‘Yayıncılar için dayanışma her zamankinden önemli’

Aras Yayıncılık’ın editörlerinden Lora Sarı’yla koronavirüs salgınının yayıncılık sektörünü nasıl etkilediğini, yayınevinin bu süreçte neler yaptığını ve salgın sonrasında yayınevlerini nelerin beklediğini konuştuk.

Aras Yayıncılık’ın editörlerinden Lora Sarı’yla koronavirüs salgınının yayıncılık sektörünü nasıl etkilediğini, yayınevinin bu süreçte neler yaptığını ve salgın sonrasında yayınevlerini nelerin beklediğini konuştuk.

Salgın sürecinde Aras çalışmalarını nasıl sürdürdü, okuyucuyla nasıl buluştu?

Bu süreçte çalışmalarını evden sürdürebilen şanslı sektörlerden biri yayıncılık. Biz de bu süreçte kitap yayımlamaya ara vermiş olsak da evlerimizde Aras ve Hippo kitaplarımızı hazırlamaya devam ettik. İnsanların okumaya her zamankinden daha çok fırsat bulduğu ve bir anlamda ihtiyaç duyduğu bu dönemde, hem depo ve kargo emekçilerinin iş yükünü ağırlaştırmamak, hem de okuyuculara daha uygun fiyatlarla kitaplar sunabilmek için e-kitap çalışmalarımızı hızlandırdık. Mart ayından bu yana 11 yeni e-kitap yayımladık. Şu anda Aras’ın yaklaşık 30 kitabına Kobo platformu üzerinden ulaşmak mümkün. Sesli kitap çalışmalarımız da devam ediyor.

Sosyal medya bu dönemde sosyalleşebildiğimiz yegâne alanlardan biri haline gelirken, biz de Aras’ın sosyal medya paylaşımlarını çeşitlendirdik. Düzenli olarak, kitaplarımızdan 30-40 sayfalık okuma parçaları, pazartesileri bir şiir, perşembeleri eski bir fotoğraf, cumartesileriyse ‘Biliyor muydunuz’ başlığıyla enteresan olaylar ve bilgiler paylaşıyoruz. Geçen yıl Aralık ayında açtığımız Yesayan Salonu’ndaki etkinliklerin çoğunu ilk vaka haberleriyle birlikte iptal etmiştik. Kültürel ve siyasal alanda düşünmeye, dinlemeye, tartışmaya ara vermemek için, birçok başka kurumun da yaptığı gibi, biz de çevrimiçine yöneldik. Haftada bir düzenlediğimiz çevrimiçi etkinliklerimizin video kayıtlarını YouTube üzerinden, podcast kayıtlarını Spotify ve Spreaker üzerinden yayınladık. Yesayan Salonu’ndaki etkinlikleri bir süre daha bu şekilde devam edecek. 8 Haziran’da Aras ofisinin girişindeki kitapçımızın açılacağının haberini de vereyim.

Aras’ın Ermenice kitaplarının okurlarına dönük, özel bir çalışmanız oldu mu?

Ermenice kitaplarımıza e-kitap olarak ulaşabilmenin özellikle diasporadaki okuyucularımız için ne kadar kıymetli olduğunun farkındayız. Bir terslik olmazsa önümüzdeki dönemde bu kitaplarımız Ermenice e-kitap platformu VLUME üzerinden okunabilecek.

Türkiye Yayıncılar Birliği, Nisan’da, yayınevlerinin en fazla üç ay dayanabileceğini açıklamıştı. Sektör salgından nasıl etkilendi? Siz Aras olarak ne gibi zorluklar yaşıyorsunuz?

Yayınevlerinin normal şartlarda da başını en çok ağrıtan konulardan biri dağıtımcılardan ödemeleri zar zor tahsil edebilmeleri. Tahmin edileceği gibi, bu dönemde bu konuda daha büyük sıkıntılar yaşanmaya başladı. Birçok yayınevi kendi sitesinden satış yapmaya yöneldi ve bu süreçte artan çevrimiçi satışlar sayesinde kısmen de olsa kaybettikleri kitabevi satışlarını telafi edebildiler. Biz, az önce de söylediğim gibi, depocular ve kargoculara daha fazla yük olmamak için, kimseyi sitemizden alışveriş yapmaya teşvik etmek istemedik; onun yerine e-kitaba yöneldik. Genellikle birçok yayıncı yeni kitaplarının çıkış tarihini erteledi ve bu –bir bakıma zorunlu olarak alınan– karar da zincirin tüm halkalarını (yayımcı-matbaa-dağıtımcı-kitapçı) zorladı. Karantinanın, hepimizin payını aldığı manevi zorluklarını bir kenara bırakırsak, çok şanslıyız ki Aras geçen yıl, demokrasi için çalışan kurumları destekleyen EED’den (European Endowmen for Democracy) aldığı fon sayesinde ayaklarını yere daha sağlam basabildi, maddi olarak büyük bir kriz yaşamadan ayakta kalabildi.

İstanbul Kitap Fuarı bu yıl düzenlenemezse, Aras bundan nasıl etkilenir?

İstanbul Kitap Fuarı’nın yayın dünyasında ayrı bir yeri var. Yayıncılar, bu fuarı yılın sonu veya başı gibi kabul eder, yayın programı ve yayın tarihlerini fuara göre oluşturur, önemli bulduğu kitapları fuara saklar. Aras, ilk yıllarından beri hiç aksatmadan İstanbul Kitap Fuarı’na katılıyor. Ben de, Aras’ta çalışmaya başladığımdan beri bu fuardan o kadar çok anekdot, fuar sayesinde kazanılmış dostluklara, tanışıklıklara dair o kadar çok hikâye dinledim ki... Bu anlamda sanıyorum herkesi ama özellikle Aras’ın gediklilerini biraz üzecektir fuarın iptal edilmesi. Mıgırdiç Margosyan için de zor olacağını tahmin ediyorum, çünkü fuar kapsamında düzenlediğimiz imza günlerinde okuyucularıyla yan yana gelmekten büyük keyif alıyor. Aras her yıl İzmir ve Diyarbakır fuarlarına da katılıyor. Her yıl nisanda yapılan İzmir Kitap Fuarı bu yıl 28 Kasım - 6 Aralık arasına, eylül ayında yapılan Diyarbakır Kitap Fuarı 19 - 27 Eylül arasına ertelendi. İstanbul Kitap Fuarı’nın tarihleri şimdilik 31 Ekim - 8 Kasım olarak görünüyor. Umarız her şey yolunda gider ve planlandığı gibi bu fuarların hepsi düzenlenir ama olmazsa da biliyoruz ki insan sağlığı hepsinden önemli.

Geçen yıl kâğıda zam gelmesiyle Türkiye’de yayınevleri zor bir süreç yaşamıştı, ardından salgın başladı. Yayıncılık sektörü bu iki süreçten nasıl çıkacak?

Kâğıt zamları yükselen döviz kurlarıyla doğrudan alakalı olduğundan aslında geçen yıl değil, 2016’dan beri yayıncılar zorlanıyor. Son üç ayda kâğıda yeniden zam geldi. Bildiğim bütün yayıncılar bu zamları kitap fiyatlarına yansıtmamak için ellerinden geleni yapıyor, kâr marjını kıstıkça kısıyor. Artan döviz kurlarının veya Covid-19’un yayıncılık sektörünü diğer sektörlere göre daha fazla vurduğunu düşünmüyorum. Tabii, bu sektörde de, diğerlerinde olduğu gibi işini kapatmak zorunda kalanlar olabilir ama hayatta kalanlar, bütün zamlara rağmen, belki e-kitap gibi diğer seçeneklere de eşzamanlı olarak yönelerek, kitaplarını matbaaya göndermeye devam edecekler. Ayrıca, bu dönemde dayanışma yayıncılar için belki her zamankinden daha önemli. Üyesi olduğumuz Yayıncılar Birliği bu konuda önemli çalışmalar yapıyor. Yine üyesi olduğumuz Yayıncılar Kooperatifi de üyelerinin karşı karşıya olduğu sorunları çözmek için arayışlar içinde. Yakında bu konuda atacağı bazı adımları duyuracak.

Kategoriler

Kültür Sanat Edebiyat



Yazar Hakkında

1990 İstanbul doğumlu. Kültür sanat, müzik, insan hakları ve güncel politika haberleri yapıyor.