‘İslamlaşan Ortadoğu’da Hıristiyanlar Batı’yla pazarlığın konusu haline geldi’

Arzu Yılmaz, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi’nde ‘Irak Kürdistanı’ndaki Kürt mültecileri’ üzerine doktora tezi yazıyor. Yılmaz tezi için gerçekleştirdiği saha çalışması dolayısıyla 2010-2013 arasında Irak Kürdistanı’nda yaşadı. Yılmaz’la yeniden yapılanan Kürt siyasi hareketini, önceliklerini ve Hıristiyanlara bakış açısını konuştuk.

MARAL DİNK
maraldink@agos.com.tr

Arzu Yılmaz, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi’nde ‘Irak Kürdistanı’ndaki Kürt mültecileri’ üzerine doktora tezi yazıyor. Yılmaz tezi için gerçekleştirdiği saha çalışması dolayısıyla 2010-2013 arasında Irak Kürdistanı’nda yaşadı. Agos yazarı Baskın Oran, geçen hafta Radikal’de yayımlanan ‘Öcalan’ın Agos’a mektubu üzerine’ başlıklı yazısında, Kürt siyasetindeki Ermeni ve Hıristiyan algısı hakkında değerlendirme yaparken Arzu Yılmaz’ın iki hafta önce Radikal 2’de yayımlanan bir yazısına referans verdi. Biz de Yılmaz’la yeniden yapılanan Kürt siyasi hareketini, önceliklerini ve Hıristiyanlara bakış açısını konuştuk.

  • Abdullah Öcalan’ın, mektubunda Bese Hozat’ın ‘Ermeni, Rum lobileri’ söylemine karşı çıkmaması, Kürt siyasetinin Ermenilere ve gayrimüslimlere bakışıyla ilgili size ne anlatıyor?

Birincisi, Ortadoğu bir İslam coğrafyası olarak şekilleniyor. O yüzden bölgenin otonkton halkları Hıristiyanlar, bu büyük tablo içerisinde geçmişin nostaljik unsurları olarak görülüyor. PKK, artık Türkiye’nin muhalefet gücü olarak değil, Kürdistan’ın iktidar gücü olarak kendisini yapılandırıyor. Kürt siyasi hareketinin önceliği Kürdistan’da iktidarlaşmak. Bugünkü Ortadoğu gerçeğinde, iktidarlaşma bir İslamlaşma dalgasına işaret ediyor. Kürt toplumu da dindar bir toplum.

PKK, dindar toplumun hassasiyetlerini gözetmek durumunda olduğunu düşünüyor. Öcalan’ın, İmralı sürecinde yaptığı en önemli önerilerden biri Demokratik İslam Kongresi’nin toplanması. Bunlar, PKK’nin Kürdistan’da iktidara namzet olarak, söylemini yeniden kurma çabalarının bir izdüşümü.

İkincisi, Lozan Antlaşması’nın, Kürtlerin gayrimüslimlerle ilgili algısında çok önemli bir rolü var. Kürtlere göre Lozan, Batı emperyalizminin ürünü. Kürtler, niye Batı bunu bana reva gördü sorusuna cevaplarını, kendi hafızaları içerisinde, Hıristiyan olanla tecrübeleri üzerinden kuruyorlar. Selahattin Eyyübi, Haçlı seferlerinde Hıristiyanları kovdu. Bedirhan, Süryanilere  ve Asurilere katliam yaptı. Hamidiye Alayları’nın Ermeni katliamlarındaki rolü ortada. Kürtlerde, Hıristiyan kimliğini Batı emperyalizmiyle özdeşleştirdiği için, Hıristiyanları düşman olarak görme algısı pekişiyor. İslamlaşan Ortadoğu coğrafyasında, bu toprakların otonkton halkları olan Hıristiyanlar, Batı ile pazarlığın konusu haline geldi.

  • Radikal 2’de iki hafta önce yayımlanan yazınızda, Lozan’ın aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’ni kurduğunu ve Kürtlerin bugünkü söylemlerinde bundan bahsetmediklerini söylüyorsunuz. Bunun nedeni ne?

Türk, Kürt’ün ötekisi değildir. Kürtler, Batı emperyalizmiyle işbirliği yapan yerelleri düşman olarak görüyor. Öcalan, Newroz konuşmasında Lozan’a hiç atıf yapmaz. Çanakkale’yi, Misak-ı Milli’yi söyler çünkü orada Batı’ya karşı birlikte savaşıldı. Ama Lozan’a değinmez. Lozan’da Türkler Batıyla uzlaşıyor. Kürtler ise dörde bölünüyor. Öte yandan, Rojava’nın Cenevre-2 görüşmelerine davet edilmemesi de Batı’nın Kürt algısında bir değişim olmadığını gösteriyor. Bu da Kürt hareketinin Batı’ya karşı tavrının değişmesini imkânsızlaştırıyor.

  • Öcalan'ın Ermeni soykırımıyla yüzleşme çağrısını, Türkiye'deki diğer siyasi aktörlerin ağzından duymadığımızı düşünürsek, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Öcalan’ın mektubundan beklenen Bese Hozat’ın sözlerine bir düzeltmeydi. Bu gerçekleşmedi. Ancak Öcalan’ın Ermeni soykırımını telaffuz etmesi değerli. Kürtler, Ermenilerin yaşadığı acının matemini sessizce çeken bir halk. Bu topraklarda kalan insanlar olarak, bize aktarılanlardan biliyoruz ki, o matemdeki samimiyet gerçek. Öcalan’ın soykırım söyleminin bir başka değeri de 2015 yaklaşırken Türkiye’nin bu konuda nasıl tavır alacağına ilişkin bir ipucu taşıması.

  • AKP-Cemaat çatışmasında, Kürt siyasi hareketinin, barış sürecinin korunması kaygısıyla AKP'den yana taraf olduğu saptamasına katılıyor musunuz?

Kürt hareketinin kendi eyleminin ve sözünün öznesi olduğunu düşünüyorum. Kürt hareketi olgunlaşmış bir hareket. Söylem ve eyleminin öznesinin AKP olduğunu iddia etmenin güncel politika açısından bir karşılığı olabilir, ancak Kürt hareketinin gerçekliği içerisinde karşılığı yok. 2015’te olabilecekler göz önünde tutularak AKP’ye “biz sizin yanınızda yer alacağız” mesajı veriliyor olabilir ama böyle bir stratejik hamleyi tercih etmişse, bu kararın öznesi hareketin kendisidir. Arkasındaki motivasyon ise Kürdistan’da iktidar olmak olabilir.

Kürdistan milliyetçiliği azınlıklar için tehdit değil

 

  • Kürt siyasi hareketi iktidar gücü olarak şekillenirken, Kürt milliyetçiliği nasıl yapılanıyor?

Kürdistan coğrafyasında açığa çıkmış bir bilinç var. Bunu, Kürdistan milliyetçiliği diye tanımlıyorum. Kürdistan’da Kürt olarak yaşamaktan mağdur olmuş, bu mağduriyetin karşılığında bedel ödemek zorunda kalmış bir kitlenin ulaştığı sınırlar üzerinden şekillenen bir milliyetçilik tarzı bu. Mesela KDP ve PKK Kürdistan’da iktidara namzet iki güç olarak iki rakip ancak eskiden olduğu gibi iki düşman değiller. İmralı sürecinin en önemli aktörlerinden biri Barzani önderliğindeki KDP’dir. PKK, KDP’yi bir siyasi rakip olarak alkışlamasa da karşı çıkmıyor.

  • Yeni yapılanan Kürt milliyetçiliğinin Kürdistan coğrafyasında yaşayan azınlıklara etkisi nasıl olur?

Rojava ya da Irak Kürdistanı üzerinden konuşulduğunda, Barzani, Avrupa’nın başkentlerinde hüsnü kabul görmelerinin sebebini bölgedeki Hıristiyanlara sağladıkları şartlara ve ayrıcalıklara bağlar. Kürtler, Suriye görüşmelerinde İstanbul’da beceremediklerini PYD ile Rojava’da başardılar. İstanbul’da İslamın Sünni tonu öne çıktı. PYD ise Rojava’da farklı etnik ve dini grupların birlikte yaşadığı seküler bir yapı kurabildi. Kürdistan milliyetçiliğinin, bölgedeki gayrimüslim azınlıklar için bir tehdit oluşturduğunu düşünmüyorum. Ancak bu durum, Kürt hareketinin gayrimüslimleri Batı üzerinden algılamasını değiştirmiyor. 

Kategoriler

Güncel Gündem

Etiketler

lobi arzu yılmaz