Fotoğrafçı İnci Batuk, ilk kişisel sergisi ‘Galata’nın Görsel Kent Hafızası’ adlı sergisi, 24 Mayıs’ta Karaköy’deki Depo’da açıldı. 24 Haziran’a kadar sürecek sergi için semtin değişimini ve bölge esnafını fotoğraflayan Batuk’la 2014’ten bu yana çalıştığı işi vesilesiyle konuştuk.
Galata özelinde çalışmanızı sağlayan nedir?
Aslında endüstri ürünleri mezunuyum ancak uzun yıllar grafik tasarımıyla uğraştım. Bir süre sonra kendimi o işten emekli ettim ve seramikle uğraşmaya başladım. Ardından, hep uzun süre üzerinde düşündüğüm fotoğrafa zaman ayırmaya karar verdim. Fotoğrafçılığa başlarken, doğrudan İstanbul ve kent üzerinden çalışmalara başlamak istedim. İlk olarak da Topkapı’yı çalıştım, bir yıl kadar o bölgeyi fotoğrafladım. Ancak bir süre sonra ister istemez başka bölgelere yöneliyorsunuz. Yöneldiğim yerlerden biri de Galata oldu. Galata üzerinde çalışmaya başladığım ilk gün, Ocak 2014’te, serginin de açılış karesi olan fotoğrafı çektim. Bu fotoğrafları 2014-17 arası çektim. Sergiye kadar çalışmalarıma sağlık sorunlarımdan ötürü yalnızca dört-beş ay ara verdim.
Sergide sadece Perşembe Pazarı’ndan fotoğraflar yer alıyor. İsminde neden Galata’yı ön plana çıkardınız?
O bölge, 8. yüzyıldan itibaren Galata diye anılıyor, Karaköy değil. Galata, Cenevizlerin ilk imtiyaz bölgesi. Sergi vesilesiyle tarihsel bir bilgi aktarımı da yapıyoruz. Fotoğrafların altında tarihsel bilgiler yer alıyor, tüm bu bilgileri tarihçilere danışarak yazdım. Azapkapı da enteresan yerlerden biri… Azapkapı, Ceneviz döneminin üçüncü imtiyaz bölgesi. Bizans’ta ticaret izni alan en son yer, ilk kalafat yeri orada gelişiyor. Ufak tersane gibi bir şey var, gemi yapımı, gemi bakımı, gemiye bakımı için tedarik edilecek malzemeler, dökümcüler, bunların hepsi orada gelişiyor.