İSTANBUL

KÜLTÜR SANAT Doğal bir davranış biçimi olarak ‘beton dökme’

Beyoğlu’ndaki bağımsız sanat ve etkinlik mekânı Studio-X, Antonio Cosentino ve Extramücadele’nin ortaklaşa hazırladığı ‘Anne ben beton dökmeye gidiyorum’ sergisine ev sahipliği yapıyor. 27 Şubat’a kadar sürecek olan sergi, kesintisiz kazanç ve rant için durmadan yıkılan, yerine yenileri inşa edilen yapılar ve silinen belleği yeniden gündeme getiriyor. Sergide, birbirinden tamamen farklı tarzlar benimseyen bu iki sanatçının, yıllardır düşünce ve üretim süreçlerini paylaşmalarının yarattığı âhenk gözden kaçmıyor. Cosentino ile, ‘Extramücadele’ adını kullanan Memed Erdener’le, inşaatlarla şekillenen şehir ve üzerine beton dökülen kaderimiz hakkında konuştuk.
GÜNCEL Bütün renkler aynı hızla kirlenmiş, birinciliği yeşile vermişler

Kasım ayı, İstanbul’un 2017 yılı için Avrupa Yeşil Başkenti’ne aday olmasıyla sarsıldı. Bu adaylığı kim ortaya attı bilmiyorum, ama Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Amerika’da Kristof Kolomb’dan önce Müslümanlar vardı” dedirten karanlıkla yakın bir ilişkisi olduğu aşikâr.
DOSYA İstanbul’u titreten Ermeni ve Rum kabadayılar

Osmanlı sosyal hayatının önemli bir parçası olan kabadayılar, kendilerini mahallenin düzenini sağlamakla sorumlu görürlerdi; ancak 20. yüzyılın başından itibaren bozulan sistem, onları suç âleminin önemli bir parçası haline getirdi. Kabadayılar üzerine en detaylı kitaplardan birisinin yazarı Refi’ Cevat Ulunay ile polis memuru Ömer Ünal’ın anılarından Ermeni ve Rum kabadayıların hikâyelerini derledik.