Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Büyük Daire'de yeniden görülen 'Perincek-İsviçre' davasında mahkeme, 7'ye karşı 10 oyla İsviçre'nin kararının ifade özgürlüğünü ihlal ettiğine karar verdi. Perinçek'e dava açarak süreci başlatan İsviçre-Ermenistan Derneği (İED), AİHM Büyük Daire'nin kararına tepkili.
İED'nin yaptığı basın açıklaması şu şekilde:
"Demokratik toplumlarda ifade özgürlüğü gerekli ve temel bir hak olsa da mutlak değildir. İfade özgürlüğü tarihi yeniden yazmak için kullanılamaz. Özellikle de tarihin en iğrenç suçlarından biri olan soykırımı inkar etmek ya da meşrulaştırmak isteyenlere asla hizmet etmemeli.
Büyük Daire verdiği kararla, İsviçre mahkemelerinin verdiği karara karşı çıkıyor ki bu karar Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin en temel prensiplerinden birinde gedik açarak verildi.
Bu karar, Ermeni Soykırımı'nın 100'üncü yılındaki anma etkinliklerinde meydana gelen bütün o onurlu soykırımı tanıma bilincinin altını oyuyor. Buna Papa Francis'in 12 Nisan'da Vatikan'dan yayınladığı mektup da dahil. 1915'te Ermenilerin katledilişinin bir soykırım olduğuna dair yaygın uluslararası uzlaşı apaçık bir tarihsel kanıttır. Bu sistematik olarak sürekli sorgulanamaz.
İED, Türkiye'nin en başından beri Bay Perinçek'i, devlet inkarcılığının kampanyasını yürüten bir 'satış elemanı' gibi kullandığını ifade etmekten başka bir şey yapamaz. İED, Avrupa Konseyi'ne üye devletlerini, konvansiyonun temel değerlerini tümüyle inkar eden bu inkara karşı sorumluluk almaya çalığırıyor.
İED, Büyük Daire'nin kararının, sadece İsviçre'nin Bay Perinçek'le ilgili yürüttüğü kanaatle ilgili sürece etki edeceğini belirtir. İsviçre'deki ırkçılık karşıtı yasaların meşruluğunu sorgulatacak değildir. Bu standartlar konvansiyona aykırı değildir, aksine onun oturduğu temellere oturur ve yarattığı değerleri kuvvetlendirir."