Silivri Cezaevi’nde gardiyanların işkencesi sonucu öldürüldüğü belirtilen Ferhat Yılmaz’ın annesi yaşananları ve ailenin göç hikâyesini anlattı. Sabriye Yılmaz, “Çarşamba günü konuştum, Cumartesi cenazesi geldi. Oğlum intihar etmedi, onu öldürdüler” dedi.
Silivri 5 Nolu L Tipi Kapalı Cezaevi’nde 60 gardiyanın işkencesi sonucu yaşamını yitirdiği belirtilen Ferhan Yılmaz’ın annesi Sabriye Yılmaz Mezopotamya Ajansı’na konuştu. Yılmaz, cezaevi yönetiminin oğlu hakkında “kalp krizi geçirdi” iddiasını kabul etmedi ve oğlunun işkence sonucu öldürüldüğünü belirtti. 60 yaşındaki Yılmaz yaşananları ve ailesinin göç hikâyesini anlattı.
Anne Yılmaz, “Ferhan, beni aradı açık görüşünün olduğunu söyledi ve onun yanına gitmemi istedi. Ama şeker hastası olduğum için gidemeyeceğimi söyledim. Sonra görüntülü konuşmak istedi ama benim internetim olmadığı için görüşemedik. Çocuğumun cezaevinden çıkmasına iki gün kalmıştı ama çocuğumu öldürdüler” diye konuştu.
Oğlu Ferhat Yılmaz’ın ölümüne ilişkin cezaevinin “kalp krizi geçirdi” iddialarını kabul etmeyen Yılmaz, şöyle devam etti: “Çocuğum intihar etmedi, bütün bedeninde yaralar var. Onu öldürdüler. Kalp krizi falan söz konusu değil. Burnunu, ağzını her yerini kırmışlar. Çocuğumun canı kalmamış, her yeri patlamış. Çocuğum 4 yıldır cezaevinde işkence gördü. Cezaevi öldürdü, başka kimse değil. Çarşamba günü konuştum, Cumartesi cenazesi geldi. Devlet niye aramadı, başsağlığı dilemedi? Biz de bu devlette yaşıyoruz. Neden böyle bir şey demediler? O cezaevinde tutuklu bulunan ailelerin hepsi kaygılı.”
Batman’ın Sason ilçesine bağlı Tanze köyünde yaşayan Yılmaz ailesi, 1994’te köyleri yakıldıktan sonra İstanbul’a göç etmek zorunda kalmış. O dönemde yaşananları anlatan Yılmaz, “Köyde yaşamımızı güzel bir şekilde sürüyorduk ama köyümüz yakıldı. Başka imkanımız kalmayınca İstanbul’a göç ettik. Yıllarca bodrum katlarında yaşadık. Çocuklarımız zor günler geçirdi, yokluk çektik, İstanbul’da hiç rahatlık görmedik. ” dedi.
Ne olmuştu?
Silivri 5 Nolu Cezavi’nde işkenceye maruz kalan 6 mahpusun ilaç içerek intihara teşebbüs ettiği, bir mahpusun öldüğü, birinin yoğun bakımda olduğuna yönelik haberler için hukukçular ve hak örgütleri peşpeşe açıklamalar yaptılar. Özgürlükçü Hukukçular derneği (ÖHD) ve İnsan Hakları Derneği (İHD) olayla ilgili açıklama yapıp Adalet Bakanlığı’nın olayı aydınlatmasını talep etti. ÖHD’nin yazılı açıklamasında “Aydınlatma yükümlülüğü Adalet Bakanlığı’nda” dendi. Cezaevi yönetimi iddiaları reddetse de Ferhat Yılmaz’ın hastanedeki görüntüleri basına yansıdı. Yoğun bakımda olan mahpus Halil Kasan’ın da ailesiyle yaptığı görüşmede işkence gördükleri, gardiyanların kendilerini intihara yönlendirdiğini söylediği telefon konuşması basına yansıdı.
