ÜMİT YILDIZ

Şalom gazetesi yazarlarından Mois Gabay’ın fikir önderliğinde kurulan ‘İstanbul Tükenmeden’ adlı ekip, bizi her şeye rağmen ayakta kalabilmiş kültürel mirasın izini sürmeye davet ediyor.

Her çağda karşılaşılabilecek bu tip örneklerden birini anlatan, Nazım Hikmet’in ‘İvan İvanoviç Var Mıydı, Yok Muydu?’ adlı trajikomik eseri, Tiyatro Adam tarafından sahneye konuyor.

Matild Manukyan’ın hikâyesi, vefatından seneler sonra tiyatro sahnelerine taşındı. Bahar Hacıbektaşoğlu’nun yazıp tek kişilik performansıyla sahneye koyduğu oyun hem gerçeklere dayanıyor, hem de hayal gücünden besleniyor.

John Steinbeck’in sevilen romanı ‘Fareler ve İnsanlar’, Onur Atacan’ın uyarlamasıyla, İstanbul Temaşa Tiyatrosu tarafından saheneye taşındı. Hikâyenin başkarakterleri George ve Lennie’ye can veren Murat Ilgar ve Murat Makar’ın performansları, uzun süre akıllardan silinmeyecek gibi görünüyor.

Yahudi Kültürü Avrupa Günü kapsamında düzenlenen tur ve etkinlikler, empatiden antisemitizme, Yahudilerin İstanbul’daki tarihinden bugününe, pek çok meseleyi tartışmaya açtı.

Elif Şafak’ın aynı adlı romanından uyarlanan tiyatro oyunu ‘Baba ve Piç’, doğduğu isimle yaşayamayanların hikâyesini, oyuncuların etkileyici performansıyla anlatıyor.

Serdar Saatman’ın yazıp yönettiği ‘Son Zenne’ adlı oyun, bu sezon da Bo Sahne’nin programında. Oyuncuların akılda kalıcı performansları, çoğu izleyicinin hakkında pek de fikir sahibi olmadığı bir dünyayı sahneye taşıyor.