Başbakan Erdoğan, “Tutukluluk süresi 7,5 yıla indirilmişti, dün bunu 5 yıla indirme kararı aldık” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Tutukluluk süresi daha önce biliyorsunuz 10 yıldan 7,5 yıla indirilmişti. Biz dün yaptığımız bu çalışmayla, bunu 5 yıla indirme kararı verdik ve şimdi bunu 5 yıla indiriyoruz. Meclis’ten de bunun çıkmasıyla, öyle zannediyorum ki; herhalde yüzlerce, binlerce insan bundan istifade edecek” dedi.
“Dün Dolmabahçe’de Demokratikleşme Paketi konusunda bir görüşmeniz vardı. Paketin içeriğine ilişkin bir değerlendirme alabilir miyiz?” sorusuna cevaben Erdoğan, dün paketle ilgili yaptıkları çalışmayı derinlemesine ele aldıklarını dile getirdi.
Erdoğan, daha önce yaptıkları çalışmanın idari boyutuyla çözüldüğünü, halledildiğini, bu konuda adımları attıklarını kaydederek, yasal sürece yönelik bunu parlamentoya gönderdiklerini aktardı.
Bunların yanı sıra 3 paketleri daha olduğunu bildiren Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bunlardan bir tanesi Adalet Bakanlığı ile alakalı. Bir diğeri İçişleri Bakanlığı ile bir diğeri de şeffaflaşmayla alakalı. Biz bu süreçte büyük ihtimalle Adalet ve İçişleri ile ilgili olanları yetiştirmenin gayreti içerisinde bulunacağız. Biliyorsunuz Özel Yetkili Mahkemeleri süratle kaldırmanın gayreti içerisindeyiz. Onu bu arada kaldırmak için yoğun bir çalışmayı gerçekleştireceğiz. TMK ile alakalı olarak orada yeni bir düzenlemeye gidiyoruz. Bunları Ceza Kanunu kapsamı içerisine alacağız. Burada öyle zannediyorum ki; en hayati, önemli olan şu olacaktır. Tutukluluk süresi daha önce biliyorsunuz 10 yıldan 7,5 yıla indirilmişti. Biz dün yaptığımız bu çalışmayla bunu 5 yıla indirme kararı verdik ve şimdi bunu 5 yıla indiriyoruz. Meclis’ten de bunun çıkmasıyla, öyle zannediyorum ki; herhalde yüzlerce, binlerce insan bundan istifade edecek.”
‘Gerekirse adli kolluk kurumu oluştururuz’
Erdoğan, bu arada önemli olan bir adımın da adli kolluk meselesi olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:
“Adli kollukta artık herhangi bir savcı istediği gibi ki yaptıkları zaten kanunsuzdu. Yani, ‘sen sen sen’ emniyetten bazı polisleri toplayıp bunları hemen adli kolluk gibi görevlendirip, ‘Hadi git şurayı bas, şunları topla gel’... Böyle bir şey olamaz. Hiçbir üstün astından haberi yok. Ne emniyet müdürünün, ne valinin haberi var. Kalkıp bu tür adımların atılması şimdi ortadan kalkıyor.
Bunun için bir geçiş süreci var. Bu geçiş sürecinde bir defa bu iş, valinin emir-komutasında olacak veya emniyet müdürünün emir komutasında olacak. Yani yazılı olarak oraya gönderilecek ve oradan bu iş yönetilecek. Valinin, emniyet müdürünün haberi olmadan adli kolluk görevi asla verilemez. Böyle bir şey yapılamaz. Kaldı ki dünyanın birçok yerinde zaten adli kolluk müessesi de yok. Böyle bir şey yok. Oluşturulur. Şimdi biz Avrupa Birliği’nin de böyle bir talebi sebebiyle şöyle bir çalışmayı da düşündük. Dedik ki; ‘Adli kolluk gerekirse kurumu oluştururuz.’ Yani bir Adli Kolluk Kurumu kurarız, bu İçişleri Bakanlığı’na veya tamamıyla Adalet Bakanlığı’na bağlı olur ve bunun bir başı olur. Bunun görevi sadece adli kolluktur. Başka hiçbir şeyle de ilgili olmaz. 81 vilayetin bu tür bir adli kolluğu olabilir. Bunun üzerinde arkadaşlarımızla bir çalışma yaptık. Bu çalışma olgunlaştırılacak. Eğer buna karar verirsek bununla ilgili bir personel alımı yapacağız ve bu geçiş sürecinin arkasından da ona bir yürürlük tarihi vereceğiz. Daha sonra da onu inşallah devreye sokmuş olacağız.”
AA