İnsan hakları örgütleri, Avrupa Parlamentosu, Avrupalı siyasetçiler, yabancı basın ve Türkiye'den bazı parti liderleri İmamoğlu ve 100'den fazla kişinin gözaltına alınmasının zamanlamasına dikkat çekti.
19 Mart sabah saatlerinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik soruşturma kapsamında aralarında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da olduğu 100’den fazla kişinin evlerinden gözaltına alınmasına, yurt içi ve yurt dışından tepkiler yağıyor. Reuters’ın “Erdoğan’ın ana rakibi gözaltına alındı” başlığıyla duyurduğu operasyon, siyasete vurulmuş bir darbe olarak adlandırıldı ve gözaltına alınanların serbest bırakılmaları talep edildi.
KURUM VE KİŞİLER
İnsan Hakları İzleme Örgütü
İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün Türkiye direktörü Emma Sinclair-Webb, Reuters'a yaptığı açıklamada, gözaltıların muhaliflerin faaliyetlerini engellemek için "siyasi gerekçelerle yürütülen soruşturma silsilesinin” bir parçası olduğunu söyledi. Sinclair-Webb, İmamoğlu ve diğer gözaltına alınanların serbest bırakılmaları çağrısında bulundu.
AP Türkiye Raportörü Amor

Türkiye Eski Raportörü Kati Piri
Avrupa Parlamentosu eski Türkiye Raportörü ve Hollanda Milletvekili Kati Piri de "İstanbul Belediye Başkanı İmamoğlu ve 100 kişinin daha gözaltına alınması, Erdoğan rejiminin tam otokrasiye doğru yaptığı büyük bir hamledir. AB, bunun ciddi sonuçlar doğurmadan gerçekleştirmesine izin veremez" dedi.
Avrupalı Sosyalistler Partisi
Avrupalı Sosyalistler Partisi (PES), "İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve diğer 100 kişinin gözaltına alınmasını kınıyoruz. Bu, Erdoğan'ın Türkiye'deki demokratik muhalefete ve sivil topluma yönelik kapsamlı bir saldırısıdır. CHP'nin, Özgür Özel'in, Ekrem İmamoğlu'nun ve Erdoğan rejimi tarafından hedef alınanların yanındayız" açıklaması yayınladı.
Avrupalı Yeşiller Partisi
Avrupalı Yeşiller Partisi’nden yazılı açıklama yapıldı. "İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınması, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye'deki muhalefete yönelik baskılarında korkunç bir tırmanışa işaret ediyor" denilen açıklamada, "Bu gözaltıların siyasi amaçlı olduğu ve Erdoğan'ın en büyük siyasi rakibine karşı uyguladığı baskının bir parçası olduğu açıktır. AB, Erdoğan hükümetini sorumlu tutmalıdır. Yeşiller olarak Türkiye halkını ve liderlerini özgürce seçme haklarını destekliyoruz" denildi.
YABANCI BASIN
Erdoğan’a karşı Cumhurbaşkanı adaylığını yakın bir zamanda açıklaması beklenen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun önce lisans diplomasının iptal edilmesi ve akabinde bir operasyonla gözaltına alınması, dünya basınında da yankı uyandırdı. Gazeteler ve televizyonlar, diploma iptalinin yeterli görülmeyince bu yola gidildiği ve olası adaylığın önüne geçilmeye çalışıldığı analizleri yayınladı.
GUARDIAN
İngiltere merkezli The Guardian, İmamoğlu'nun diplomasının iptal edilmesiyle ilgili olarak siyasi risk danışmanlık şirketinden Wolfango Piccoli ile konuştu. Piccoli, "Diplomanın iptalinin Erdoğan'ın seçim zaferi elde edemeyeceğini anladığını gösterdiğini" söyledi.
BLOOMBERG
Bloomberg, "Türkiye'nin en önde gelen muhalif isimlerinden biri olan İmamoğlu, geçen yılki İstanbul belediye başkanlığı yarışında Erdoğan'ın seçtiği adayı yenmesinden bu yana cumhurbaşkanlığı için en önemli aday olarak görülüyor" diye yazdı. CHP'nin aday seçimi konusunda net bir tahminde bulunan Bloomberg, "Pazar günü ana muhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisi'nin cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilecekti. Gözaltına alınması, en ciddisi yedi yıldan fazla hapis cezası ve siyasi yasak içeren bir dizi soruşturma ve davanın ardından gerçekleşti" dedi.
FAZ
Alman FAZ ise "İstanbul Belediye Başkanı İmamoğlu, Cumhurbaşkanı adayı olarak ilan edilecekti. Ancak siyasi olarak kontrol edilen Türk yargısı bunu önledi. Gözaltının zamanlaması hiç de tesadüf değil. İmamoğlu, önümüzdeki Pazar günü CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı olarak ilan edilecekti” diye yazdı.
BILD
Almanya merkezli Bild gazetesi, "Erdoğan’ın rakibi İmamoğlu gözaltına alındı” başlığıyla haberi duyurdu. İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın, Erdoğan’ı seçimlerde alt ettiğini bu yüzden, muhalefet tarafından Erdoğan’a karşı “umut vaad eden aday" olarak görüldüğü belirtildi.
EKATHIMERINI
Yunanistan merkezli Ekathimerini ise "İmamoğlu'nun partisi birkaç gün içinde onu yirmi yılı aşkın süredir Türkiye'yi yöneten Erdoğan'ın rakibi yapmaya hazırdı " diye yazdı.
MIDDLE EAST EYE
Katar merkezli Middle East Eye ise "İmamoğlu, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın en zorlu rakiplerinden biri olarak görülüyor. Tutuklanması, yüzde 51.14 oyla yeniden seçildiği İstanbul belediye başkanlığı seçimlerindeki ezici zaferinden bir yıl sonra gerçekleşti" diye yazdı.
TÜRKİYE PARTİLERİ
DEM PARTİ
DEM Parti MYK imzasıyla yapılan açıklamada, "Gözaltı operasyonunda ileri sürülen gerekçelerin tamamı bu darbeyi ve hukuksuzluğu örtemeyecek bahanelerdir. Kent uzlaşısını, demokratik siyaseti ve siyasi ortaklaşmayı hedef almak yerel seçimlerde alınan yenilginin hazımsızlığı ve intikamıdır" denildi.
Açıklamada "Dünkü kayyım uygulamaları da bugünkü operasyon da halk iradesine saldırıdır. Geleceğe dönük olarak da siyaseten rakibini saf dışı bırakma, iktidarını sürdürme girişimidir" ifadeleri kullanıldı.
"Daha önce de defalarca belirttiğimiz gibi bu uygulamaların tamamı darbe uygulamasıdır. Türkiye gittikçe daha belirgin hale gelen ve bütün siyasal ve toplumsal muhalefeti hedefleyen açık bir 'yargı ve iktidar ortak yapımı' sivil darbe sürecini yaşıyor," denilen açıklamada “İmamoğlu başta olmak üzere gözaltına alınanları derhal serbest bırakın” talebi dile getirildi.
İYİ PARTİ
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, muhalefete cumhurbaşkanlığı seçimlerini boykot etme çağrısı yaptı. Dervişoğlu, Erdoğan’a tepki gösterdi: “Türkiye’de bugün itibariyle seçme ve seçilme hakkı, hürriyet, demokrasi, hukuk ve anayasal haklar askıya alınmıştır… Bu tam manasıyla bir sivil darbedir. Bu korkunç adım Erdoğan marifetiyle işlenen bir anayasal suçtur. Buradan tarihi bir uyarı ve çağrı yapmak istiyorum madem ki her şey cumhurbaşkanlığı seçimleri ve Tayyip Erdoğan’ı ömür boyu o makamda tutmak için yapılıyor. Muhtemel rakiplerin tasfiyesine yönelik benzer uygulamalar sürerse yapılacak tek şey cumhurbaşkanlığı seçimlerinin boykot ve protesto edilmesidir.”
CHP
İBB Başkanı İmamoğlu ve diğer CHP’li belediyelere yapılan operasyonla ilgili CHP Genel Başkanı Özgür Özel de televizyonda konuştu. Özel, "Kendisini yenebileceğini düşündüğü rakibine darbe yapıyor. Şu an Türkiye bir sonraki cumhurbaşkanına yapılan darbe ile karşı karşıyadır. Sabahtan beri beni bütün siyasi parti liderleri aradı. Sadece Erdoğan ve Bahçeli aramadı. Siz bu darbenin neresindesiniz?” dedi. Özel 23 Mart’ta CHP’deki cumhurbaşkanlığı adayı ön seçiminin kesinlikle yapılacağını vurgulayarak, “Bu darbeyi püskürttük püskürttük, püskürtmedik bir daha sandık yok” diye konuştu.
DEVA
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da şöyle dedi: “Siyasetin alanı daraltılıyor, siyasetçilere verilen mesaj bu. Bu ne demek, 'Ben kafaya koydum artık ömrüm ve sağlığım yettiği sürece buradayım, başkasına da bu iktidar yok' demek. Eğer durum böyleyse o zaman Türkiye rejim değişikliğine gitmiş demektir.” Babacan şunları da ekledi: “Operasyonlarda üç başlık var. Bunlardan birisi mali konular, biri kent uzlaşısı ve Gezi olayları. Tarafsız ve bağımsız bir yargının olduğu ülkede bu kadar farklı farklı meselelerin, 13 yıl önce yaşanmış olayların eş zamanlı olarak getirilip ülkenin gündemine bırakılması mümkün olmaz."
PROTESTOLAR
İmamoğlu’nun gözaltına alınması İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin çeşitli illerinde protesto edildi. Üniversite öğrencileri Saraçhane’ye yürüyüş çağrısı yaptı,CHP il binaları önünde kalabalık gruplar toplandı.
Vatan Caddesi’nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün çevresi polis barikatlarıyla kapatıldı ancak yurttaşlar toplanarak sloganlar attı. Öte yandan İstanbul Üniversitesi’nde öğrenciler diploması iptal edilen daha sonra da ‘terör’ ve ‘yolsuzluk’ soruşturmaları kapsamında gözaltına İmamoğlu’na destek için eylem yaptı. Öğrenciler slogan atarken polis biber gazıyla karşılık verdi. Ardından öğrencileri barikatı aştı ve basın açıklaması yaptı.