına da yansıdı. Artık her renkte şapkalara rastlamak mümkün.