Güneş gazetesi 17 Ocak tarihli sayısında Türkiye basın tarihinin utanç sayfalarından birine imza attı. Dink ailesi, bu 'iftira-haber'le ilgili bir açıklama yaptı.
‘Suikast ‘Tüyo’su başlığıyla gazetenin birinci sayfasından manşet olarak yayınlanan ‘haber’de şu ifadeler yer aldı: “Hrant Dink’in öldürülmesinin üzerinden 10 yıl geçti. Suikastla ilgili sayısız kişi sorguya alındı. Ancak Dink’le öldürülmeden az önce telefonda konuşan Etyen Mahçupyan ifade vermedi. Mahçupyan o görüşmeye ilişkin ‘At yarışı konuştuk’ dedi.”
Gazetenin ‘haber’inde ayrıca Hrant Dink cinayeti sonrasıyla ilgili olarak tümüyle hayal ürünü olan iddialara şu ifadelerle yer verildi: “Etyen Mahçupyan, cinayetin hemen ardından Hrant Dink’in eşi Rakel’den gazetenin hisselerini istedi. Ancak Rakel Dink buna karşı çıktı. Hisselerin bir bölümünü alan Zaman yazarı Mahçupyan, Agos’un Genel Yayın Yönetmeni oldu. Ortodoksların sosyalist çizgideki yayın organı Agos’un başına, Katolik ve liberal Mahçupyan’ın geçmesi o dönem çok tartışıldı.”
Güneş gazetesinin Hrant Dink’in öldürülmesinden hemen sonra gazetenin yayın yönetmenliğini üstlenen Etyen Mahçupyan’a yönelik bu kurmaca haberi tepki çekti. Bu iftiranın sebebine ilişkin akıllara gelen tek açıklama, Mahçupyan’ın Anayasa değişikliği ve referandum süreciyle ilgili AKP’yi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştiren yazılar yazması nedeniyle iktidara hayli yakın olan Güneş gazetesi tarafından hedefe konulmuş olması. Şu nokta gayet açık anlaşılıyor ki iktidar çevreleri ve medyası bu erk kavgasında Hrant Dink cinayetini de malzeme olarak kullanmaktan ve her türlü akıl almaz iftirayı manşetlere taşımaktan çekinmeyecek.
Dink ailesi, Güneş gazetesinin manşete taşıdığı iftiralarla ilgili bir açıklama yaptı.
Kamuoyuna duyurulur!
"Güneş Gazetesi’nde Etyen Mahçupyan ile ilgili utanmazca yazılanları hayretle okuduk. Etyen Mahçupyan, Hrant’ın yıllarca en yakın arkadaşlarından biri olmuştur, bizim ailemizin de bir üyesi sayılır ve öyle de kalacaktır. Kavgası olan birileri, belli ki yerde yatan arkadaşının yanına onun fotoğrafıyla utanmaz bir başlık atmayı gazetecilik olarak bu topluma satabileceğini sanıyor. 2007 yılında da sonrasında da AGOS hisselerinin dağılımıyla ilgili hiçbir tartışma yaşanmamıştır. Tamamen özveri ve dayanışma ürünü olan AGOS'un hisseleri sembolik olup, ranta dayalı medya dünyasının anladığı gibi bir değer ifade etmemektedir. Etyen Mahçupyan arkadaşının mirasına sahip çıkma sorumluluğuyla, bizim de arzumuzu kırmayarak, AGOS’un genel yayın yönetmenliğini üstlenmiştir. Kendisiyle ilgili yazılanlar çirkin bir iftira olmaktan ve bu alçakça cinayetin hâlâ siyasi hesaplara alet edildiğini ortaya koymaktan öteye gidemeyecektir."
Dink Ailesi