Hrant Dink Vakfı, yazılı bir açıklama yayımlayarak Özlem Dalkıran ve diğer insan hakları savunucularının gözaltılarının son bulmasını talep etti.
5 Temmuz’da meslek için eğitim toplantısı sırasında toplu olarak gözaltına alınan insan hakları savunucuları farklı karakollarda tutuluyor. İnsan hakları savunucularına 7 gün gözaltı süresi verilirken, sabah yapılan baskından 5 saat sonra gözaltı kararı verildiği; el konulan elektronik cihazlarla ilgili de tutanak tutulmadığı ortaya çıkmıştı.
Gözaltına alınanların isimleri şöyle: İdil Eser (Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü), İlknur Üstün (Kadın Koalisyonu), Nalan Erkem (Helsinki Yurttaşlık Derneği), Özlem Dalkıran (Helsinki Yurttaşlık Derneği), Günal Kurşun (İnsan Hakları Gündemi Derneği), Veli Acu (İnsan Hakları Gündemi Derneği), Nejat Taştan (Eşit Haklar İzleme Derneği), Şeyhmuz Özbekli (Hak İnisiyatifi), Ali Garawi (İsviçre vatandaşı insan hakları eğitimcisi), Peter Steudtner (Almanya vatandaşı insan hakları eğitimcisi)
Hrant Dink Vakfı, 5 Temmuz’da meslek için eğitim toplantısında toplu olarak gözaltına alınan insan hakları savunucularıyla ilgili bir açıklama yayımladı.
Açıklamada Hrant Dink Vakfı’na katkıda bulunan, Hrant Dink Ödülü Organizasyon Komitesi üyesi Özlem Dalkıran ve gözaltında olan diğer insan hakları savunucularının gözaltılarının son bulması talep edildi.
Hrant Dink Vakfı’nın sosyal medya hesabından yayımladığı açıklamanın tamamı şöyle:
“İnsan hakları savunucularının 5 Temmuz 2017’de Büyükada’da bir STK eğitimi sırasında gözaltına alınmalarını kaygı ve hayretle izliyoruz. Gözaltına alınanlar arasında bulunan insan hakları savunucusu Özlem Dalkıran, 2007’de Hrant Dink Vakfı kurulduğundan bu yana pek çok projeye katkı sunmuş, Türkiye’de medyada nefret söylemi konusunda farkındalık yaratmak amacıyla öncü çalışmalar yürütmüş, yıllarca Uluslararası Hrant Dink Ödülü Organizasyon Komitesi’nde Türkiye ve dünyada demokrasi ve insan hakları savunuculuğu yapan kişi ve kurumları bulup onurlandırmak, tüm dünyadaki insan hakları ihlalleriyle ilgili farkındalık yaratmak için çalışmış bir arkadaşımızdır. Özlem Dalkıran ve beraberinde gözaltına alınan insan hakları savunucularının gözaltılarının bir an önce son bulmasını talep ediyoruz.”
