Balat Kilisesi Vakfı'nın 1700'lerden bu yana evrak ve belge barındıran arşivi dijitalleştirildi

Balat Surp Hıreşdagabet Kilisesi Vakfı arşivi, Hrant Dink Vakfı tarafından yeniden düzenlenerek dijital ortama taşındı. Hrant Dink Vakfı’ndan İren Bıçakçı, Lara Çakmak, Deniz Derya Dertli ve Emre Yavuz tarafından yapılan çalışmalar sonucu 12 binden fazla arşiv malzemesi dijitalleştirildi. Bu arşiv, sadece semt tarihine ışık tutmakla kalmıyor; aynı zamanda toplumsal ve ekonomik hayat, kurumlar arası ilişkiler, soy araştırmaları ve göç hareketlerine dair pek çok konuda araştırma yapma imkânı sunuyor.

Yıllar boyunca poşetler içinde, uygun olmayan koşullarda saklanan Balat Vakfı’na ait arşiv malzemeleri, Balat Vakfı ve Hrant Dink Vakfı işbirliğiyle yürütülen çalışmayla hem koruma altına alındı hem de erişilebilir hâle getirildi. Hrant Dink Vakfı, Getronagan Lisesi, Karagözyan Okulu ve Pangaltı Anarad Hığutyun Okulu’nun arşivleri üzerine de çalışmalarına devam ediyor ve çalışmalarını diğer vakıfların arşivleri üzerine sürdürmeyi hedefliyor. Ekip ile Balat Vakfı arşivinin dijitalleştirme süreci üzerine konuştuk.

Balat Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mari Kavafyan ile geçtiğimiz sayıda yaptığımız söyleşide Kavafyan, vakfın arşivini düzenlediğini ifade etti. Balat Vakfı’nın arşivinin yeniden düzenlenme çalışması nasıl ve ne zaman başladı? 

Balat Vakfı yönetimi, göreve geldikten kısa bir süre sonra 2023 Mart ayında mevcut arşivlerini düzenlemek için Hrant Dink Vakfı ile iletişime geçti. Aynı ay Balat’a giderek çalışmaya başladık. Geçtiğimiz ay itibariyle de arşivin fiziksel çalışma sürecini tamamladık. 

Çalışmaya başladığımızda arşiv fiziksel olarak oldukça dağınık ve korunmasız bir durumdaydı o nedenle çalışmaya tasnifleme çalışması ile başlandı. Ardından, uygun tarama cihazlarıyla  arşiv malzemelerinin dijital ortama aktarılma sürecine geçildi. Bu süreçte Balat Surp Hreşdagabet Kilisesi’nin vernadunundaki (üst katında) bir oda arşiv odası olarak düzenlendi. 

Çalışmalar sonucunda 12 binden fazla arşiv malzemesi dijitalize edildi. Fiziksel arşiv ise arşiv standartlarına uygun şekilde zarflanarak kodlandı ardından kutulara yerleştirildi ve dolaplarda muhafaza altına alındı. Bu sayede, hem belgelerin uzun vadeli korunması hem de araştırmacıların ihtiyaç duydukları belgelere hızlı ve düzenli bir şekilde ulaşması sağlandı.

Dijitalleştirilen arşiv malzemeleri, detaylı bir kataloglama sürecinden geçirilerek Hrant Dink Vakfı’nın web sitesine yükleniyor. Böylece arşiv yalnızca fiziksel olarak değil, aynı zamanda istenilen yerde çevrimiçi olarak erişime sunulacak.

Balat Vakfı’nın arşivinin saklama koşulları nasıldı? Sizin için zorlayıcı oldu mu?

Balat Vakfı’nda bir arşiv odası bulunmuyordu. Arşiv malzemelerinin büyük bir bölümü poşetler içinde, oldukça karışık ve yıpranmış bir haldeydi. Belgelerin büyük bir kısmı Ermenice ve Osmanlıca el yazmasıydı, bu da tasnif ve düzenleme sürecini daha zaman alıcı hale getirdi. Saklama koşulları ideal olmaktan uzak olsa da, bu kadar geniş bir arşivin bugüne kadar korunmuş olması büyük bir şans ve önemli bir kazanım.

Arşivde tutulan belgelerin çoğu taşınmazlara ait tapulardan mı oluşuyordu? Yoksa dikkat çeken başka belge ve evraklara da rastladınız mı?

Balat Vakfı’nın günümüze ulaşan oldukça zengin bir arşivi var, taşınmazlara ait belgeler arşivin yalnızca bir bölümünü oluşturuyor. Arşivde, Balat Vakfı’na bağlı Surp Hreşdagabet Kilisesi ve Khorenyan Okulu’na ait malzemelerle beraber Balat Vakfı Yönetim Kurulu’nun yazışmaları, karar defterleri, muhasebe evrakları ve vakfın idari işleyişine dair çeşitli materyaller bulunuyor. 

Kilise kayıtlarında 1800’lerden itibaren düzenli olarak tutulmuş vaftiz, evlilik ve ölüm belgeleri yer alıyor. Daha nadir de olsa, 1700’lerden kalma belgeler ve defterler de bulunuyor. Bu arşiv malzemeleri Balat ve çevresinde yaşayanlara dair pek çok iz taşıyor.

Bunların yanı sıra, 1919-1922 yılları arasında faaliyet gösteren Balat Kız Yetimhanesi’ne ait belgeler de arşivin önemli bir kısmını oluşturuyor. Bu belgelerin büyük bir kısmı, yetimhane yönetimi ile Ulusal Bakım ve Yardım Organizasyonu Merkezi Yönetimi arasında yapılan yazışmalardan oluşuyor. Bu yazışmalar yetimlerin izlerini sürmeye ve himaye süreçlerini anlamaya dair kişisel, mekansal, sosyolojik ve ekonomik birçok bilgiyi içeriyor.

Dikkat çeken belgeler arasında, Vakfın ve Khorenyan Okulu’nun kuruluş fermanları ve vakfiyeleri gibi belgeler de yer alıyor. Kataloglama çalışmaları halen devam ettiği için, ilerleyen süreçte daha fazla bilginin ortaya çıkması da muhtemel. Özellikle Osmanlıca belgelerin büyük bir kısmının henüz tam olarak incelenmemiş olması, arşivde saklı kalmış yeni bilgilerin keşfedilme ihtimalini artırıyor. 

Yani Balat arşivinin yerel tarihten toplumsal ve ekonomik hayata, kurumlar arası ilişkilerden soy araştırmaları ve göç hareketlerine kadar pek çok alanda bilgi ve araştırma imkanı sunduğunu söyleyebiliriz.

Hrant Dink Vakfı olarak Balat’ın yanı sıra başka vakıfların da arşivlerini düzenliyor musunuz?

Evet, 2022 yılında başlattığımız “Okul Arşivleri Üzerinden İstanbul’daki Ermenilerin İzini Sürmek” projesi kapsamında Getronagan Lisesi, Karagözyan Okulu ve Pangaltı Anarad Hığutyun Okulu’nun arşivleri üzerine çalışmaya başladık. Balat arşivinin fiziksel koşulları, hızlı bir müdahale gerektirdiğinden, bu çalışmayı  önceliklendirerek çalışmamıza dahil ettik.
Proje kapsamında bu dört kurumdan 80.000’e yakın malzeme sayısallaştırılarak dijital olarak koruma altına alındı. Sayısallaştırma sürecimiz tamamlandı, ancak kataloglama çalışmaları devam ediyor. Önümüzdeki dönemde İstanbul’daki diğer Ermeni vakıflarının arşivleriyle çalışmaya devam etmeyi planlıyoruz.  

Bu arşiv çalışmaları yalnızca belgeleri koruma altına almakla kalmıyor, aynı zamanda Ermeni toplumunun kültürel mirasının görünür kılınmasına, hafızasının canlı tutulmasına ve Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerindeki izlerinin sürülmesine katkı sağlıyor. İstanbul’daki Ermeni kurumlarının arşivleri, tek tek ele alındığında bireysel ve toplumsal anlamda önemli bilgiler sağlarken, bir araya geldiklerinde de birbirini tamamlayan bütünlüklü bir hafıza oluşturuyor. 

Kategoriler

Toplum


Yazar Hakkında