Maratug’da dua ve halay

Sason ve Mutki Ermenileri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Kültür Derneği, Partsr Asdvadzadzin Kilisesi’nin isim gününü kutlamak ve köylerini ziyaret etmek için Sason’daydı. 150 kişilik kafile, Maratug Dağı’nın zirvesinde dualar okuyup halaya durdu.

‘Sason’da Ermeni kültürünü yaşatabilmeliyiz’

NIŞAN GÜREH
nisangureh@gmail.com

Sason ve Mutki (Motkan) Ermenileri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Kültür Derneği, hem Purşeng Yaylası’ndaki Partsr Asdvadzadzin Kilisesi’nin isim gününü kutlamak, hem de köylerini ziyaret etmek için, 28 Temmuz Cumartesi günü Sason’a bir tur düzenledi. İstanbul’dan yola çıkan 35 kişilik kafile, Ermenistan’dan gelen otobüslerin katılmasıyla 150 kişiye ulaştı. Zorlu bir tırmanışla, 29 Temmuz’da Maratug Dağı’nın zirvesine ulaşan kafile, önce dualar okudu, ardından türküler söyleyip halaya durdu.

Sason yolculuğu öncesinde, Ermenistan’dan gelen halk dansları topluluğu Maratug Ensemble, 27 Temmuz Cuma günü Kınalıda’da verdiği konserle İstanbul’daki Sasonlu hemşerilerine unutulmaz anlar yaşattı. Maratug üyeleri, Sason’a hareket etmeden önce Agos’un kurucusu Hrant Dink’in mezarını da ziyaret etti.

İstanbul’dan uçakla Bitlis’e varan kafile, birkaç kez araç değiştirerek zorlu dağ yollarını aştı. Ziyaret edilecek köylerdeki çocuklar için bol bol şeker ve çikolata alındı. Bu esnada, Sas-Mut-Hay-Der Başkanı Aram Demir, “Çocukken bize araçlardan verilen çikolata beni çok mutlu ederdi” diyerek eski şenlikleri anlatıyordu. Yol boyunca ziyaret edilen köylerde hemşerileriyle kucaklaşan Sasonlular, çocukluk yıllarını yâd ettiler, kayıplarını andılar.

Kafile akşam saatlerinde kamp alanına ulaştı. Sason’un civar köylerinden çok sayıda köylüyle birlikte yemek yendi. Köylülerle Ermenistan kafilesi arasındaki dil sorunu, Besse Kabak’ın “Siz hele bir halaya tutuşun, o zaman anlaşırsınız” önerisiyle halloldu. Maratug grubu, Sason yöresinden halaylar çekmeye başladı; köylüler alışkın oldukları adımları görünce halaya katıldılar. Orada farklılık yoktu, bütünleşme vardı. Maratug, Sason yöresinden ağıtlarla da dinleyenleri duygulandırdı. Kafile, geceyi çadırlarda geçirdi.

Şafak vakti, Maratug Dağı’na zorlu tırmanış başladı. Kafilenin yaşı ilerlemiş üyeleri dahi, kararlı adımlarla zirve yolunda yürüdü. Herkes birbirine destek oldu, yardımlaştı. Gün ağardıktan sonra 3 bin metrelik zirveye ulaşıldı. Buradaki Partsr Asdvadzadzin Kilisesi’nde mumlar yakıldı, dualar edildi, kurban kesilip adaklar adandı.

Aram Demir              
(Sas-Mut-HayDer Başkanı)

“Bu Maratug’a ikinci çıkışım. İlk kez 30 yıl önce çıkmıştım. Çok zorlu bir yolculuk ama burada olmak çok güzel bir duygu. Kelimelerle anlatamıyor insan duygularını. Çocukluğumu yaşıyorum burada, çünkü çocukluğum bu coğrafyada geçti. Zirvedeki kilisede dualarımızı yaptık, yaylada halaylar çektik. İftar saatinde, oruç tutan insanlarla birlikte yemeğimizi yedik. Umarım kilise ayakta kalır ve bu güzel gelenek devam eder, insanlar her yıl gelip dualarını eder, anılarını tazeler.”

Hasmik Bağdasaryan   
(dansçı, Maratug)

“Bu bizim 30 yıllık hayalimizdi. Grubumuz, ismini bu dağın heybetinden aldı. Kınalıada’da verdiğimiz konserin ardından, gruptan 17 kişi olarak rotamızı Sason’a çevirdik. Bir gece yaylada konser verdik. Halk danslarını orada yaşayanlarla birlikte, coşkuyla icra ettik. Yöresel kıyafetlerimizi giyerek oynadığımız oyunlarda bizi en fazla etkileyen şey, Müslümanlar ve biz Hıristiyanların el ele, kol kola, dayanışma ve birlikteliğin huzuruyla dans edebilmemizdi. Umuyoruz ki, bu zirvede barışı daha yoğun katılımlı etkinliklerle de kutlarız.”

Emin Bulut                    
(Bat-Der Başkanı)

“Çok farklı duygular içindeyim. Öncelikle burada, Maratug’un zirvesinde binlerce yıl önceki atalarımla birlikteymiş gibiyim. Diğer taraftan, Müslümanların ve Sasonlu Ermenilerin kutsal ayını iç içe yaşıyoruz. Kilisede, insanlığın huzuru için, coğrafyamızda silahsız, barış içinde bir yaşam için dileklerde bulunduk. Burada aynı coğrafyanın ve aynı medeniyetin insanları olarak el ele, kol kola, göz göze, gönül gönüle halaylar çektik, dualar ettik, şarkılar söyledik.”

Cahit Yervant İç
(tekstilci)

“Büyüklerimin 30 yıl önce terk ettiği yerlere gelip, onların ibadet ettiği kilisede mum yakıp dua etmek ve yaşadıkları yerleri ziyaret etmek çok duygulandırdı beni. Geçmişimiz burada ve burada kalacak. Evlerimiz yıkılmış, topraklarımız bakımsız durumda, akrabalarımız gitmiş, hiç kimse kalmamış. Dedem ve yayam köydeki yaşamlarını anlattıkları zaman bana masal gibi gelirdi. Ne kadar zor şartlarda yaşadıklarını buraya gelince anladım.”

Yılmaz Turan                 
(Purşeng köyü sakini)

“Güzel bir ziyaret oldu. Sabahtan çadırları kurduk, adaklarımızı sunduk. Sason’un çeşitli yerlerinden gelen köylülerde sanki kardeşimi görür gibiydim. Ermenistan’dan gelen grupta, uzun yıllar önce kaybettiğim dayım vardı. Sohbet ettik, hasret giderdik onunla. Beni Ermenistan’a davet etti ve her yıl buraya geleceğini söyledi. Bu gibi etkinlikler yılda bir gün bile olsa insanların birbirini görmesini sağlıyor.”

Cengiz Yargıç                 
(İMC TV - ‘Pedallıyorum’ programının yönetmeni)

“Biz bisiklet grubu olarak katıldık bu etkinliğe. Ekip olarak tarihi ve kültürel yerleri gezmeye çalışıyoruz. Daha önce de Nemrut’a çıktık. Buraya gelmemek gerçekten büyük bir kayıp olurmuş; bunu şimdi anladık. Bu bölgeler gerçekten özel, kutsal bölgeler. Maratug Dağı’na Sasonlu Ermenilerle birlikte çıkmak bizim için çok anlamlı oldu. Sason’da Ermeni kültürünün, izleri kaybolmamalı. Tarihte olup bitenler, terör, baraj inşaatları gibi birçok nedenle çok göç yaşandı bu topraklardan, ve hâlâ yaşanıyor; kültürler yok oluyor. Buna engel olmanın yollarını aramalıyız.”

 

Kategoriler

Toplum Dernekler