Büyükdere Surp Hripsimyants Kilisesi Vakfı Başkanı Murat Süme’nin Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne yaptığı başvuru tartışma yarattı. Kimsenin bilgisinin olmadığı söz konusu başvuru, 17 Haziran Salı günü yapılan son VADİP toplantısında Yeniköy Küd Dıpo Kilisesi Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Sevan Şeşetyan tarafından katılımcıların dikkatine sunuldu. Daha önce, kimsenin görüşüne başvurmaksızın vakfa ait hayratlardan birini sattığı için yoğun eleştirilere maruz kalan Süme, bu kez de tartışmalı Büyükdere Mezarlığı arazisi için başvuruda bulundu.
Vakıf Yönetim Kurulu’nun imzasıyla Vakıflar İstanbul I. Bölge Müdürlüğü’ne gönderilen yazıyla, Sarıyer’de, Bahçeköy Caddesi üzerinde bulunan mezarlık arazisinin ‘hayrattan akara dönüştürülmesi’ için başvuru yapıldı. Başvuruya gerekçe olarak “kilise ve hayratlarının bakım onarımı ile diğer hayrî ve sosyal ihtiyaçlarının karşılanmasında vakfın maddi sıkıntıları olması” gösterildi. Yazıda, yüz yıldan uzun bir süredir mezarlıkta defin yapılmadığı ve bölgede yeterince Ermeni mezarlığı olduğu da belirtildi.
Mezarlık yargıda
Bahsi geçen mezarlığın kime ait olduğu ise tartışmalı. Konuyla ilgili yargı süreci devam ediyor. Büyükdere Santa Maria Katolik Kilisesi Vakfı adına davayı takip eden avukat Eren Çelikel, mezarlıkta İtalyan tebaasından, devletin üst düzey yöneticileri, üst rütbeli askerler, sivil ve bürokratik alanlarda önemli şahsiyetlerin gömülü olduğunu belirtti. Çelikel, 1200’lü yıllardan bu yana Frenk Kilisesi’nin kullanımında olan mezarlığın, 1953’te tüm mezarlıkları belediyeler adına tescil ettiren kanun devreye girene kadar, bütün kadastro kayıtlarında ‘Frenk Mezarlığı’ olarak vasıflandırıldığını ifade etti. İlgili davanın, delillerin toplandığı son aşamada olduğunu kaydeden Çelikel, vakıf adına Agos’a şu açıklamada bulundu: “Söz konusu taşınmaz, T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıflar Meclisi’nin 16.08.2012 tarih 551/423 sayılı hatalı kararıyla yolsuz, hukuka aykırı şekilde Surp Hripsimyants Kilisesi Vakfı adına tescil edildi. Bir süre sonra Vakıflar Meclisi tarafından gerçekler anlaşıldı ve 22.01.2013 tarih 15/41 sayısıyla önceki kararının iptal edildiğine dair yeni bir karar verildi. Konu hakkında davalı Surp Hripsimyants Kilisesi Vakfı Başkanı Murat Süme’ ye karşı iyi niyetle yaptığımız yüz yüze görüşmeler ve vakfa hitaben gönderdiğimiz ihtarname netice vermedi. Süme, bu durumu bir hak bilip hiçbir hukukî dayanağı olmayan, yolsuz tescille elde edilmiş mülkiyeti kabul etti ve tarafımıza devri hususunda olumsuz yanıt verdi. Bugün söz konusu taşınmaz ile ilgili tasarruflarda bulunmak istediğine dair girişimlerini üzüntüyle öğrendik. Taşınmazla ilgili dava sürecini takip ediyoruz.”
Süme: ‘Mezarlık tapulu mülkümüz’
Murat Süme, mezarlığı hayrattan akara çevirip daha sonra satış yapacağı yönündeki yorumları ve eleştirileri şöyle yanıtladı: “Daha önce bir mülkümüzü sattık ve yerine, çok şükür, bir yenisini koyduk. O mülkü bizden önceki yönetimin hataları yüzünden, maddi ihtiyaçtan dolayı satmıştık. Bundan sonra hiçbir şekilde satışa ihtiyacımız yok. Bu son başvuruyu Nisan ayında yaptık. Buradaki amacımız, boş olan yani mezarlık olmayan kısmı değerlendirerek vakfımıza kira geliri kazandırmak. Sonuçta burası bizim tapulu mülkümüz. Katoliklerle dava sürecinin devam etmesi bir şey ifade etmiyor. Orası bizim mezarlığımız ve tapusu vakfımıza tescil edilmiş durumda. Ben vakfımıza ait mülkü kimseye devredemem. Asıl böyle bir şey yaparsam hatalı olurum. Ermeni cemaatine ait bir mülkü nasıl başkasına verebilirim? Vakıflara gönderdiğim yazıya henüz bir yanıt almadım. Değerlendirme aşamasına gelindiğinde herkesten görüş ve teklif alabiliriz. Henüz bir planımız yok, bu aşamaya gelmemiz en az iki yıl alacaktır.”