İki yıl önce, vakfa ait bir arsayı toplumu bilgilendirmeden sattığı için eleştirilerin odağına yerleşen, Büyükdere Surp Hıripsimyants Ermeni Kilisesi Vakfı Başkanı Murat Süme, kilise vakfına gelir getirecek bir mülk aldıklarını açıkladı.
2012 yılında, vakfa ait bir arsayı 200 bin TL karşılığında satan Büyükdere Sırpots Hripsimyants Vakfı, Okmeydanı’nda bulunan PERPA İş Merkezi’nde, 85 bin TL tapu bedelinde bir ofis satın aldı.
Agos’a açıklama yapan Süme, o dönemde yeterince anlaşılmadıklarını söyledi. Önceki yönetimler döneminde vakfın kiracısı olan bir şahsın, kilisenin mülklerine, hatta kilisenin toplantı salonunun da bulunduğu parsele, dava sonucu haciz koydurduğunu anlatan Süme, bu davayı kazandıklarını ve karşı dava açarak, bu kez davacı şahsa haciz koydurduklarını açıkladı. Yine önceki yönetimler döneminde görev yapan kilise bekçisinin vakfa açtığı davayı da kazandıklarını belirtti.
Bir diğer tartışmalı konu olan, Büyükdere’deki, Katolik Ermenilere ait mezarlık hakkındaki sorumuzu da yanıtlayan Süme, söz konusu mezarlığın 36 Beyannamesi’nde Sırpots Hıripsimyants Vakfı’na ait olduğunu, devletin de kaydı esas alarak mülk iadesi yaptığını ifade etti. Kendisine bu konuda da baskı yapıldığını ancak hiçbir belgenin ortaya konmadığını söyleyen Süme, şöyle konuştu:
“Vakfa ait bir mezarlığı bir belge olmadan başkasına veremem. Yeni göreve başlayan Kerabaydzar Zekiyan’la tanıştık ve konuştuk. Kendisi çok kibar bir insan, beni anlamaya çalıştı. Önümüzdeki günlerde okul binamıza ilişkin olarak da güzel haberler açıklayacağız. Orada da izinler alınmış durumda. Sattığımız arsa tarih boyunca vakfa gelir getirmemişti; ekspertiz belgeleri düzenleyerek, tamamen kayıtlı bir şekilde elden çıkardık. Bugüne dek vakfın tek kuruşunu, hak etmeyenlere vermedik. Kalan parayla gelir getirecek bir mülk almak istediğimizi açıklamıştık. Ekspertiz ve tapu masraflarıyla, toplam 91 bin TL’ye, PERPA’daki dükkânı aldık ve kilisemize akar olarak kazandırdık. Yanlış bir noktada olsaydım, ne burada görev yapmaya devam edebilirdim, ne de bu davaları kazanabilirdik. Bu kazanımları bu Pazar kilisemizde yapılacak olan Badarak’ın ardından kutlamak istiyoruz. Buradan, beni en ağır şekilde eleştiren kişiler de dahil olmak üzere, herkese çağrı yapıyorum. Kimsenin aklında soru işareti kalmasın; kapımızın herkese açık olduğunu, hesap veremeyeceğimiz hiçbir şey olmadığını samimiyetle ifade ediyorum.”