Yunanistan’daki Avrupa Parlamentosu seçimlerini değerlendirince

Evren Dede,Avrupa Parlementosu seçimlerinin ardından Yunanistan'da NeoNazi Altın Şafak'ın yükselişini ve birinci gelen SYRIZA'yı yazdı.

EVREN DEDE

Yunanistan’da 25 Mayıs Pazar günü yapılan Avrupa Parlamentosu seçimleri, üzerinde düşünülmesi gereken sonuçları da beraberinde getirdi.

Anamuhalefet SYRIZA Partisi’nin birinci sırada geldiği seçimde, koalisyon hükümetinin baş ortağı ND Partisi ikinci oldu. Beklenen bir gelişmeydi bu.

Lideri 'suç örgütü' suçlamasıyla tutuklu yargılanan NeoNazi Altın Şafak Partisi’nin ne durumda olduğunu da gösterdi AP seçimleri. Oy oranını arttıran Altın Şafak, AP seçimlerinde de yine 3. yarışı sırada tamamladı ve Yunan siyasetinde yerini sağlamlaştırmış oldu.

Yunanistan’ın yüksek tirajlı gazetelerinden Ethnos, her 10 seçmenden 1’inin AP seçimlerinde NeoNazi Altın Şafak’a oy vermiş olmasını “ulusal utanç” olarak nitelendirdi.

Dile kolay,  bütün Yunanistan’ı ayağa kaldıran genç şarkıcı Pavlos Fissas cinayetinden, faşist oluşumun faaliyetleri hakkındaki ifşaatlara ve yargı tarafından bu oluşumun liderlerine karşı başlatılan cezai kovuşturmalara rağmen Yunan seçmenlerin yüzde 9,38’i mahkeme tarafından suç örgütü olarak nitelendirilen Altın Şafak’a Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy vermeyi tercih etti.

Sonuçların 25 Mayıs gecesi açıklanmasından kısa bir süre sonra Altın Şafak’ın Atina Belediye Başkan adayı ve milletvekili İlias Kasidiaris “Altın Şafak’a yönelik yasadışı kovuşturmaların durdurulmasını ve lideri ile tutuklu yargılanacak olan milletvekillerinin serbest bırakılmasının halkın iradesi olduğunu” savundu. Anlaşılan, hukuki süreci devam eden davadan bile seçmenden aldıkları oy sayesinde aklandıklarını iddia ediyordu Kasidiaris!

Aslında 25 Mayıs AP seçimleriyle birlikte Yunanistan’ın NeoNazi Altın Şafak Partisi’yle süren imtihanı ilginç bir boyuta taşındı. Yunan siyasetinde 3. sırada bulunan Altın Şafak için uzun bir süredir analiz yapanlar, ülkede yaşanan ekonomik kriz, halkın tasarruf tedbirlerine karşı tepkisi, kızgınlık, iki büyük partiyi cezalandırmak, bilinçsizlik gibi yorumlarla gerekçelendiriyordu verilen oyları. 25 Mayıs Pazar günü gördük ki üretilen onca bahane adeta cam parçası gibi tuz buz olup gitti. Gerçek bütün çıplaklığıyla ortadaydı: Sandığa giden Yunan seçmenin yüzde 10’u, antidemokratik tavırlarını gayet iyi bildiği ve zaten şiddet uygulamaktan çekinmeyen Altın Şafak Partisi’ne oyunu verdi. Verilen oylar sayesinde de Yunanistan’ın 21 parlamenter hakkı olan Avrupa Parlamentosu’na üç parlamenter gönderdi Altın Şafak.

AP seçimleri, Altın Şafak faşist oluşumunun oy oranlarını ardı ardına arttırdığı üçüncü seçim yarışı oldu. Parti 2009 yılındaki AP seçimlerinde sadece yüzde 0,46 oy oranına sahipti, 5 yıl içerisinde yüzde 9.4 oy oranına kadar yükseldi.

Atina I. Seçim Bölgesi’nde yüzde 10,38 oranında oy alan Altın Şafak, Atina II. Seçim Bölgesi’nde ise yüzde 8,36 oranında oy alarak 2012 seçimlerine kıyasla oylarını iki bölgede de yüzde 2,50 ve yüzde 1,90 oranlarında arttırdı. Ve yine ülkenin en büyük eyaleti olan Attiki Eyaleti’ndeki oylarını 2012 yılındaki genel seçimlere kıyasla ise yüzde 2,2 oranında arttırmış oldu.

Ne ilginçtir, Altın Şafakçılar tarafından katledilen genç şarkıcı Fissas’ın ve Mücadeleci İşçi Sendikaları Birliği üyelerinin darp edildiği Pire’de de büyük bir yükseliş yaşadı Altın Şafak Partisi. Pire I. ve II. seçim bölgelerinde yüzde 10,65 ve yüzde 11,35 oranında oy alarak sürpriz yaptı! Öyle ya, bunca şiddet olayından sonra tersi bekleniyordu seçmenden. Ancak öyle olmadı, bir zamanlar solun kalelerini oluşturan semtlere sahip Pire’de Altın Şafak’ın oyları 2012 yılındaki genel seçimlere kıyasla 2 puan yükseldi.

50.000 kişilik Sefarad Yahudi cemaatine ev sahipliği yapan ancak II. Dünya Savaşı’nda neredeyse tümünün Alman Nazi işgalcileri tarafından Nazi toplama kamplarına yollanarak katledildiği güzeller güzeli Selanik de sürpriz yaptı bu seçim. Kentin I. ve II. seçim bölgelerinde Altın Şafak oylarını yaklaşık yüzde 3,5 ve yüzde 4 oranında arttırdı.

Asker ve polislerin oy kullandığı sandıklardan çıkan sonuçlarda da Altın Şafak’ın büyük oranda memnuniyetle karşılandığı görüldü. Ancak işin en acı yanı, faşist oluşum lehine oy kullananların sadece bir kısım asker ve polis olmamasıydı. AP seçimlerinde Yunanistan genelindeki seçim bölgelerinin yarısından fazlasında Altın Şafak üçüncü güç oldu. Toplam 56 seçim bölgesinin 29’unda her 10 seçmenden 1’i oyunu neoNazilere verdi.

Altın Şafak’ın il bazında en çok oyları Lakonia’da yüzde 15,45, Kılkış’ta yüzde 12,98, Pella’da yüzde 12,82, Kastoria’da yüzde 12,65 ve İmathia’da yüzde 12,38 aldığı görüldü. Peki, en az oy veren yer neresiydi derseniz, Altın Şafak’ın gamalı haçlarına bir kez daha sırt çeviren Girit Adası’ydı.

Yazıya başlarken, Yunanistan’da 25 Mayıs Pazar günü yapılan Avrupa Parlamentosu seçimleri üzerinde düşünülmesi gereken sonuçları da beraberinde getirdi, demiştik. Altın Şafak’ın yükselişinden bahsederken seçimleri birinci tamamlayan SYRIZA’dan pek bahsedemedik. Oysa ülkenin önümüzdeki yıl en geç Mart ayına kadar erken genel seçime gidebileceğini görmek ve SYRIZA’nın oyunu yükseltmeye devam ettiğini de vurgulamak gerekiyor. Zaten SYRIZA lideri Tsipras da, önümüzdeki mart ayı yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimini hali hazırdaki Yunan Parlamentosu’nun gerçekleştiremeyeceğini söyleyerek erken genel seçim dışında yol bırakmayacağını açıkladı.

Bu arada, Nazilerin Yunanistan’ı işgal edip Akropolis’e bayraklarını diktiğinde, işte o Nazi bayrağını indiren meşhur Manolis Glezos’un da Avrupa Parlamentosu’na SYRIZA Partisi’nden parlamenter seçildiğini söylemezsek hiç olmaz. Evet, SYRIZA’nın geçtiğimiz Pazar günü AP seçimlerinde en çok oyu alan adayıydı Glezos. 92 yaşında olan Manolis Glezos, sanırım Avrupa Parlamentosu’nun en yaşlı parlamenteri olacak. Malumunuz, Almanya’dan II. Dünya Savaşı’nda Nazilerin yaptıklarından dolayı henüz resmiyet kazanmamış bir tazminat talebi var Yunanistan’ın. Glezos bu konuyu en hararetli şekilde dile getirenlerden. Bakalım Avrupa Parlamentosu’nda bu konuyu nasıl dile getirecek.

AP seçimlerinde bir diğer önemli gelişme Batı Trakya’da yaşandı. DEB Partisi, Rodop ve İskeçe illerinde birinci parti oldu. Avrupa Parlamentosu’na parlamenter gönderemeyeceğini bilmesine rağmen seçime katıldığını vurgulayan DEB Partisi, Batı Trakya Türklerinin sesini ve sorunlarını duyurmak amacıyla bu seçimlere girdiğini açıkladı. Batı Trakya’da DEB’in aldığı seçim sonuçları Atina’ya ve Avrupa’ya nasıl yansıyacak, zamanla göreceğiz.

Kategoriler

Güncel Dünya