Matild Manukyan'ın hayatından bir kesit anlatan oyun Alanya'da sahnelenecekti ancak İslamcı basında hedef gösterilmesinin ardından MHP'li Alanya Belediye tarafından yasaklandı.
24 yıl önce hayatını kaybeden Manukyan’ın hayatından bir kesiti aktaran oyun, hedef alınmıştı.
Son olarak Yeni Akit Gazetesi oyunu hedef gösterdi. Alanya Belediyesi Kültür Merkezi’nde oynanması beklenen oyun bunun üzerine MHP’li belediye tarafından iptal edildi. Oyunun belediye tarafından kaldırılmasına ilişkin gerekçe sunulmadı.
Bahar Hacıbektaşoğlu’nun yazıp oynadığı, proje tasarımında gazeteci Oğuzhan Toracı’nın imzası bulunan oyun Manukyan’ın ölümüne bir saat kala, kendisiyle, kadınlarla, yaşadıklarıyla ve Tanrı’yla yüzleşmesini konu alıyor.
BirGün gazetesinin haberine göre oyunda Matild Manukyan’ı canlandıran Bahar Hacıbektaşoğlu oyunun, Yeni Akit tarafından “Manukyan’ın kirli hayatı aklanıyor” denilerek hedef gösterilmesine ve Alanya Belediyesi Kültür Merkezi’nde yasaklanmasına tepki gösterdi. Oyunun iptal edilmesine karşı suç duyurusunda bulunacaklarını belirten Hacıbektaşoğlu, “Bu bir doyumsuzluk. Oyunu izlemeden oyunu, sanatçıyı, sanatı hedef gösteriyorlar. ‘Biz bunları ezeriz, hiçbir şey yapamazlar’ diye düşünüyorlar. Haberde ‘Manukyan’ın aklamaya çalışıyor’ tarzında bir ifade geçiyor. Aksine ben Manukyan’ı aklamıyorum, orada kadınlarla özdeşleştiriyorum” dedi.
Tiyatro oyununu hedef alanların oyunu izlemediğine dikkat çeken Hacıbektaşoğlu, gerekli cevabı avukatıyla vereceğini ifade etti.
Alanya’daki oyunun organizasyonunu yapan Çetin Çevik’in günlerdir oyunun kaldırılmaması için mücadele ettiğini söyleyen Hacıbektaşoğlu, “Güçlü olan biziz. Onlara karşı durmaktan vazgeçmeyeceğim. Bu ülkede ilerleyen bir sanat, ayakta duran, ilerleyen güçlü insanlar var. Ne bizleri ezebilecekler ne de sanatı susturabilecekler" dedi.
Hacıbektaşoğlu “10 yıldır ben bu oyunu oynuyorum. Bunun peşini bırakmayacağım. Salon tahsislerini durdular, satılan biletleri iade ediyorlar. Belediyeden iptal gerekçesi sunmazken gerekçeyi Akit’in yaptığı haberle verdiler" diye konuştu.
2015 yılından beri sahnelenen oyunun tanıtım metni şöyleydi:
"Türkiye Cumhuriyeti tarafından 6 kez vergi rekortmeni ilan edilmiş, ödüllü bir genelev patroniçesi olan Matild 1914 doğumlu, aristokrat Ermeni bir ailenin kızı, muhafazakâr, evli ve bir çocuk annesi... Fakat o, Türkiye’nin hatta Dünya’nın gelmiş geçmiş en önemli kadın pazarlayıcılarından... Mesleği terzilik olan Matild, İstanbul'un en varlıklı mühendislerinden Avram Çilingir ile evlenir ve atölyesini kapatıp evinin hanımı olur.
İkinci Dünya Savaşı yıllarında zor döneme giren ailesi için Matild, tekrar atölyesini açar, yüklü bir dikim siparişi alır, büyük bir hızla işi bitirir ve teslim etmek için siparişi veren kadının kapısını çalar ancak bir türlü parasını alamaz. Borçlu kadın bir gün ziyaretine gelir; çaresizlikten ödeme zorluğu içinde olduğunu, borcuna karşılık sahip olduğu evin yarı hissesini teklif eder. Kendisine çok ters olan bu ev işletmesini parasızlıktan kabul eden Matild bunun hayatını değiştiriceğini farkında değildir. Yeni işine böyle başlayan ve büyük bir hızla devleşen genelev patroniçemiz Matild artık nam-ı diyar Manukyan’dır.
Manukyan'ın ölümüne bir saat kala; kendisiyle, kadınlarıyla, bütün yaşadıklarıyla, bıraktığı Matild'le ve en önemlisi Tanrı'yla yüzleşmesini izleyeceksiniz. Tek kişilik, tek perdelik "MANUKYAN" adlı oyunun proje tasarımında gazeteci Oğuzhan Toracı'nın imzası bulunurken, bu yüzleşmeyi Bahar Hacıbektaşoğlu kaleme alıyor ve oynuyor. Manukyan'ın ölümünden tam 19 yıl sonra, Bakırköy Belediye Tiyatrosu sanatçılarından M. Sercan Yener sahneye koyuyor. Manukyan'ın kariyeri boyunca oturduğu sandalye; genelevin yeni sahibi tarafından hediye edilerek, Manukyan'ın ruhunu yaşatmak için sahnedeki yerini aldı."
Bahar Hacıbektaşoğlu oyun ilk sahnelendiği dönemde Hürriyet gazetesine verdiği röportajda şunları söylemişti:
"Oğuzhan (Toracı) Manukyan’ın hikâyesini yazmak istiyordu ama sonra oyunlaştırmaya karar verdik. 10 ay araştırdım. Şişli’deki evine gittim, apartman görevlisiyle görüştüm. Ailesine de ulaşmaya çalıştım ama dönmediler bana. Oyunu kendi duygularımla yazdım. Zaten Matild Manukyan’ın içine girdiğiniz zaman kendinizde bir şeyin değiştiğini hissediyorsunuz. Şunu ayırt etmek istedim; Matild onun terk ettiği hayatı, gençliği. Manukyan da ikinci hayatı. Matild ve Manukyan’ı birleştirmeye çalıştım. Hayatına çok bağlı kalarak yazmak istemedim, hissedip yazdım. Manukyan’ı ölmeden önceki son bir saatinde kendiyle ve evlerinde çalışan kadınlarıyla yüzleştirdim"