Sinema Evi’nin önünde kadın örgütleri ve aktivistlerden oluşan bir grup, aktörü protesto etti.
Bu sene 21’si yapılan Altın Kayısı Film Festivali, onur konuğu olarak Kevin Spacey’yi ağırlıyor. Hakkında taciz davaları olan Spacey gerek festival gerek Yerevan Belediye Başkanı Tigran Avinyan tarafından çok iyi karşılandı. 9 Temmuz’da ise Sinema Evi’nin önünde kadın örgütleri ve aktivistlerden oluşan bir grup, aktörü protesto etti.
Kadın Yönelik Şiddeti Durdurma Platformu’nun çağrısıyla, hakkında yaklaşık 50 kişinin taciz beyanı olan oyuncunun festivalin onur konuğu olarak Yerevan’da bulunması protesto edildi. Eylem esnasında ‘Sahnede aktör, sahne arkasında şiddet faili’, ‘Altın Kayısı, cinsel istismara ‘dur de’’, ‘50’ yazılı pankartlar taşındı.
Kadın ve LGBTİ örgütlerinin, hak savunucularının katılımıyla düzenlenen protestoda şu talepler belirtildi:
- Talebimiz devlettendir; cinsel taciz ve şiddet içeren her türlü mesajın kamuoyunda net bir duruş ve adımlarla eleştirilmesini talep ediyoruz.
- Talebimiz, toplumsal sorunları gündeme getirme ve tartışma, kamuoyunu toplumsal kabul ve güvenlik ilkeleri konusunda eğitme konusunda kamusal ve sosyal sorumluluğu taşıyan, Ermenistan Cumhuriyeti’nde faaliyet gösteren kültür ve eğitim yapılarındandır.
- Mesajımız Ermenistan’da ve Ermenistan dışında yaşayan cinsel taciz ve şiddet mağdurlarına yöneliktir; yanınızdayız.
Üç iddia ve karşı argümanlar
Karen Avetisyan, yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullanmıştı: “Altın Kayısı Film Festivali bir insani yardım kuruluşu değil. Ahlaklı bir insanla iyi bir sanatçının özdeşleştirilmesinin bir efsane olduğuna derinden inanıyoruz; değerli insanları değil, değerli sanatçıları onurlandırdığımız ve kişiyi değil, onun sanatını ele aldığımız bir film festivalidir bu. [Kevin Spacey] Shengavit Bölge Hukuk Mahkemesi tarafından değil, Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık Yüksek Mahkemeleri tarafından tüm suçlamalardan beraat etti. Ne kadar samimiyiz? #Metoo standartlarına göre her üç rektör yardımcısı, tiyatro ve sinema yönetmeni, sporcu, bilim insanı, taksi şoförü, halk sanatçısı... #Metoo ve benzeri hareketler sayesinde, evet, cinsel veya diğer şiddet uygulayan ‘rektör yardımcıları, tiyatro ve film yönetmenleri, sporcular, bilim insanları, taksi şoförleri, halk sanatçıları’ da dahil olmak üzere herkesin hesap vereceğini umuyoruz.”
Karşı argüman
Koalisyon üyesi Women’s Resource Center (WRC, Kadın Kaynak Merkezi), Kevin Spacey’nin ziyaretine dair yapılan eleştirilere yönelik Altın Kayısı Festivali direktörü Karen Avetisyan’ın açıklamasına ilişkin karşı açıklama yayınlamıştı. Avetisyan’ın ‘özrü kabahatinden beter’ bu açıklamasına yönelik karşı argümanlar sunan WRC, festivali düzenleyenleri Kevin Spacey’nin festivale katılımını iptal etmeye çağırmıştı.
Açıklamada şu ifadeler yer alıyor:
“Sanatı kişiden ayırmak, kişinin işyerindeki (bu durumda film sektöründeki) sorunlu davranış ve eylemlerini meşrulaştırmanın bir yoludur.
Sabah 09.00’dan akşam 18.00’e kadar mesai saatleri içerisinde sanatçı, iş çıkışı şiddet faili olunmaz.
İş, tıpkı eylemleri gibi, insanın yaşamının bir parçasıdır. Bu ikisini ayırmak sahte bir gerçeklik yaratarak insanların yetenek veya diğer niteliklerden dolayı dokunulmazlık garantisi ile konumlarını ve güçlerini kötüye kullanmalarına olanak tanıyor.
Şiddete karşı net bir duruş sergilemek için insani yardım kuruluşu olmak şart değil.
Ayrıcalıklı konumdaki erkeklerin cezadan muaf tutulduğu pek çok dava olduğundan, cinsel şiddet vakalarında adalete erişim Amerika Birleşik Devletleri’nde ve diğer ülkelerde ciddi bir sorundur.
ABD’de tecavüz vakalarının yalnızca yüzde 1-5’inin kolluk kuvvetleri tarafından soruşturulduğu, yüzde 0-5’inde ise ceza verildiği biliniyor.
Spacey, ABD ve İngiltere mahkemeleri tarafından cinsel saldırı suçundan suçsuz bulunsa da bu davaların gerçek olduğunu kanıtlayan 5’den fazla ifade mevcut.
#Metoo ve benzeri hareketler sayesinde, evet, cinsel veya diğer şiddet uygulayan ‘rektör yardımcıları, tiyatro ve film yönetmenleri, sporcular, bilim insanları, taksi şoförleri, halk sanatçıları’ da dahil olmak üzere herkesin hesap vermesini umuyoruz.
Bu açıklama #metoo ile alay etmeye, kampanyayı ‘radikal’ ve ‘saçma’ bir hareket olarak nitelendirmeye çalışıyor. Bunun yerine güvenli ve adaletin mümkün olduğu bir ortam yaratmalıyız.”