YETVART DANZİKYAN

Yetvart Danzikyan

KARDEŞÇESİNE

İslamcılar ve Türkçülerin Azerbaycan imtihanı

Türkiye; İslamcısı, merkezi, solcusu ve Kürt siyasetiyle İsrail’i soykırıma varan bu operasyonu nedeniyle kınarken, sosyal medyada da olsa, kimi milliyetçi hesapların söz konusu Azerbaycan olduğunda farklı bir hava tutturmaları gerçekten ilginç. Öyle ki İsrail’in tüm bu gaddarlığından Arapları ve Filistinlileri, hatta şu an orada olan Gazzelileri sorumlu tutanlar bile var. İnsan gerçekten bir durup karamsarca düşünmeden edemiyor. Burada çünkü hem Arap, hem de Ermeni düşmanlığı söz konusu.

Filistin İçin Bin Genç hareketi bir süredir Türkiye’de de yatırımları bulunan Azerbaycan devlet şirketi SOCAR’ın İstanbul’daki temsilciliği önünde protesto gösterileri yapıyor. İlk gösteri ses getirmişti ancak asıl ses getiren gösteri İsrail’in Gazze katliamı sürerken Türkiye’nin İsrail ile ticareti kesmediğinin ortaya çıkması üzerine Taksim’de gerçekleştirdikleri eylemdi. Bu eylemden sonra hareketin bazı üyelerin darp edilerek gözaltına alındılar. Aynı günlerde Türkiye de İsrail ile ticareti büyük oranda kestiğini duyurdu. O güne kadar bu, kâh inkar ediliyor, kâh “Var ama aslında biz Filistin’e ihracat yapıyoruz” deniyordu. 

Azerbaycan ile İsrail arasındaki ticaret ise daha kapsamlı. Hem silah hem de petrol alışverişinden bahsediyoruz. Mesela 6 Mart 2023’te Haaretz’de şöyle bir haber yayınlanmış:

“İsrail yönetiminin son 20 senedir stratejik ortaklık geliştirdiği Azerbaycan'a kargo uçaklarıyla silah ve patlayıcı desteği sağladığı öne sürüldü.
Haaretz'in araştırmasına göre, 2016'dan bu yana Azerbaycan merkezli havayolu şirketi Silk Way'e ait 92 kargo uçağı Eylat kentinin kuzeyindeki Ovda Hava Üssü'ne iniş yaptı. Sivil havayolu şirketleri için alışılmadık bir durak olan Ovda Hava Üssü, patlayıcı maddelerin İsrail'e giriş veya çıkış yapabileceği tek nokta olarak biliniyor.
Asya'nın en büyük kargo havayolu şirketlerinden biri olan Silk Way, Tel Aviv'deki Ben-Gurion Uluslararası Havaalanı'na haftada ortalama üç uçuş gerçekleştiriyor. Ancak bunun yanı sıra Ovda'ya iniş yapan kargo uçakları hem İsrail medyasının hem de uluslararası medyanın dikkatini çekti.”

Bloomberg ajansı ise 29 Ekim 2023'te "Bir milyon varil Azerbaycan petrolü, Ceyhan Limanı’ndan İsrail’e nakledildi" haberini geçti. 

İsrail’in Gazze’de başlattığı ve 35 bini aşkın insanın canına mal olan harekat, sekiz ayı geride bıraktı. İsrail ile Azerbaycan arasındaki ticaret ise sürüyor. Filistin İçin Bin Genç Hareketi iki gün önce, 31 Mayıs’ta bir kez daha şirketin İstanbul’daki temsilciliği önünde bir protesto eylemi yaptı. Bu kez eylemciler binaya girmeye çalıştılar, girişe kırmızı boyalar attılar, ilkine göre daha sert bir eylem oldu bu. İki gün sonra da 2 Haziran’da bu hareketten 13 kişi bir şafak operasyonuyla gözaltına alındı. 

Tüm bu süreçte hareketin X hesabının altına gelen yorumlar çok ilginçti. Kimileri hareketi haklı bulur ve desteklerken, kimileri de Türkiye’nin Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattından bir kazanç elde ettiğini, dolayısıyla “kardeş devlet” Azerbaycan’ın eleştirilmemesi gerektiğini belirterek,  polis operasyonlarını haklı çıkarma yolunu seçtiler. Kimileri için ise böyle gerekçelere de gerek yoktu, Araplar Türklerin kardeşi filan değildi, Azerbaycan-Türkiye kardeşliğini kim bozmak istiyorsa o suçlanmalıydı. Kaldı ki SOCAR’ın Türkiye’de yatırımları vardı.*

Türkiye; İslamcısı, merkezi,  solcusu ve Kürt siyasetiyle İsrail’i soykırıma varan bu operasyonu nedeniyle kınarken, sosyal medyada da olsa, kimi milliyetçi hesapların söz konusu Azerbaycan olduğunda farklı bir hava tutturmaları gerçekten ilginç. 

Öyle ki İsrail’in tüm bu gaddarlığından Arapları ve Filistinlileri, hatta şu an orada olan Gazzelileri sorumlu tutanlar bile var. İnsan gerçekten bir durup karamsarca düşünmeden edemiyor. Burada çünkü hem Arap, hem de Ermeni düşmanlığı söz konusu.

Evet bu çevreler tüm bu ticaret işinde Azerbaycan’a toz kondurmuyor çünkü Aliyev rejimi Ermenistan ile savaşan ve onu mağlup eden bir güçtür. Dolayısıyla her ne yaparsa yapsın, Azerbaycan desteklenmelidir. 

İslamcı ve vicdan sahibi ve ne yazık ki pek de kalabalık olmayan bir kesim ise Azerbaycan’ı eleştirmeye ve bu kirli ticareti faş eden eylemlere destek vermeye devam ediyor. 

Burada elbette ki bakış açımız sadece insanî merkezli olmalıdır. Aylardır binlerce sivil hayatını kaybediyor ve Avrupa ülkelerinde her hafta sonu İsrail’i protesto eden devasa gösteriler düzenleniyor. Hükümetler aynı frekansta olmasa da demokratik güçler seslerini duyuruyorlar. Zaten bazı Avrupa ülkeleri Filistin’i devlet olarak tanımaya başladılar bile.

Türkiye’de ise milliyetçilerin ve iktidarlaşmış siyasal İslam’ın kendi ajandası var. Orada çok belli ki başka kurallar işliyor.

*7 Eylül 2023’de Solhaber’de Eyüp Demir imzasıyla yayınlanan bir analizde şu bilgilere yer veriliyor: 
“Şirketin (SOCAR) Türkiye’ye girişi, 2008’de Petkim’i alması ile birlikte. Petkim'in yüzde 51'i SOCAR’ın mülkiyetinde. Azerbaycan’dan Türkiye ve Avrupa’ya doğalgaz akışını sağlayan TANAP’ın da önemli ortaklarından birisi olan şirket, aynı zamanda Bursa ve Kayseri’deki gaz dağıtım şirketlerinin de çoğunluk hisselerine sahip. Bu illerdeki şirketler aracılığıyla 1,5 milyonu aşkın aboneyi elinde bulunduruyor. Bundan başka STAR Rafineri, SOCAR Terminal, Petkim RES, Enervis, SOCAR Enerji Ticaret, Millenicom, SOCAR Ticaret ve SOCAR Depolama gibi her biri kendi alanında öncü şirketlerin kontrolü ellerinde. SOCAR ülkede 20 milyar dolarlık bir sermayeye hükmediyor.