Madımak davasının hakimi, sanıkların eski avukatı

2 Temmuz’da 23. yılına girecek 35 kişinin yaşamını yitirdiği Madımak Katliamı davasına bakacak olan Anayasa Mahkemesi üyelerinden Hâkim Celal Mümtaz Akıncı'nın sanıkların avukatı olduğu ortaya çıktı.

Çoğunluğu Alevi 33 yazar, ozan ve düşünür ile iki otel çalışanının 2 Temmuz 1993'te yakılan Madımak Oteli'nde yaşamını yitirmesiyle ilgili açılan Madımak Katliamı davası, zaman aşımına uğraması sonrası Anayasa Mahkemesi'ne taşındı. Dosyaya bakacak olan AYM üyeleri arasında yer alan hakim Celal Mümtaz Akıncı'nın o dönemde dava sanıklarının avukatı olduğu ortaya çıktı. Akıncı, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül döneminde AYM’ye atandı. Konuya ilişkin gerekli yerlere başvuracaklarını söyleyen, Sivas davasının avukatlığını yapmış ve davayı yakından takip eden CHP Ankara milletvekili Şenal Sarıhan, “Hukuka gölge düşüren bir durum” tespitini yaptı.

“Birinci aşamada avukat, sonra AYM üyesi”

Zaman aşımı kararından sonra Madımak’ta öldürülenlerin aileleri, Ağustos 2014’te Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yaptı. Anayasa Mahkemesi’nin davanın tekrar görüşüleceğini duyurmasından sonra avukatlarının yaptığı araştırma sonucu, Madımak katliamı davasında kimi sanıkların avukatlığını yapmış olan Celal Mümtaz Akıncı’nın davaya bakacak olan hâkimler arasında olduğu ortaya çıktı. Konuyla ilgili Agos’a konuşan Sivas davasının avukatlarından CHP milletvekili Şenal Sarıhan, “Bir avukat arkadaşımızın yaptığı araştırma bana ulaştı. Bu araştırmaya göre Celal Mümtaz Akıncı, Sivas katliamı davasının birinci aşamasında kimi sanıkların avukatlığını yapmış.  Özellikle oteldeki perdelerin yakılması, otelin yanması konularında çok aktif rolü olan Ali Kurt, Cafer Kaya Soykök, Tufan Caymaz gibi isimlerin avukatlığını yapmış. Doğal olarak bir avukat birçok insanın davasını alabilir. Ama sonuç olarak siz eğer iki tarafın menfaati uyuşmuyor ve menfaatleri uyuşmayan taraflara avukatlık yapmışsanız, yargıçlık yapamazsınız. Çünkü bu adaletin sağlanmasındaki ‘korunan menfaate’ gölge düşürür” şeklinde konuştu.

Hukuka gölge düşürür

Bu durumun davanın taraflarını kaygılandıracağını söyleyen Sarıhan, “Anayasa Mahkemesi’nde üye sıfatı taşıyan bu yargıcın Sivas katliamı davasında karar verici bir noktada olması bizim için ciddi bir problem. Karar veren yargıçlar arasında olmasının hukuka gölge düşüreceğine işaret ettik. Belki yanlı davranmayabilir fakat böyle bir somut durum dahi haklı olarak bu davanın taraflarını kaygılandırır. Bu zaten hukuki bir ilkedir de. Objektif davranmak durumunda olan bir yargıcın kendisi böyle bir yerde görev istememelidir” ifadelerini kullandı.

Sarıhan, Akıncı’nın davadan çekilmesi için AYM’ye dilekçeyle başvuracaklarını söyledi.

“Sanık avukatlığı yapanların çoğu yükseldi”

“Sivas katliamı davasında sanık avukatlarının birçoğunun kademe atlamasını ilginç bir rastlantı mı” sorusunu da soran Sarıhan, “İlginç bir rastlantı mıdır bilmiyorum ama bu davada sanık avukatlığı yapan pek çok isim ya milletvekili oldu, ya bakan oldu ya da önemli görevlere atandı. Celal Mümtaz Akıncı, Abdullah Gül döneminde Anayasa Mahkemesi’ne atanmış bir yargıç. Bu görevlere atanmış olmaları bile ne yazık ki bir yandaşlık olgusunun atamalara yansıdığının göstergesi olarak karşımıza çıkıyor. Bu davaya yakın olanların yükselmelerinin kolay olduğu görülüyor” dedi.

Ne olmuştu?

Sivas Katliamı ile ilgili 124 kişi tutuklanmış, yedi yıl süren dava sürecinde 33 kişi idama, 85 kişi 2 ila 15 yıl arasında hapis cezasına mahkûm edilmişti. 37 sanığın beraat etmesi ve 33 kişinin cezasının ağırlaştırılmış müebbete dönüştürülmesinin ardından, 2004 Kasım’ında Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Sivas Davası’nda “Anayasal düzeni zorla bozmaya kalkışmaya iştirak” suçundan 7 yıl 6’şar ay ağır hapis cezasına mahkûm ettiği dokuz hükümlüyü, yeni TCK’ya göre tahliye etti. Sivas davası hükümlülerinden üç kişi de daha önce yeni TCK’daki lehte olan hükümlerden yararlanarak, tahliye olmuştu. 13 Mart 2012’de, mahkeme, sanıklar Cafer Erçakmak ve Yılmaz Bağ hakkındaki davanın ölmeleri nedeniyle ortadan kaldırılmasına; Şevket Erdoğan, Köksal Koçak, İhsan Çakmak, Hakan Karaca ve Necmi Karaömeroğlu yönünden ise zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar vermişti. 35 yazar ve sanatçı ile iki saldırganın öldüğü Sivas Katliamı Davası’nda mahkeme heyeti, firari sanıklar hakkında zamanaşımı hükümlerinin uygulanmasına karar vererek davayı düşürmüş, bunun üzerine dava ölenlerin aileleri tarafından Anayasa Mahkemesi’ne taşınmıştı.

Kategoriler

Güncel Türkiye Gündem



Yazar Hakkında