Çatışmalı süreçten kaygı duyan bölgedeki sivil toplum kuruluşları, barış ortamının tesisi için ilk adımı attı. AKP ve BDP’yle görüşen heyet, CHP ve MHP’nin de kapısını çalacak. Diyarbakır Barosu ile Güneydoğu Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (GÜNSİAD) başı çektiği sivil toplum örgütleri temsilcileri dün İstanbul'da ilk toplantılarını yaptı. GÜNSİAD Başkanı Bedirhanoğlu, önlerindeki 3 somut adımı açıkladı.
GÜNSİAD Başkanı Şahismail Bedirhanoğlu ile Diyarbakır Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar’ın öncülük ettiği oluşumda, Mazlum-Der ve İnsan Hakları Derneği de yer alıyor.
Veysi Polat'ın Taraf gazetesinde yer alan haberine göre, ilk girişim, geçen hafta AKP ve BDP genel merkezini ziyaret eden Bedirhanoğlu aracılığıyla geldi. Güneydoğu’daki çatışmalı süreçten duyulan derin kaygıyı dile getiren GÜNSİAD Başkanı, iki partinin üst düzey yetkilisine, “Bölge halkı endişeli. Bu gidişat, gidişat değil” diyerek tansiyonu düşüren açıklamalar yapılmasını ve henüz oluşum aşamasındaki sivil girişime destek verilmesini istedi. AKP ve BDP yöneticilerinin sıcak yaklaşması üzerine Diyarbakır’da, GÜNSİAD, Baro, Mazlum-Der ve İHD başkanları, barış için kolları sıvadı.
İstanbul'da dün kahvaltıda bir araya gelen heyet üyeleri, önümüzdeki süreçte neler yapılabileceğini ele aldı. Taraf gazetesine açıklama yapan GÜNSİAD Başkanı Bedirhanoğlu, 'Var olan süreçten kaygı duyarak yola çıktık. Siyasi gerilimin mutlaka düşürülmesi gerektiğine inanıyoruz. Dokunulmazlık meselesi gerilimi daha da arttırıyor. Şu anki tabloya baktığımızda durum çok iyi değil. Bugünkü (dünkü) toplantımızda bu kaygıyı dile getirdik. Haftaya bir araya gelip yol haritası çıkaracağız. Bu süreç zarfında da bazı aydın ve yazarlarla görüşmelerimiz olacak. Bugün bir gazetede bazı isimler verilip, heyetimiz için 'akil adamlar' denmiş. Yanlış bir haber. Biz herhangi bir siyasi organizasyon içinde olan kişilerle heyet oluşturmayı düşünmüyoruz.'
Siyasiler gerilimi düşürmeli
Geçen hafta AK Parti ve BDP yöneticileriyle görüşen heyet, önümüzdeki günlerde CHP ve MHP'yi de ziyaret etmeyi planlıyor. Bedirhanoğlu, ilk etapta partilere 3 öneride bulunacaklarını söyledi:
-
Partilerarası diyalog zemini oluşturulmalı
-
Anayasa görüşmeleri hızlandırılmalı ve bir an evvel neticelendirilmeli
-
Siyasiler gerilimli durumu normale çevirmek, tansiyonu düşürmek için açıklamalalar yapmalı
Herkes kendi ölüsüne ağlıyor
Bununla beraber, Taraf'a konuşan Diyarbakır Baro Başkanı Mehmet Emin Aktar, 'Henüz yola yeni çıktık. Bu girişimi ete kemiğe büründürürsek iyi olur. Artık somut adımlar istiyoruz. bu iş deklarasyonla, basın açıklamalarıyla olmuyor. Ortam çok gergin, herkesin kendi ölüsüne ağladığı bir noktaya geldik. Daha ortak bir dili oluşturmayı hedefeliyoruz. Aynı şeyi savunmayabiliriz ama ortak kaygılarda birleşebiliriz' dedi.
Enis Tayman'ın Radikal gazetesinde yer alan haberinde yaptığı açıklamada GÜNSİAD Başkanı Bedirhanoğlu, böyle bir grubun kurulması için önce Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) ile Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) nezdinde girişimlerde bulunduklarını söyledi.
Her iki partinin de sıcak bakması üzerine başlayan girişim, Antep saldırısının ardından hız kazandı. İkinci toplantı da cuma günü yine İstanbul'da yapılacak.
Bedirhanoğlu şunları kaydetti: 'Heyetimizde siyasi parti ve organizasyonlarla ilişkisi olan hiç kimse yer almayacak. Tabii ki sağ, sol her görüşten isimler yer alacak. Bu siyasi partilere yakınlıkları olabilir. Ancak siyasi partilerle organik bir bağının olmaması gerekiyor. Böylece sürece tarafsız ve objektif yaklaşılabilir.'
Diyarbakır Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar ise 'Biz Kürt meselesine bir çare arıyoruz. Barışın gelebilmesi için sorunun çözülmesi gerekiyor' dedi.
'Bu işi siyaset çözecek. Siyasete de toplum yön verecek. Biz de toplumun vicdanını harekete geçirebilir miyiz? Siyaset üzerinden bu tür baskı oluşturup onları diyalog geliştiren bir dile yöneltip bunu sağlayabilir miyiz? Çabamız bu. Tabii ki önerilerimiz olacak. Ama temel amacımız bu diyalog zemininin geliştirilmesi.'
Sabah gazetesine bulunduğu açıklamada Baro Başkanı Aktar, 'Kamuoyunun yakından tanıdığı, her iki tarafından da destek vereceği isimler olmasına özen gösteriyoruz' değerlendirmesini yaptı.
Siyasetçiler temkinli
Sivil toplumun bu girişimine siyasetçiler temkinli yaklaştı. Hülya Karabağlı'nın T24 sitesinde yer alan haberine göre, BDP Diyarbakır Milletvekili Şerafettin Elçi, “Akan kanı durdurmaya hizmet eder mi; onu irdelemek lazım” derken, AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, “Her türlü çaba değerlidir bizim için” dedi.
BDP’li Elçi: Arayışların gerçekçi olması lazım
BDP’li Şerafettin Elçi, “Akan kanın durması için her türlü girişimi olumlu karşılıyorum. Ama her girişim akan kanı durdurmada yeterli mi, değil mi, buna hizmet eder mi irdelemek lazım. Arayışların gerçekçi olması lazım” dedi.
AKP’li Ensarioğlu: Soruna katkı olabilecek her türlü araç
AKP’li Ensarioğlu, “Soruna katkı olabilecek her türlü araç kullanılabilir. Yeter ki samimiyetli ve iyiniyetli olsun. Her türlü çaba değerlidir. Hükümette her yolu deniyor bu anlamda. Toplumun, acaba böyle bir grup bir çalışma içine girse faydalı olur mu demek lazım” diye konuştu.
Anayasa komisyonu gibi akil adamlar komisyonu önerisi
Hazal Ateş'in Sabah gazetesinde yer alan haberinde ise Ensarioğlu, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in başkanlık yapacağı bir akil adamlar topluluğu oluşmasını önerdi. 12 aydın, her partiden 3 milletvekilinin yer alacağı 12 siyasetçiden oluşacak bir topluluk önerisinde bulunan Ensarioğlu, şöyle konuştu: 'Bir siyasette bir siyaset dışı akil adamlar var. Siyaset içinde akil adamlar tespit edelim derseniz o ayrı bir konsept. Bir de tarafsız olsun derseniz o ayrı bir çalışma. Bana göre BDP'den de MHP'den de isimler olmalı. Çok kalabalık tutulmamalı. Partiler adına anayasa komisyonunda olduğu gibi Cemil Çiçek başında olabilir.'
Sabah gazetesinde ayrıca, STK'ların toplantısında şu isimlerin üzerinde durulduğu söylendi:
'Yaşar Kemal, Şerafettin Elçi, Adalet Ağaoğlu, Kemal Burkay, Güler Sabancı, Sezen Aksu, Fehmi Koru, Yılmaz Ensarioğlu, Emel Kurma, Orhan Miroğlu, İshak Alaton, Rober Koptaş, Şivan Perver, İhsan Arslan, Dengir Mir Mehmet Fırat, Rakel Dink, Ahmet Türk, Leyla Zana, Murathan Mungan, Orhan Pamuk, İhsan Dağı.'
(vE)