Tayfun Serttaş ‘Foto Galatasaray’ arşivi üstünden Ghazarian’ı hedef gösterdi

Sanatçı Tayfun Serttaş, Foto Galatasaray’ın kurucusu Maryam Şahinyan’ın arşivi hakkında Ermenistanlı sanatçı Anahit Ghazarian’ı hedef gösterdi. Serttaş, Şahinyan’ın dijital arşivinin telif haklarının kendine ait olduğunu ifade ederek, “Resmi ve yazılı onayım olmadan gerçekleşen kullanımların tamamının yasadışı olduğunu belirtme gereği doğmuştur” dedi.

Serttaş’ın açıklamalarından bazı satırbaşları şöyle:

“Anahit Ghazarian isimli şahıs, hiçbir hak ve yetkisi olmadan, kimseden izin ve onay alma ihtiyacı duymaksızın, evrensel ahlaki ve etik prensiplere aykırı olarak son derece agresif bir üslupla uzun süredir projemle ilgili sergiler açmakta, paneller organize etmekte, röportajlar vermekte ve hatta daha ileri giderek arşiv üzerine bir web sitesi kurmakta, istisnasız bu faaliyetlerinin tamamında fikri sınai hakları bizlere ait olan görsel ve yazılı envanteri kullanarak haksız çıkar sağlamaktadır.

Foto Galatasaray arşivi ‘anonim’ bir halk ezgisi değildir. Fikri ve sınai mülkiyet hakları açısından muhatapları son derece açık, hukuki yetki ve sınırları en ince detayına kadar baştan çizilmiş bir projedir. Zira 2011 yılında ilk kez İstanbul’da kamuya açılana değin Maryam Şahinyan hakkında literatürde bir cümle dahi monografik bilgi yer bulamamış, kendisi ve mesleki arşivi tamamen unutulmuş (kaybolmuş) vaziyette iken tarafımdan gün yüzüne çıkarılmıştır. Bu süreçten itibaren gerçekleşen bütün paralel proje ve etkinlikler, bizzat onayım ve desteğim alınarak hukuki prensiplere uygun icra edilmiştir.

Hukuki sürece dönük bütün yasal haklarım saklı kalmak kaydıyla; Foto Galatasaray arşivi bağlamında benden izinsiz olarak Anahit Ghazarian isimli şahıs ile yasa dışı şekilde işbirliği yapan galerici, yayıncı, küratör, webmaster ve organizatörlerin de eşit derecede suça iştigal ettiklerini beyan eder, konuyu kamuoyunun ve basının takdirine sunarım.”

‘Şahinyan’ı kendine ait zannediyor’

Ghazarian ise Agos’a yaptığı açıklamada, Tayfun Serttaş’ın ‘bir araştırmacı olarak saygısı olmadığını’ söyledi: “Hem Maryam Şahinyan’ın hem de arşivinin kendine ait olduğunu düşünüyor. Dolayısıyla kendine ün kazandırması için Şahinyan’ın adını suiistimal ediyor. Yani, araştırma yaptığı konuya ve kişiye saygısı yok. Tayfun, yayınlanmış bir röportajının altına bir yorum yaparak, arşivde yer alan fotoğrafların kullanılmasına dair yasal yollara başvurmaktan bahsetti. Eğer istiyorsa başvurabilir fakat bunun nasıl bir zemine oturacağını merak ediyorum. Bu açıklamasıyla, ne denli güvenilmez bir araştırmacı olduğunu itiraf etti.”

Ghazarian, şöyle konuştu: “Benim için tüm bu meselelerden ziyade, bu açıklamanın ve tutumun, bir kültür yağmacılığı özelliği taşıması. Bu açıklama, kültür yağmacılığına dair geniş çapta bir tartışmaya zemin açıyor. Tayfun bir azınlığın, hassas konumda bulunan birinin çalışmalarını alıp kendine ün ve isim yaratmaya çalışılıyor.”

Çalışmalarına dair bilgiler de veren Ghazarian, yaptığı çalışmaların, yaptığı araştırma ve görüşmelere dayandığını ifade ediyor: “Detroit, New York, İstanbul gibi yerlerde insanlarla görüştüm, bu insanların çoğu kendi bana ulaştı. Benim araştırmam sadece fotoğraflara dayanmıyor, bulduğum her fotoğrafın arkasında bir hikâye de var. Maryam Şahinyan hakkında kurduğum web sitede ise en basit Google aramasıyla bulunabilecek bilgiler yer alıyor. Onun fotoğraflarını ortaya çıkarmakla meşgul değilim, fotoğrafların kültürel bağlamını ve hikâyelerini bulup tamamlamaya çalışıyorum. Bazı bulduğum fotoğraf ve hikâyeler ne Tayfun Serttaş’ın yazdığı kitapta yazıyor ne de herhangi birinin haberi var. Şahinyan’ın profili ve fotoğrafları Tayfun’a ait değil. Bunlar benim tarihimi, bir kadının tarihini anlamak için kamuya açık kaynaklardır.”

Anahit Ghazarian, son olarak şunları söyledi: “Maryam Şahinyan’ın gün yüzüne çıkardığını iddia ettiği ve SALT’ta yaptığı serginin başlığı ‘Tayfun Serttaş: Foto Galatasaray’ idi. Sanki kendi sergisiydi ve sanatçı da kendiydi. Hangi küratör ilk kez ortaya çıkaracağı sanatçının ismini hiçbir yerde belirtmez? Bu, etik olarak ne kadar sakıncalı olduğunu, kendinin ne kadar hırslı olduğunu gösteriyor. Araştırmacı olarak çalışmalarıma engel olmaya çalışıyor, bunun sebebi de korkuları. Eğer Maryam Şahinyan’ın biyografisinin kendi kitabından alındığını iddia ediyorsa, şunu söylemek gerek ki o tarih Maryam Şahinyan’ın kardeşi Vruyr Şahinyan tarafından aktarılmıştır.”



Yazar Hakkında

1990 İstanbul doğumlu. Kültür sanat, müzik, insan hakları ve güncel politika haberleri yapıyor.