Türkiye'den gazeteciler Ermenistan'da kapalı sınır kapısını ziyaret etti

Türkiyeli gazeteciler, Ermenistan Başbakanlık Ofisi, Dışişleri Bakanlığı ve Orbeli Center'nı davetiyle 93'ten beri kapalı olan, son iki yıldır da yenilenmesi devam eden Margara/Alican Sınır Kapısı'nı ziyaret etti.

Ermenistan Başbakanlık Ofisi, Halkla İlişkiler ve Enformasyon Merkezi ve Yerevan merkezli Orbeli Center araştırma merkezinin davetlisi olarak Yerevan’da bulunan Türkiye’den 10 kadar gazeteci, 2023 yılında yenilenen ancak iki ülke arasındaki anlaşmazlıklar nedeniyle 1993’ten beri kapalı tutulan Margara/Alican Sınır Kapısı’nı ziyaret etti. 

Gazeteciler arasında Agos muhabiri Lusyen Kopar da yer alıyor. 

Yenilenen sınır kapısı hakkında bilgi veren Orbeli Center uzmanlarından Armen Bedrosyan, “En başta Türkiye ve Ermenistan temsilcilerinin uzun süre birlikte çeşitli toplantılar yaptı. Her iki tarafın da geldiği nokta olumluydu. Bunun üzerine Ermenistan Malgara sınır kapısının renevasyon çalışmalarına başladı. Sınır kapısının renevasyonu bir yıl sürdü. Ermenistan tarafından sınır kapısına gelen yol da yenilendi. 2023’te sınır kapısı hizmet vermeye hazırdı. Hatta Türkiye’deki 6 Şubat depremlerinde her iki tarafın kararıyla bu sınır kapısı açıldı. Sınır insani yardıma ve tırlara açıldı. Bu da aslında bu sınır kapısının tam kapasite çalışabileceğinin göstergesi oldu” diye konuştu. 


Öte yandan yerleşkedeki Sovyet dönemi ana binasının eski haliyle bırakıldığı ve yenisinin inşa edildiğini de söyledi. 

Orbeli Center tarafından düzenlenen program, son dönemlerde Margara/Alican sınır kapısının da açılmasının gündemde olduğu Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin iyileştirilmesi girişimleri çerçevesinden düzenleniyor. Program dahilinde gazeteciler devlet yetkilileriyle bir araya geldi. Ayrıca Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’la da toplantı yaparak, sorularını yöneltti.  

Sınırların kapalı olması çok büyük kayıp

Orbeli Center uzmanı Armen Bedrosyan’a Margara/Alican Sınır Kapısının önemini ve açılmasının ne anlama geleceğini sorduk. 

Benim ve sizin için bu sınırın çok farklı anlamı var. Ne hissettiğinizi ne düşündüğünüzü anlatır mısınız?

Sorunuz çok duygusal, ben uzman olarak cevap vermeye çalışacağım ama. Bir Ermeni olarak, bir tarihçi olarak, bir uzman olarak, bir şarkiyat bilimci olarak bu sınırın benim için önemi var. Bu sınır, atalarımın yaşadığı bölgelere doğrudan giriş yapabilmek demek. Atalarım, Ağrı Eleştirt’ten.
Şimdi de buna uzman gözüyle cevap verelim. İnkar edilemez bir gerçek ki ülkelerin temas halinde bulundukları ilk nokta, komşularıdır. Bu ilişkilerin doğal olarak gelişmesi için ülkelerin sınırlarının birbirine açık olması, aynı zamanda doğal ve hızlı bir şekilde gelişmesi gerekiyor. 
Son 30 yıldır kapalı olan bu sınırlar, her iki ülke için de çok büyük bir eksik, kayıp. Özellikle Ermenistan ve Türkiye halkları arasındaki bu sınırların çok farklı bir anlamı var. Çok ağır olaylardan kaynaklanıyor bu özel durum. Hepimizin bildiği gibi tarihte çok büyük ve trajik olaylar yaşandı. Osmanlı döneminde gerçekleştirilen soykırım gerçeği var. 
Ama şimdi bağımsız Ermenistan ve Türkiye’nin sınırlarına başka bir açıyla bakmak gerek. Sınırların açılmasının, temasların çoğalmasının tabii psikolojik etkisi de büyük olur. Türkiye için aynı zamanda bu bir imkandır, sınırlar açık olur da ilişkiler düzelirse Ermenistan’da Türkiye’ye karşı olan bu olumsuz tepki azalabilecektir. 



Yazar Hakkında