İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kısmen iptal ettiği Beyoğlu Üç Horan Vakfı Seçimi için Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Üç Horan Yönetimi İstinaf’a başvurdu.
Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi Vakfı yönetim kurulu seçimi 12 Mart 2023’te yapılmıştı. Eski vakıf başkanı Simon Çekem, seçimin iptali için dava açmıştı. İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü’nün davalı konumunda bulunduğu davada 12. Asliye Hukuk Mahkemesi, Şubat ayında gerekçeli kararını açıklamıştı. Mahkeme 29 Kasım 2023’teki kısa kararında ve Şubat ayında açıkladığı gerekçeli kararında “1-Davanın KISMEN KABULU ile davalı idarenin, davalı idare tarafından oluşturulan Seçim Tertip Heyetine davacı vakıf yönetim kurulunun 11 asil ve 6 yedek üye seçiminin yapılması yönünde verdiği yetki ile bu yetkiye binaen 12/03/2023 tarihinde yapılan Vakıf Yönetim Kurulu Seçiminin IPTALİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE.." hükmünü vermişti.
Hatırlanacağı üzere seçimler ilk ilan edildiği tarihte yapılamamıştı. Eski yönetimin atadığı seçim tertip heyetinin uygulamaları tepki çekmiş, sonrasında heyetin istifası ve seçimlerin süresi içinde yapılamaması üzerine doğrudan İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından bir seçim tertip heyeti atanmış ve bu heyet eliyle seçimler gecikmeli olarak 12 Mart 2023 tarihinde gerçekleşmişti.
Mahkeme, gerekçeli kararında Prof. Dr. Sanem Aksoy Dursun, Doç. Dr. Ekrem Kurt ve Dr. Öğretim Üyesi Pelin Işıltan tarafından tanzim edilen bilirkişi raporuna atıfta bulunmuş yeni seçim tertip heyetince yönetim kurulunun üye sayısının değiştirilmesini kararına dayanak yapmıştı. Gerekçeli kararda şöyle denmişti:
“ Önceki yönetim kurulunun kaç kişiden oluştuğu konusunda dosya kapsamında herhangi bir belgeye rastlanmamıştır. Davacının iddiasına göre Seçim Tertip Heyeti ve Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yönetim üye sayısının arttırıldığı ifade edilmektedir. Ancak bu iddia doğru olması durumunda (Eski yönetimin kaç kişiden oluştuğu konusunda belge sunulmalıdır) bu durum yasaya aykırıdır. Şöyle ki cemaat vakıflarında bir vakıf senedi olmadığı için senette yönetimin kaç kişiden oluşacağına ilişkin hüküm yoktur. Bu konuda varsa vakfın yönetmelikleri ve teamüllerine bakılmalıdır. Dosya kapsamında bu konuda bir belgeye ulaşılamamıştır.”
VGM ve vakıf yönetimi İstinaf'a başvurdu
Davada taraf olan Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün, karar tebliğ edildikten sonra en geç iki hafta sonra İstinaf’a gitme, oradan da sonuç alamazsa Yargıtay’a başvurma hakkı var. Vakıflar Bölge Müdürlüğü ile Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi Vakfı, yerel mahkeme kararına karşı İstinaf yoluna başvurdu. Dava dosyası Bölge Adliye Mahkemesi’ne gidecek.
Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi Vakfı Hukuk İşlerinden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Aren Dadıroğlu, Agos’a yaptığı açıklamada, gerekçeli kararda tartışmalı noktalar olduğunu ifade etti. Dadıroğlu, sıkıntının Cemaat Vakıfları Seçim Yönetmeliği’nde yer alan hukuki boşluklar olduğunu ve yeniden ele alınması gerektiğini belirtti. Dadıroğlu şunları söyledi:
“Gerekçeli kararı incelediğimizde mahkemenin görevi ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda ortaya konan gerekçede tartışmalı noktalar var.
Bölge Müdürlüğü seçim tertip heyetine idari bir işlemle seçimin 11 asil ve 6 yedek üye şeklinde yapılması yönünde yetki verilmiş. Kararda dikkat ederseniz bu yetkiyle yapılan seçimin iptalin ibaresi mevcut. Bölge müdürlüğünce verilen yetkinin bir idari işlem olduğu açık, dolayısıyla uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemelerinin değil, idare mahkemelerinin görev alanında kaldığı kanaatindeyim.”
“Sayının değişmesinin işleyişe etkisi yok”
Dadıroğlu şöyle devam etti:
“Yönetmeliğe göre cemaat vakıflarının yönetim kurulu üye sayısı 7 asıl ve 4 yedek üyedir. Cemaat mensubu çok olan ve vakfın işleyişi açısından yediden fazla üyeye ihtiyaç duyulursa yönetim tek sayı olmak üzere en fazla 11 üyeden oluşturulabilir, asıl üye sayısının salt çoğunluğu kadar da yedek üye seçilir. Yönetmelikte yönetim kurulunun kaç kişiden oluşacağı belirtilmiş ancak bu sayının kim tarafından belirleneceği hususunda herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Burada bir boşluk var. Bilirkişiler de bu boşluğu Türk Medeni Kanunu’nun 112/1 hükmü kıyas yoluyla uygulayarak doldurulması gerektiği kanaatine varmış, böylelikle yönetim kurulu üye sayısının yönetim kurulu tarafından belirleneceği ifade edilmiş ve sonuç olarak yerel mahkeme bu değerlendirmeyi hükme esas almış. TMK’nın 112/1 hükmüne göre haklı sebepler varsa mahkeme, vakfın yönetim organı veya denetim makamının istemi üzerine diğerinin yazılı görüşünü aldıktan sonra vakfın örgütünü, yönetimini ve işleyişini değiştirebilir. İlk olarak bilirkişinin değerlendirmesi bu hükmün lafzıyla çelişmektedir. Vakfın, örgütü, yönetimi ve işleyişinin salt yönetim kurulu kararıyla değişemeyeceği açıktır. Böyle bir değişiklik vakıf yönetimi veya idarenin talebi üzerine mahkeme kararıyla mümkündür. Cemaat vakıflarında yönetim kurulu üye sayısının değişmesinin vakfın örgütü, yönetimi ve işleyişine bir etkisi yok. Yönetim kurulu üye sayısı 7 de olsa 9 da olsa 11 de olsa vakfın örgütü, yönetimi ve işleyişi aynı şekilde devam edecektir.”
“Vakıflarımızın büyük kısmnının vakıf senedi yok”
Dadıroğlu vakıfların büyük kısmının vakıf senedi olmadığına dikkat çekti:
“İkinci olarak vakıflarımızın büyük bir kısmının vakıf senedi yok. Yani vakfın örgütü, yönetimi ve işleyişini yazılı olarak belirten bir kuruluş belgeleri mevcut değil. Faaliyetlerini vakıflar kanunu, vakıflar yönetmeliği, seçim yönetmeliği ve ilgili mevzuat doğrultusunda sürdürüyorlar. Bilirkişilerin kıyas yoluyla uyguladığı TMK hükmü vakıf senedi bulunan vakıflardaki örgüt, organizasyon ve işleyiş değişikliklerin nasıl yapılacağını düzenlediğinden, bu hükmün vakıf senedi olmayan ve haliyle örgüt, organizasyon ve işleyişe dair bir tanımlaması yapılmayan cemaat vakıflarına kıyas yoluyla uygulanması mümkün değil.”
“Yönetmelik yeniden ele alınmalı”
Dadıroğlu seçim yönetmeliğinin yeniden ele alınması gerektiği görüşünde:
“Buradaki sıkıntının yönetmelikteki bir düzenleme eksikliğinden kaynaklandığı çok açık. Yönetim kurulunun kaç kişiden oluşacağı belli ancak bu sayıyı kimin belirleyeceği belli değil. Cemaat vakıfları açısından uygulanabilir mevzuat da kısıtlı olduğu için boşlukların doldurulmasında farklı yorumların oluşması ve böyle sorunlara karşılaşılması gayet olası… Şahsen yönetim kurulu sayısının belirlenmesine ilişkin açık bir düzenleme olmadığı için blok liste olarak yapılacak seçimlerde yönetim kurulu üye sayısının tamamen aday listelerin takdirine bırakılması gerektiğini düşünüyorum. Çarşaf liste usulünde ise mutlaka bir belirleme gerekiyor… Tabii Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi Vakfı özelinde değerlendirecek olursak vakfın yüzlerce kiracısı, taşınmazı, bünyesinde okulları, kiliseleri, mezarlığı ve farklı sosyal hizmet alanları bulunduğu dikkate alındığında vakfın cemaat üyelerine daha sağlıklı hizmet verebilmesi ve vakfın kaynaklarının etkili kullanılabilmesi açısından yönetmelikte yer alan en yüksek sayıda yönetim kurulu üyesinin seçilmesinde hukuki yarar bulunduğunun altını çizmek gerekir. Yönetmelik Resmi Gazete’de ilk yayımlandığında da, yeniden düzenleme yapıldığı zaman da çok tartışıldı. Yönetim kurulu üye sayısının belirlenmesine dair tartışma dışında blok/çarşaf liste ayrımı, hastane seçimlerinin ayrı bir yönetmeliğe bağlanması ve seçim tertip heyetinin mevcut yönetimler tarafından atanması gibi konular başta olmak üzere yönetmeliğin yeniden ele alınması gerekiyor.”