TBMM Başkanı Cemil Çiçek, “HDP’li 4 milletvekilinin açlık grevine başlaması” ile ilgili olarak, “Meclisler konuşulan, müzakere yapılan yerlerdir, eylem yerleri değildir. Eğer Meclis eylem mekânı haline gelirse, korkarım hepimizin ileride sıkıntı ile karşılaşacağı durumlar olur” dedi.
TBMM’de gazetecilerin sorularını cevaplandıran Cemil Çiçek, “AK Parti İstanbul Milletvekili Hakan Şükür istifa etti, bu sabah da 3 bakanın oğlunun da aralarında bulunduğu bazı kişiler gözaltına alındı. Değerlendirmenizi alabilir miyim?” şeklindeki bir soru üzerine, “Emniyetin yaptığı operasyonu bilmiyorum. Çünkü savcılığın denetiminde yürütülen bir iştir, adli bir konudur ve soruşturma da gizlidir, o konuda bir bilgim yok. Sayın Şükür’ün istifası ise şahsi bir tasarrufudur, o konuda da bir değerlendirme yapmam uygun olmaz. Ne oluyorsa hayırlısı olsun, onu temenni ederim” dedi.
24. Dönem Parlamentosu çalışmaya başladığı günden bu yana siyasi konular arasında tutuklu milletvekilleri meselesinin de gündeme geldiğini belirten Çiçek, şöyle konuştu:
“Aradan geçen 2,5 seneyi aşkın bir süreden beri, bu konuda çok açıklamalar yaptık. Belki sorunun çözümü bakımından kullanılabilecek, değerlendirme imkânı olabilecek yasalar çıkardık, adli kontrol gibi. Bütün bunlara rağmen hala gündemimizde, ‘tutuklu milletvekili’ olarak ifade edilecek bir sorun varlığını sürdürmeye devam ediyor. Artık geldiğimiz noktada, tutuklu milletvekilleri sözü de bu sorunu tam olarak ifade etmiyor. Çünkü tutuklu milletvekilleri, hüküm özlü milletvekilleri var serbest bırakılmış, mahkûmiyeti kesinleşmiş milletvekili var. Dolayısıyla sorun daha da karmaşık hale geldi ama bu hepimiz bu konularda açıklama yapmaya devam ediyoruz.
En son Anayasa Mahkemesi’nin ferdi başvuru hakkı sonucu verdiği karar, belki bir çıkış yolu olabilir diye düşündük, o kararı önemsedim ve şahsen de benimsedim. Ama geldiğimiz nokta itibariyle maalesef o karar da bugün itibariyle sorunu çözmeye yetmediği gözüküyor. Aslında siyaset kurumu olarak biz kural koyan bir Meclis’iz. Türkiye’nin bu tutuklu milletvekilleri olarak ifade edilen sorundan kurtulmayı mümkün kılacak Anayasal değişikliğe ihtiyaç var. Bunu daha önce de söyledim. Anayasa’nın 14-76-83-86. maddelerinin bu sıkıntıları bir daha yaşamayalım diye, bir an evvel değişmesi lazım. Ama o konuda da maalesef bir görüş birliği halen çıkmadı. Uzlaşma Komisyonu’nda uzlaşılan 60 madde içerisinde maalesef bu maddeler yok. Anayasa’da yanlış kurallar olduğu sürece, problemleri çözmede doğru bir yöntem bulmakta ciddi zorluk var, bugün de bu sorunla karşı karşıyayız. Ümit ederiz bütün bunları ortadan kaldıracak ortak bir çaba gösterilir.”
Tutuklu ise bu bir hak ihlalidir
TBMM Başkanı Çiçek, “Anayasa Mahkemesi kararının ardından CHP’li Mustafa Balbay tahliye oldu ancak BDP’li milletvekilleri tahliye olmadı. Bunu nasıl görmek lazım?” sorusu üzerine ise “Gerekçeyi tam olarak bilmiyorum ama basına çıkan şekliyle deniliyor ki (Bu emsal olmaz, çünkü kendileri başvurmadı. Ferdi başvuruda kim başvurduysa karar onunla ilgili sonuç doğurur, başkaları ile ilgili sonuç doğurmaz.)” dedi.
HDP’li milletvekillerinin açlık grevi
Cemil Çiçek, HDP’li 4 milletvekilinin açlık grevine başlama kararının hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:
“Her münferit olayla ilgili bir açıklama yapmam doğru değil. Meclisler konuşulan, müzakere yapılan yerlerdir, eylem yerleri değildir. Eğer Meclis eylem mekânı haline gelirse, korkarım hepimizin ileride sıkıntı ile karşılaşacağı durumlar olur. Bir farkındalık oluşturmak, ‘Neden tahliye olmadı?’ tarzında bir sorunun cevabını bulmak adına bu işler yapılıyor ama bugün bu iş böyle başlar, yarın başkaları başka türlü eylem yaparsa, o zaman bu Meclis’te müzakereyi nasıl yapacağız, sükûneti nasıl sağlayacağız, huzuru nasıl tesis edeceğiz? Bunu da arkadaşların iyi düşünmesi gerekiyor.”
Kadın milletvekillerinin fular eylemi
Kadın milletvekillerinin kırmızı fular eylemine ilişkin soruyu yanıtlayan Çiçek, “Ben dün kendilerine de söyledim. Meclis eylem yeri olmamalı, müzakere sırasında Meclis’te o türlü uygun olmayan beyanlar, sarfedilen sözler, sadece kadınlarla ilgili değil, hepimizin karşı olması gereken hususlardır. Ben bu konuda belki en çok konuşan Meclis Başkanıyım. Yaptığımı, söylediğimi herkes biliyor. Ben o sözlerimin arkasındayım. İster kadın ister erkek, kötü, kaba ve yaralayıcı söz kim tarafından, hangi partiden gelirse gelsin, bunlara karşı hepimizin ortak bir tavır alması lazım Meclis’in saygınlığı adına” diye konuştu.
Kürkçü: Eylemin yeri burası
HDP Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkcü, 5 tutuklu BDP’li milletvekilinin bugüne kadar süren esaretlerinin ortadan kaldırılmasının bir hukuki yolu olduğuna dair inancı hep muhafaza ettiklerini ve bu yolu zorladıklarını ifade etti:
“Meclis Başkanı’nın çeşitli çekincelerine rağmen biz yaptığımızın doğru olduğunu ve yerinin burası olduğunu düşünüyoruz. Genel Kurul çalışmalarına katılacağız. Genel Kurul ile kulis arasında bu etkinliğimizi sürdüreceğiz. Diğer vekiller de bize katılabilir. Halkın Demokratik Kongresi bileşenleri bu akşamdan itibaren sokakta olacaklardır. Bu kararı alanlar bütün bu sonuçları hesap etmişler midir bilmiyoruz ama bu mahkemelerin bu kararlardan şu ya da bu şekilde döneceklerini, döndüre düşünüyoruz. Hukuk kanalları tam manasıyla tıkanmış değildir ancak siyasetle, halkın eylemiyle desteklenmedikçe bu kararın kolayca geri alınmayacağını görüyoruz.”
Grevi bütçe çalışmaları bitene kadar sürdüreceklerini ifade eden Kürkcü, ardından durumu değerlendireceklerini söyledi.
AA