İsviçre'de göçmenlere kota getirilmesini öngören yasa teklifi için Pazar günü yapılan referandumla sonuçlandı ve İsviçre, çok küçük bir farkla da olsa, ülkeye gelecek göçmenlere kota uygulanmasını kabul etti. Referandumdan yüzde 50,3 evet çıkarken, üç kantonda da çoğunluk, ‘evet’ dedi.
EMRE CAN DAĞLIOĞLU
misakmanusyan@gmail.com
İsviçre'de göçmenlere kota getirilmesini öngören yasa teklifi için Pazar günü yapılan referandumla sonuçlandı ve İsviçre, çok küçük bir farkla da olsa, ülkeye gelecek göçmenlere kota uygulanmasını kabul etti. Referandumdan yüzde 50,3 evet çıkarken, üç kantonda da çoğunluk, ‘evet’ dedi.
İsviçre, Avrupa Birliği’ne üye olmasa da, 1999 yılında imzaladığı serbest dolaşım anlaşmasıyla, Avrupa Birliği (AB) vatandaşları herhangi bir kısıtlama olmadan ülkeye seyahat edebiliyordu. AB üyesi olmayan ülkelerin vatandaşlarının da kısıtlı sayıda da olsa, serbest dolaşımına izin veriliyordu. Referandumla birlikte göçmenlere uygulanacak kotanın yasalaşmasıyla bu durumun tehlikeye gireceği söyleniyor. Çünkü İsviçre ile AB arasında serbest dolaşım anlaşmasını da içeren tek bir bağlayıcı anlaşma paketi bulunuyor ve taraflardan birinin, bu paketten herhangi birini geri çekmesi halinde, diğerleri de geçerliliğini yitiriyor. Buna göre, İsviçre'nin 500 milyonluk Avrupa iç pazarına serbest giriş hakkını da kaybetmesi gündeme gelecek.
2009 yılında ülkede minare yapımının referandumla yasaklanmasını sağlayan İsviçre Halk Partisi'nin “Kitlesel Göçe Karşı İnisiyatif” adlı girişimiyle gündeme gelen referandum, göçmenlerin sayısını sınırlayacak ve bir göçmen kotası getirecek. Yasayı öneren İsviçre Halk Partisi Başkanı Toni Brunner nedenini şöyle açıklıyor: “Çok fazla göç alıyoruz. Bu girişimle birlikte İsviçre kendini yönetme, kendi ölçülerine göre sınırlama ve iş piyasasına göre seçme yeterliliğine yeniden kavuşacak.” Partinin başkan yardımcısı Christoph Blocher, ülkenin tüm sorunlarının ülkenin kalabalığından kaynaklandığını belirtiyor. Zira referandumun da, ülkede yükselen ‘seçkin Alpin kültürü’nün zedelendiği, kiraların ve suç oranının arttığı ve ulaşımın kalabalıklaştığına dair şikâyetlerin yansıması olduğu düşünülüyor.
Referanduma karşı olan İsviçre Sosyal Demokrat Partisi'nden milletvekili Andreas Gross ise, “İsviçre'de sayısı çok fazla olan, ırkçılardır. Birçok İsviçrelinin endişeleri var ama durumları iyileştikçe de endişeleri artıyor. Hiç olmadığımız kadar iyi durumdayız ve bunu burada çalışan insanlara borçluyuz” diyor.
İsviçre, her yıl yaklaşık 70 bin göç alıyor. Nüfusu 8 milyon civarında olan ülkenin %23’ü İsviçreli değil. Bu oranla, İsviçre Avrupa’nın Lüksemburg’tan sonra en çok yabancı nüfusa sahip ülkesi. İsviçre’ye en çok göç veren ülkelerse, Almanya, İtalya, Fransa ve Portekiz.